Dernekten verilen bilgiye göre, 402 kişinin katıldığı etkinlikte, Lefke’den Karpaz’a çeşitli yerleşim birimlerinde yaşayan Susuzlular, pazar sabahı Lefkoşa, Mağusa ve Güzelyurt’taki sınır kapılarından 5 otobüs ve özel araçlarıyla Susuz köyüne gitmek için yola çıktı.<br /> <br /> Sadece 1963’ten önce Susuzlu olan bir Rum ailenin yaşadığı köyün tamamıyla yıkılmış hayalet bir köy görünümünde olduğu belirtilen açıklamada, dernek yetkililerinin eski Rum Susuzlular ile oluşturduğu komitenin yaptığı çalışmalarla köyde çadırların ve tuvaletlerin kurulduğu, jeneratör temin edilerek yemek organizasyonu da yapıldığı kaydedildi.<br /> “1974 öncesi son nüfus sayımına göre 450 kişi olan Susuz köyünün pazar günkü etkinlikte, eski Rum Susuzlular ve misafir Rumlarla birlikte 500’e yakın kişiyi bomboş yıkılmış evlerinde, sokaklarında ve harmanında trajik bir şekilde ağırladığı” belirtildi.<br /> <br /> Keman ve buzukiyle çalınan ezgiler ve yöresel şarkılar eşliğinde yemeklerini yiyen Susuzlular, anılarını tazeledi; şarkılar söyledi, oyunlar oynadı.<br /> <br /> CERAL<br /> <br /> Organize komitesi adına konuşan Susuzlular Derneği Başkanı Hasan Ceral, 4 yıldır devam eden etkinliklerin bu yıl kendi köylerine yaptıkları gezi programıyla taçlandırdıklarını söyledi.<br /> <br /> Ceral, köyün tarihi mirasını korumak ve gelecek nesillere aktarmak amacıyla sosyal ve kültürel alanlarda faaliyetlere devam edeceklerini; bu amaç için her türlü etkinlikte bulunacaklarını vurguladı.<br /> <br /> VRAGO TÜRKÇE KONUŞTU<br /> <br /> Organize komitesinden Rum Susuzlular adına konuşan Yorgo Vrago, Türkçe olarak yaptığı konuşmada, bir günlüğüne de olsa kuzeyden çıkıp köye giden ve köylerinin topraklarına hayat veren Susuzlulara teşekkür etti.<br /> <br /> Susuz köyünde 1963 öncesindeki yaşantılarından örnekler vererek kardeş gibi yaşadıklarını vurgulayan Vrago, adada barışın sağlanması ve Kıbrıslıların yeniden kardeş duygularla yaşaması umudunu ifade etti.<br /> <br /> KRİSTO<br /> <br /> Organize komitesinde yer alan ve aynı zamanda Kukla Encümen üyesi olan Baniko Kristo, Susuz köyünün verimli toprakları, ekolojik yapısı ve yaşam olması halinde çok değerli bir yerleşim merkezi olacağını belirterek adaya barışın gelmesini çok arzuladığını söyledi.<br /> <br /> Susuz köyü yakınında bulunan Nikoklia köyünün muhtarlığını da yürüten Susuzlu kadın Vaso ise Kıbrıslı Türk ablalarını yıllar sonra yeniden görebildiği için çok duygulu anlar yaşadığını belirterek etkinliği düzenleyenlere teşekkür etti.<br /> <br /> Vaso, bu gibi etkinliklerin önemine değinerek iki toplumlu etkinliklerin yakınlaşmaya katkı sağlayacağını vurguladı.<br /> <br /> Susuzluların, köydeki tarihi Ayazma çeşmesinden şişelerini su doldurduğu; harabeye dönmüş olsa da atalarının evini ziyaret ederek duygusal anlar yaşadığı etkinlikte, organizasyona katkıda bulunanlara anı plaketleri de dağıtıldı.<br />