Artık bitse de kurtulsak modundayız…

İçimiz dışımız siyaset ve seçimler oldu!

Allahtan şunun şurasında sadece 5 gün gibi kısa bir süre kaldı ki tesellimiz de bu zaten…

Her biri dilenci gibi oy istiyor çeşitli sözler veriyor!

İnanın dilencilerin bir çoğu yalan da söylemez…

Kapınıza geldiklerinde bir şey vermeyince Allah razı olsun der giderler!

Bunlarda dilenci onuru bile yok…

Kene gibi yapışıp önce mühür diyorlar sonra mühürden vazgeçip illa ki tik diye tutturuyorlar!

Zaten mühür tüm partili adaylara yarar…

Onların bir çoğu geride kalmalı ki kendileri meclise kapağı atsınlar!

Gerçekten de bu seçimlerde ciddi bir karma patlaması yaşanacağa benziyor…

Bu patlama tabi ki oyların yanmasını da tetikleyecek!

Geçen seçimlerde 11 bin küsur oy yanmıştı, bu kez 7 bin civarı diyorlar ama bizim mantığımız ise bunu kabul etmiyor…

Epey oy yanacak ama katılım da belki de tarihin en düşük sayısı olacak gibi gözüküyor!

Bunların kimi siyasi boykotçu kimi de siyasetten ümidini kesmiş dar gelirli insanlar…

Seçim gündemlerinde yok bile!

İşleri güçleri ekmek mücadelesi…

Gerisi palavra ve yalandan ibaret!

Ben şahsım adına kendi kriterlerimi belirledim…

Önce sabredebildiğim kadar vaatlerini dinliyorum, sonra hadi bakalım kaynağını açıkla diyorum!

Kimi Ankara diyor, kimi tasarruf kimi de tek bir kelime bile edemiyor…

Bir kısmını bir yana koyuyorum ama çoğunluk boş teneke gibi sadece ses var görüntü yok!

Söz çok, vaat çok, dangalaklık ve yalakalık çok ama bir türlü kaynak gösteremiyorlar…

Zaten öyle bir şey de yok!

Yani bir Allah’ın kurulu çıksa da maaşlardan kesinti yapılacak, 13. Maaşlar bir süreliğine verilmeyecek, vergi vermeyenin boğazına sarılacağız dese inanın ki bizim için en hayırlı aday kendisi olacaktır…

Gözümüzü kapar mührü basarız!

Vereceğimiz tikler de hepsine helali hoş olsun…

En azından yalan söylemediklerini anlayacağız!

Oy verirken de vicdanımız sızlamayacak…

Bir şirkette dağıtıcılık görevi yapan sade vatandaşı bile kandıramıyorlar…

Diyor ki bu arkadaş;

Hepsi bol keseden atıyor sadece!

Parti militanlarını bir yana koyuyoruz ama belli bir kesim var ki her bir şeyi not ediyor bir kenara…

Şimdiye kadar ne yaptınız da şimdi yapacaksınız diye de ekliyor!

Sahi denenmemiş parti de kalmadı artık…

Her biri hükümet oldu, gitti geldi, ülkenin durumu ortada!

Onun için sessiz çoğunluk haklıdır, şimdiye kadar ne yaptınız da şimdi iktidar olunca yapacaksınız diye sormakta…

Yerden göğe kadar da hakları var bunu sorarken!

Hepsi reformcu oldu şimdi…

Ya da gerçek devrimci!

Sanırsınız ki 23 Ocaktan sonar iktidara gelince memleket güllük gülistanlığa dönecek…

Her biri ayrı bir pembe tablo koyuyor ortaya!

Sağlıkta yaşabilir bir sistem kuracaklarmış…

Gençlere iş ve aş sözleri!

Sahip çıkacağız diyorlar onlara…

Beyin göçünü filan da önleyeceklermiş!

Tarımda reform üstüne reform yapılacakmış…

Yahu kardeşim Türkiye boraya şerbet gibi su gönderdi, yarısı denize dökülüyor!

Eğer bu su tarımda kullanabilseydi şimdi gerçekten de tarımda reform gerçekleşmiş olurdu…

Sıkmayın artık bize palavra!

Tam gün eğitil olmalı mı kesinlikle olmalı…

Özel okullar bunu yaptıkları için resmen para basıyorlar!

Artık bu devirde parası olan da olmayan da devleti değil de özel okulları tercih ediyor…

Çünkü orada devlette olmayan disiplin var sistem var, plan proje var!

Tam gün eğitime geçileceğini söz verenler…

Açıklayın kaynağınızı, önce alkışlayalım sonra bütün oylarımız sizin olsun!

Söz var ama hiçbirinde kaynak yok…

Böyle bir seçim ortamındayız ve gerçekten de bitse de kurtulsak diyoruz!

MESAJ KUTUSU

Sayın Ali PİLLİ, partilerin siyasi seçim mekanları 500 kişiden aşağıya düşmüyor, ne soran ve ne denetleyen. Ama konu tiyatro olunca oyunlar 100 kişiyle sınırlandırılıyor. Madem öyle artık kaldırın şu üst kurul kararlarını da devletin ayıbı da son bulsun…

Sayın Rauf DENKTAŞ, uzun bir kararsızlıktan sonra nihayet UBP atkısını takarak ailenin de rengini orta koymuşsunuz. Bu arada DP’li gençlik bir hayli kızgın umarız onların gönlünü de alırsınız. Hayırlara vesile olsun!

Sayın Bertan ZAROĞLU, hafta sonu büyük bir gövde gösterisi yaparak yüzlerce kişiyi bir otelin mekanında toplamayı başarmışsınız. Bakalım bu kalabalıkların sandığa yansıması nasıl olacak, artık hep birlikte göreceğiz…

Sayın Şifa ÇİKA, askıda yemek kampanyası zaman ve zemin bakımından mükemmel oldu, tebrik eder tüm iş insanlarına örnek teşkil etmesini dileriz. Bu kampanyaya bizi de dahil edin ki çorbada bir tuzumuz olsun…

Sayın Sinem TİP, genel seçim çalışmalarınızda hayli hızlı başlamıştınız ama son günlerde grafikte biraz düşüş gözleniyormuş. Aksine son 3 gün her seçimde olduğu gibi bu kez hayati önem taşıyor vitesi yükseltmeniz tavsiye ediliyor…

Sayın Mehmet EZİÇ, sizi son günlerde görenler hayli gençleştiğiniz yönünde yorumlarda bulunmaya başladı. Hatta bazıları botoks filan diyerek bazı iddialara da başladılar, öyle bir şey yoktur değil mi?

Sayın Aydın SOYER, sevenleriniz ve yakın dostlarınız bir süredir kayıplara karıştığınızı söyleyerek endişelerini dile getirmeye başladılar. Rahatlamalarını ve meraklarını gidermek için kısa da olsa bir açıklama iyi olacak değil mi?

Sayın Hüseyin Macit YUSUF, Cumhurbaşkanlığı danışma kurulu üyeliğine getirilerek bir kez daha gezici büyükelçiliği makamının kapısını aralamışsınız. Demek ki bu kez KKTC ziyareti bir hayli verili geçti, hayırlara vesile olsun artık…

Sayın Ziya ÖZTÜRKLER, sizi genel seçimlerde tehlikeli gören bazı eskiler listeler yaparak devde dışı operasyonuna başlamışlar diye duyduk. Demek ki nefesinizi enselerinde hissediyorlar, kulaklarınızı tıkayın ve önünüzdeki kapılar sonuna kadar açık…