Başbakanlık Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, Başbakan Ersin Tatar, Yakın Doğu Üniversitesi tarafından düzenlenen “Uluslararası Çevre: Yaşam ve Sürdürülebilirlilik Konferansı’nda” konuştu. Çevre sorunlarının artmasının çevre kirliliğinin boyutlarını katı atık kirliliği olarak şekillenen yerel kirlilikten, asit yağmurları olarak şekillenen bölgesel kirliliğe ve küresel ısınma ve ozon tabakasının delinmesi olarak ortaya çıkan küresel kirlenmeye genişlettiğini ifade eden Tatar, “Gezegenin kendini yenileme kapasitesi içerisinde eğer onun kurallarına uyarsak hep beraber sürdürülebilir bir toplum yaratabilecek ve bu toplum içerisinde mevcut tüketim kültürümüzü yeniden tanımlayarak refah içinde yaşayabileceğiz” dedi. 2050’de mevcut üretim ve tüketim alışkanlıklarının devam etmesi ve nüfusun 9,6 milyara ulaşması halinde, yaşamın sürmesi için 3 gezegene ihtiyaç duyulacağının hesaplandığını dile getiren Başbakan Tatar, “Hükümetimiz, sağlıklı bir gelecek için en iyi stratejinin, gezegenin sınırlılığı içinde yaşamı biçimlendirmek olduğunun bilincindedir” ifadelerini kullandı. KKTC’nin de, dünyanın da en önemli sorunlarının başında çevrenin geldiğini belirten Tatar, ekonomi biliminin yegane amacının, bugünkü kuşağın ihtiyaçlarını gelecek kuşakların ihtiyaçlarını bozmadan karşılama olan sürdürülebilir kalkınmayı sağlamak olduğunun altını çizdi. “ÇEVRE BÜTÜN CANLILARIN YAŞAMINDA ÖNEMLİ” Çevrenin bütün canlıların yaşamında önemli bir rolü bulunduğunu ifade eden Başbakan Ersin Tatar, çevre sorunlarının özellikle geçen yüzyılın ikinci yarısından itibaren dünya gündemini işgal eden büyük sorunların başında geldiğini söyledi. Nüfus artışı, kentleşme gibi faktörlerin etkisiyle çevreye bırakılan atıkların miktarında ve türlerinde artış yarattığını belirten Tatar, çevre kirliliğinin boyutlarının ve zararlı etkilerinin artmasının kalkınma ve büyüme çabalarında çevreye olan duyarlılığı artırdığına dikkat çekti. “SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR YÖNETİM STRATEJİSİ GELİŞTİRMEK İÇİN ÇALIŞMA BAŞLATILACAK” Bilim insanlarının yaptığı çalışmalarda geri dönüştürülen suyun kullanımının genişletilmesi ile su ve enerji tasarrufu sağlanacağını ve aynı zamanda da sera gazı emisyonlarının ve halk sağlığının iyileştirilmesine katkısı olacağını ortaya koyduğuna dikkat çeken Başbakan Ersin Tatar, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne Anavatan Türkiye’den boru ile taşınan yüksek kalitedeki suyun kullanıldıktan sonra geri kazanılmasını sağlayacak sürdürülebilir bir yönetim stratejisi geliştirilmesi için çalışma başlatacaklarını söyledi. “SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK SAĞLIKLI BİR ÇEVREDE MÜMKÜN OLABİLİR” Turizm başta olmak üzere, eğitim, tarım ve hayatın diğer alanlarında sürdürülebilirliğin sağlıklı bir çevrede mümkün olabileceğinin bilincinde olduklarının altını çizen Ersin Tatar, özellikle bizler gibi ülkelerin sürdürülebilir kalkınmayı pratik hayata aktarmasının zaman gerektirdiğini söyledi. Ülkenin ve diğer bütün ülkelerin bugünkü üretim ve tüketim kalıplarını, sürdürülebilir kalkınmayı gerçekleştirebilmek için gözden geçirmek zorunda olduğuna işaret eden Ersin Tatar, sürdürülebilir kalkınmaya ulaşmak için, birim aileden, ekonomideki bütün sektörlere ve devlet yönetimine kadar her kesimin aynı kararlılıkta olması gerektiğini vurguladı. “SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA HAYAT TARZIMIZ OLMALI” “Sürdürülebilir kalkınma kavramını, bir zorunluluk olarak görmeyip bir yaşam tarzı haline getirmek zorunda olunduğunu” ifade eden Başbakan Ersin Tatar, özellikle genç nüfusta sürdürülebilir tüketim ve üretim kalıplarının önemi konusunda bilinç ve duyarlılığın geliştirilmesi için çalışmalar yapılacağını söyledi. Turizim ve Çevre Bakanı Ünal Üstel, Gönyeli Belediye Başkanı Ahmet Benli, Türk Dünyası Mühendis ve Mimarlar Birliği temsilcisi Recep Karamehmetoğlu ile Yakın Doğu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Doç. Dr. Mustafa Kurt ve YDÜ İnşaat ve Çevre Mühendisliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hüseyin Gökçekuş ile çok sayıda bilim insanı yanı sıra çevreye duyarlı pek çok kişinin katıldığı konferansta, Başbakanı Ersin Tatar’a, ülkede sürdürülebilir kalkınmayı desteklediği ve çevre konusundaki hassasiyeti için Kongre Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Gökçekuş tarafından teşekkür plaketi takdim edildi.