Sağlık Bakanlığı dün önemli uyarılar yaptı…

Minik Ercan’ın annesi tarafından hunharca öldürülmesi haberleri konusunda!

Burada önemli olan diğer çocuklardı…

Çocukların bu olaylardan olumsuz olarak etkilenmeleri!

Nitekim etkilendiler de…

Haberi televizyonlarda, gazetelerde duyan bazı çocuklar annelerine şu soruyu yöneltti:

“Anne bana sinirlenince sen de öldürür müsün?”

Dün konu sadece dışarıda değil tüm okullarda infialle karşılandı bu olay…

Medya ve sosyal medya konuyu dehşet başlıklarla bol resimlerle verince olacağı buydu zaten!

Sağlık Bakanlığı’nın dünkü uyarısı gayet yerindedir de biz medya mensupları, aileler olarak gereğini yapmayınca yeni travmalara da kapı aralamış oluyoruz…

Gün gelir akıllanır mıyız işte onu kestirmek güç!

Cinayet olayı aslında tüm çocukların da korumasız ve aciz olduğunu gösterdi bize…

Hani şu hunharca sallanan 17 bıçak darbesi var ya!

Başka bıçak darbeleri de vardı aslında çocuğun üzerinde…

Ellerinin üzerinde!

10 ayrı bıçak izi de ellerinde varmış talihsiz yavrunun!

Olayın uzmanlarına göre çocuk kendi savunmak istemiş ama…

Nereye kadar!

Cinnet geçiren, gözü dönen annenin dehşetine bir damla çocuk kuvvetinin gücü mü yeter?

Evet hepimizi derinden etkiledi bu olay ama…

Ateş de düştüğü yeri yakar!

Biz gün gelip unutacağız…

Aile fertleri ömürlerinin sonuna kadar unutamayacaklar!

Uzman filan değiliz ama…

Sorunun kaynağını bulmak için de o kadar zor bir şey değil!

Ortada boşanmak üzere olan bir aile var…

Ve her zaman en çok etkilenen çocuklar!

Boşanmak kolay da…

Ya çocuklar!

Anne baba boşanır yeniden evlenir…

Ama bunun cemeresini de çocuklar çeker!

Hem de hayatları boyunca…

Önemli olan da onları bu hassas süreçte koruyup kollamak!

Bu dönemi en az hasarla kapatmalarını sağlamak…

Tamam boşanan her ana baba çocuğuna zarar vermez ama!

Cinnet geçirenleri de unutmamak gerek…

Biz ülke olarak sosyal bir devlet olsaydık, kim bilir belki de böyle sonuçlanmazdı bu olay…

Devlet boşanma aşamasında olan aileye bir görevli belki de bir psikolog görevlendirir aileyi yakın takibe alabilirdi!

Sonuçta her boşanmada insanların ruh halinde bir takım olumsuzluklar baş gösterir…

Bunlar tespit edilerek en azından çocuklar o ortamlardan bir süreliğine uzaklaştırılabilir, konuma altına alınabilir!

Sosyal devletin amacı da bu değil mi?

Ülkede yaşayan tüm bireylerin güvenliğine, sağlığına, eğitimine, yaşam koşullarına sahip çıkmak…

Elbette yüreğimiz yandı ve küçük yavrumuzu bundan böyle hiçbir şey geri getirmeyecek ama…

Yenilerinin yaşanmaması, yüreklerin dağlanmaması için de oturup sadece diz dövmek, lanetler okumak ve göç yaşı dökmek de aynı tür olayların yaşanmayacağını garanti altına almaz!

Eğer gerçekten sosyal devlet olduğumuzu iddia ediyorsak yaşanan olaylardan dersimizi alıp gereğini yapmalıyız…

“Hiçbir şey değişmezse hiçbir şey değişmez…”

“7 yaşındaki çocuğun canice öldürülmesinin ardındaki psikolojiyi ve sosyal ve toplum yaşamının geldiği noktayı, ülkemizde her 3 kadından birinin şiddet görmesini de dikkate alarak, eğitim sistemiyle, bu durumların yaşanmasına sebep olan unsurlara teşhis koyacak ve tedavisini yapma yönüne gidecek uzmanların ivedilikle hareket etmesi gerekir..

En acil ve hayati konumuz budur..

Yeni nesillerin ve her kesimin ruhsal sağlığını düşünüyorsak..
Nedir yolunda gitmeyen, hatalar nelerdir ve olumsuz etkileri nasıl önlenir?

Çok yönlü, kapsamlı ve de sonuç elde edici şekilde buna odaklanmalıyız..

Üzülmek ve kınamak ve lanetlemekle bir yere varamayız..

Hiçbir şey değişmezse hiçbir şey değişmez…

Ercan evlat rahmetler içinde uyusun…”

(Dilek Yavuz YANIK)

Sadece merak işte?

Mağusa’da anestezi uzmanı yok mu?

Mağusa Devlet Hastanesi’nden bahsediyoruz…

Belli ki buradaki bazı hekimler görevlerini kötüye kullanmaya başlamışlar!

Gelen bazı hastalara hastanede ‘anestezi uzmanı yok’ diyerek başka özel hastanelere gitmelerini salık veriyorlarmış…

Oysa gerçek öyle değil;

Şu anda hastanede anestezi uzmanı sıkıntısı yok ama sanırız büyük bir suistimal var!

Bizden duyurması…

Kalkanlı’ya koruma verildi mi?

Geçen hafta içinde evinin garajında aracı kundaklanan Vergi Dairesi Müdürü Özdemir Kalkanlı…

Kundaklama olayı teyit edildi ama sonuç şimdilik yok!

Belli ki ortada kötü niyetli birileri var…

Peki bu ortamda Kalkanlı’ya güvenlik için koruma sağlandı mı?

Başına ya daha kötü olaylar gelirse bunu hesabını kim verecek?

Sonradan diz dövmemek için uyaralım istedik…

Parti gazeteleri yardım alıyor mu?

Gedikli bir gazeteci ağabeyimiz iletti ve sordu…

Parti gazeteleri devletten maddi yardım alıyor mu diye!

Bilgimiz dahilinde olmadığı için buradan sorma ihtiyacı hissettik…

Her yıl devletten yüklü miktarda para desteği alan siyasi partilerin yayın organlarına devlet yardımı yapılıyor mu?

Cankurtaranlar tamam mı?

Biz de daha yaz sezonu gelmeden başladı…

Plajlarda boğularak ölenler!

Son anda kurtarılanlar…

Artık plaj mevsimi de resmen başlamış oldu!

İlgili birimler olması gereken cankurtaranlar konusunda sıkı bir araştırma yaptılar mı?

Yaptılarsa gerekli uyarıları verdiler mi?

Biraz fazla uzamadı mı?

Lefkoşa-Girne anayolunun yeniden asfaltlanması…

Sanki de bize biraz uzadı gibi geldi!

Yapılan yo bir türlü hizmete açılmadı ki diğer şeridin asfaltlanmasına geçilsin…

Bir soru daha;

Asfaltlama işi niye uzun mesafede yapılıyor ve trafik keşmekeşi yaşanıyor…

Örneğin 500 metrelik mesafeler kapatılarak yapılsa daha mantıklı değil mi?

MESAJ KUTUSU

Sayın Filiz BESİM, Mağusa Hastanesi’nde bazı hekimlerin ‘anestezi uzmanı’ yok diyerek hastaları özel hastanelere yönlendirmek istediklerini biliyor muydunuz? Söz konusu hastanede mimik çaplı bir araştırma yaparsanız isimlere ulaşabilirsiniz! Bu arada anestezi uzmanı arkadaşlara da konuşabilirsiniz!

Sayın Fuat AZİMLİ, Lefkoşa’da Ledra Palace ışıklarında yeni açılan lüks bir restoranın binasının ne belediyeden ne de sizin daireden izin almadan işletmeye açıldığını söyleniyor! Eski eser kapsamındaki bu binayı açanların bir hayli de kalın enseli kişiler olduğu iddia ediliyor, hadi bakalım bundan böyle top sizde artık!

Sayın Cemal ÖZYİĞİT, bir sendikamız ısrarla Yamaçköy’de tarikatların baskısı nedeniyle çocukların okula gönderilmediğini iddia ediyor. Bu konuda gerekli soruşturmayı yaptınız mı, yapmadıysanız bir an önce konuyu ele alın deriz!

Sayın Teberrüken ULAÇAY, eski komutanlardan İlker Başbuğ garantörlük konusunda KKTC Cumhuriyet Meclisinin bile yetkili olmadığını, konuşamayacağını iddia eden bir açıklama yaptı ama sizden bu konuda hala bir açıklama gelmedi! Bu sözün üzerine bir bardak soğuk su mu içtiniz yoksa!

Sayın Meryem ÖZKURT, Başbakan’dan uzun bir süredir randevu alamamanızın şifreleri çözülmeye başladı. Yerinize başka bir isim aradıklarına göre valizleri şimdiden toplamakta yarar görüyoruz. Hayırlara vesile olsun artık!

Sayın Zeki ÇELER, son cinayet olayı da gösterdi ki ülkemiz acilen sosyal devlet moduna geçmek zorundadır. Bu konuda başlatacağınız çalışmaları dört gözle bekliyoruz. Bu arada son zamanlarda sessizliğinizle dikkat çekiyorsunuz, hayırdır ciddi bir sıkıntı yok değil mi?

Sayın Özdemir KALKANLI, aracınızın kundaklanma olayından sonra aile olarak sıkıntılı bir dönem yaşadığınız konusunda dostlarınızdan mesajlar geliyor. Bizimkiler bir iki basın açıklamasından sonra acaba sizi unuttular mı dersiniz?

Sayın Cafer GÜRCAFER, ülkede yaşanan son ekonomik kriz nedeniyle özellikle de inşaat şirketlerinin ciddi bunalımlar yaşadıklarını hatta bir çoğunun kepenk indirmek zorunda kaldıklarını biliyor muydunuz? Biraz ses getirmenizi bekliyorlarmış!

Sayın Neriman SAYGILI, TAK’taki görevinizden alındıktan sonra KKTC İzmir temsilciliğine atandığınızı duyduk. Daha iyisi olamazdı değil mi? Hani derler ya her olmayacak işte bir hayır vardır, tam size uygun söylenmiş sanki. Hayırlı olsun…

Sayın Redif NUREL, yerel seçimlerde Alsancak’da çok ciddi ve büyük bir tanıtım kampanyasına hazırlandığınız ve bu nedenle mevcut başkanı zorlamak istediğiniz konuşuluyor. Kafaya iyice koydunuz desenize…

Sayın Metin GÖKALP, Büyükkonuk’ta son güne kadar ser verip sır vermediniz ama sonuçta bağısız aday olarak bölgede seçimlere renk getirdiğiniz söyleniyor. Bölge halkı projelerinizi dört gözle bekliyor, hadi bakalım kolay gelsin…

Sayı İlker TEKBIYIK, Mağusa Belediyesi meclis üyeliği için çalışmaları gece yarılarına kadar sürdürdüğünüz ve sağlam da bir ekip kurduğunuz dikkatlerden kaçmıyormuş. Bundan sonra da artık meclise göz diktiğiniz iddiaları var, doğru mu?

Sayın Hasan ÖZTAŞ, daha 4 sene önceye kadar dökülen bir köyü Cittaslow belediye yapmayı başardınız ya ne mutlu artık sizin bölge halkına! Bu arada Sarıçizmeli’yi kıskanıp bu işe girdiğinizi söyleyenler bile var haberiniz olsun. Tebrik ederiz!

Sayın Zekai ALTAN, KKTC’deki turizm birikiminizi Afrika’nın Gana ülkesinde eko turizm olarak paylaşacağınız ve ülke halkına kurs vereceğinizi memnuniyetle öğrendik. Umarız bizim yerli yöneticiler de kıymetinizi yeteri kadar bilirler…

Sayın Mehmet ÖZSEZER, son dakikaya kadar Dikmen’de başkan adayı olmanız bekleniyordu ama nedense vazgeçerek yakınlarınızı epey şaşırttınız. Heyecanınızın neden bu kadar erken söndüğü konusunda bir açıklama yapacak mısınız?