Oysa oldu da bitti maşallah bir durum söz konusuydu…

Ekonomi ve Enerji Bakanlığı ile Kıb-Tek’te örgütlü El-Sen bir protokole imza atmış ve al gülüm ver gülüm meseleleri hallolmuştu!

Buna göre Kıb-Tek’e 4 yeni jeneratör alımı gerçekleşecekti…

Taçoy bunu kendi ağzıyla açıkladı!

Ancak gelin görün ki Bakan Taçoy şimdi de jeneratör alımının acil bir konu olmadığını söylemeye başladı…

Eğer eksiklik olacaksa da güneş enerjisi ve doğalgaz ile elektrik üretiminin daha ucuza mal olacağını ifade ediyor!

Bize göre mantıklıdır…

Ama kafamıza takılan başka konular da yok değil…

Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy, 4’lü hükümet döneminde hazırlanan jeneratör alımı ihalesi ile ilgili şartnameden sıkıntı duyduğunu da söylüyor!

Burada işin rengi değişiyor…

Çünkü Taçoy’a göre, bu şartname kendi söylemese de koşullar belli bir markayı ve bu markayı ülkeye getirecek şirketi işaret ediyor!

Yani planlı, programlı ve çok önceden hazırlanmış bir tezgah söz konusudur…

Eskiden beri alışık olduğumuz konulardır bunlar!

Adamına göre ihale ve şartları…

Adrese teslim ihaleler ve tabi ki rant konuları!

Taçoy sıkıntılarında haklı olabilir ama neden eksik söylüyor…

4 Jeneratör ihalesi hangi markayı ve işletmeyi işaret etmektedir!

Bunları da açıklayarak asli görevini yerine getirmek zorundadır…

Aksi taktirde yaptığı her açıklama havada kalacaktır!

Şimdi Kudret Özersay’a gelmek gerek…

Hani dün açıkladı ya, sahte bilet basarak devletin parasını cebine indiren kamu çalışanını nasıl enselediklerini sosyal medyada övünerek açıkladı!

Böyle konuları bir bakanın açıklaması her ne kadar bize biraz absürt gelse de mahkeme-mahalle söylemleri nedeniyle Özersay’ın bu konuda duygusal davranmasını, yolsuzlukları coşku ile kamuoyuna açıklamasını anlayabiliriz…

Ama kendisi şimdi de asıl Kıb-Tek’te yaşananlar için de kamuoyuna bir açıklama yapmak durumundadır!

Sahte bilet bastıran kamu çalışanı belki cebine birkaç bin lira indirmiştir ama…

Alınması istenen 4 jeneratör bu devlete en az 30 Milyon Euro’ya mal olacak dev bir parayı içermektedir!

Bu şartname de 4’lü hükümet döneminde hazırlanmıştır ve ısrarla bir an önce ihalenin gerçekleşmesi için hükümet üzerinde baskılar kurulmaktadır…

Hükümet ortakları hem UBP hem de HP’ye burada büyük sorumluluklar düşmektedir!

Gerçekten yolsuzlukların, arsızlıkların, adresi belli ihalelerin peşine düşmek istiyorlarsa buyursunlar kafa kafaya oturup bir soruşturma başlatsınlar…

İştah kabartan bu jeneratörler hangi marka için şartname hazırlanmıştır?

Bunları getirecek olan ilgili şirket hangisidir?

Kurum içinde hangi mühendislerin bu şartnamede imzaları vardır?

Zor sorular değildir bunlar…

Ortada kafasını markaya takan ve özellikle de belirlenmiş olan ‘marka’ ya karşı olan bir bakan ile yine sürekli olarak yolsuzluklara karşı olduğunu söyleyen başka bir bakan, hatta Başbakan Yardımcısı vardır!

Davulda ellerinde tokmakta…

Çıkarın devletin ensesinde kene olarak yaşayanları ortaya, gönderin mahkemeye, biz de sizi ayakta alkışlayalım!

Biz sadece cezadan anlarız!

Trafik canavarının dik alalısı 269 promil alkollü olarak sürdüğü kamyonla 2 kişinin canına mal oldu ve bir yuvayı yıktı geçirdi…

Elbette cezasını çekecek ama gidenler de geri gelmeyecek!

Onun içindir, biz ne kuraldan anlıyoruz ne de adam gibi araç sürmekten…

Yine bize göre bundan böyle çok daha sıkı denetim ve ağır cezalar gündeme gelmelidir!

Her nerede ve maksatla olursa olsun alkollü araç sürenlerin önüne ancak yine çok ağır para cezaları ve sürüş ehliyetlerin bir ömür boyu ellerinden alınması da bunlardan bir tanesidir!

İçip direksiyon başına otaranlar bilmelidir ki her hangi bir kaza ya da denetim sonucunda alkollü çıkanlar bir daha o koltuğa oturmayacaklardır…

Bunları gündeme getirmezsek ne trafik kazalarının sonu gelir ne de trafik canavarları tükenir!

MERAKLI KÖŞE?

Azınlık hükümeti mi?

Siyasi kulislerde şimdi bu konuşuluyor…

UBP-HP Hükümetinin o veya şu nedenle yıkılmasından sonra azınlık hükümetinin kurularak ülkeyi erken bir genel seçime götürmek!

Demek ki hükümetin bozulma işi artık ciddiye binmiş durumda…

Eğer böyle olmasa, yeni hükümet seçenekleri niye konuşsun ki!

Bu arada bu hükümetin bozulmasından rahatsızlık duyan belli rant çevreleri de yok değil…

Bakanlık bir türlü yaranamıyor!

10 Kasım tarihi bu kez Pazar gününe denk geldi…

İlgili bakanlıkta artık önemli günlerin hafta sonuna gelmesi dolayısıyla aynı günde etkinliklerin yapılması için karar üretince bu kez yine yaranamadı!

Eskiden aynı günde törenler yapılsın diyenler şimdi niye tatil günlerinde çocuklarımız okula getiriliyor diye sitem etmeye başladı…

Aslında daha büyük bir sorunum var;

Atatürk’ün ölüm saati 09.05 olduğuna göre…

Biz bu anma törenini ve tabi ki saygı duruşunu Türkiye’den bir saat sonra mı yapacağız?

Alın size başka bir sorun!

Sırada vergi affı mı var?

Muhaceret affı tartışmalarıyla birlikte artık uygulamaya geçerken şimdi yeni bir tartışma konusu başladı…

Özellikle iş insanları iddia ediyor ki çok yakında vergi affı da gelecek ve bundan da bir çok işletme yararlanacak!

Doğru ya da yanlış bilemeyiz ama aflar belki bazı kurum ve kişileri rahatlatabilir ama işini hakkıyla yapanları da çileden çıkarmaya yeter de artar bile…

MESAJ KUTUSU

Sayın Hasan TAÇOY, Kıb-Tek’e alınması planlanan 4 jeneratör konusunda bir takım huzursuzluklar yaşadığınız belli ama şartnamenin hangi marka ve işletme için hazırlandığı konusunda adres göstermekten kaçınıyorsunuz. Onu da açıklayın ki iyi bir amme görevi yapmış olasınız!

Sayın Zorlu TÖRE, önceki gün yapılan grup toplantısında bir şahsı görünce toplantıyı terk ettiğiniz bayağı da söylendiğinizi duyduk. Hayırdır yine kime öfke duymaya başladınız? Ya da araya nifak tohumu atmak isteyenler kimler?

Sayın Kudret ÖZERSAY, kamu çalışanı birisinin sahtekarlığını ortaya çıkarıp polise teslim ettiğinizden ötürü kutlarız ama bir de artık Kıb-Tek’e el atma zamanı gelmedi mi? İlgili bakan belli bir markaya işaret ederken bu konuyu da hassasiyetle ele almanız bekleniyor!

Sayın Erdal ONURHAN, kuruma istihdam açıklamanızdan sonra telefon trafiğinizin hayli arttığı ve özellikle partili gençlerin hemen herkesi araya koymak için birbiriyle yarıştığı konuşuluyor. İşiniz bir hayli zor değil mi?

Sayın Tolga ATAKAN, yollarımızın en büyük sorunu aydınlatmanın yeterli olmadığı konusunda vatandaşlardan sitem dolu mesajlar geliyor. Konuyu gecikmeden masaya yatırıp ülke genelinde seferberlik başlatmanız gerekiyor!

Sayın Yusuf AVCIOĞLU, kurumda bir takım atamalarda kural dışılık yapıldığını ifade ediyorsunuz ama acaba en büyük sorun bu mudur dersiniz?

Asbaşkan olarak daha detaylı bir soruşturmakta yarar görüyoruz!

Sayın Ayşegül Baybars KADRİ, sosyal konut projeleri konusunda yaptığınız açıklamalar vatandaşlarda özellikle de gençler arasında büyük heyecan ve mutluluk yarattı. Hangi şartlar aranacağı konusunda meraklı sorular geliyor, detaylı bir açıklama iyi olacaktır…

Sayın Cafer GÜRCAFER, bilardoda rakip bulamadığınızdan şikayetçi olmaya başlamışsınız. Tabi ki evde her gün 2 saat antrenman yaparsınız bu karşınızda kim dayanabilir ki? Tek başınıza oynamaya devam edin deriz…

Sayın Erdil NAMİ, bir YÖDAK üyesiyle aranızda talihsiz olaylar yaşandığı ve bir takım etik dışı teklifler aldığınızı duyduk. Verin o ismi bize gerisine karışmayın deriz! Hele de bir profa hiç yakışmıyor değil mi?

Sayın İzlem GÜRÇAĞ, belki bu dönem bakan olamadınız ama en azından meclis idari amiri olarak az da olsa bir açığı kapattınız sayılır. En azından bununla da şimdilik şükretmekte yarar var artık ileride ne olur bilinmez!