Büke, ‘Gazetecilik’ adı altında yapılan bu yayınların değerlendirmesini “Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği Etik Kurulları” ile “Basın Yayın Yüksek Kuruluna”; bu yayınları yapanların amacının ne olduğunu ise kamuoyunun takdirine bıraktığını kaydetti. Büke, 2 Kasım 2020 tarihinde “YÖK sordu YÖDAK hasıraltı etti” başlığı ile Kıbrıs Manşet isimli gazetede yer alan haberin kamuoyunu yanıltmak maksadı içerdiğini kaydetti; tüm uyarılarına rağmen, araştırma yapılmadan, şahsından herhangi bir açıklama talep edilmeden yazılan “gerçekle ilgisi olmayan bu yayın” üzerine polise suç duyurusunda bulunulduğunu duyurdu. Büke yazılı açıklamasında şunları aktardı: “01 Aralık 2020 tarihinde Kıbrıs Manşet isimli gazetede YÖDAK ile ilgili “YÖDAK Nasıl Kurtulur?” başlıklı başyazı?; ayrıca Levent Özadam mesaj kutusunda şahsıma hitaben “YÖDAK Başkanlığında bir dönem daha kalmak için bir takım girişimlerde bulunduğunuzu duyduk; YÖK’ün soruşturma başlatılması için gönderdiği yazıları yanıtlamadığınıza göre kalma hakkını kendinizde görüyor musunuz?” ifadesi içeren yazısının muhatap alınabilecek bölümüne cevap verme gerekliliği oluşmuştur.” “Haber Kıbrıs” gazetesinde 28 Ekim 2020 tarihinde yazılan “YÖDAK’ta Akile Büke rahatsızlığı” başlıklı yazıya tekzip gönderdiğini, ayrıca çalışma konularını özetlediği bir açıklama yaptığını anımsatan Büke, açıklamasını şöyle özetledi: “.................. Başlatmış olduğum çalışmalarım halen devam etmektedir. Ancak yapılanlardan rahatsızlık duyan bir kesim tarafından göreve geldikten bir süre sonra önce gitmem tavsiye edilerek aleyhimde yazılar yazdırılacağı bildirilmiş, konu toplantı tutanaklarına geçmiş ve sonrasında aleyhimde saldırılar başlamıştı. Bugün de benzer saldırıların tekrarlayacağı yönünde duyumlarım olduğunu kamuoyu ile paylaşır, değerli basın mensuplarına gerçeklerin derinlemesine araştırılarak yazılmasını öneririm.”. Büke, açıklamasının hemen ardından TC YÖK’ten 2017 yılında sahte SAT belgeleri ile kayıt yaptıran öğrencilerle ilgili yazı ve konuyla ilgili Polis Genel Müdürlüğü (PGM) soruşturması hakkında 2 Kasım 2020 tarihinde “YÖK sordu YÖDAK hasıraltı etti” başlığı ile Kıbrıs Manşet isimli gazetede yer alan haberin kamuoyunu yanıltmak maksadı içerdiğini anlattı ve bununla ilgili suç duyurusunda bulunulduğunu belirtti. Büke şunları anlattı: “Bahsi geçen soruşturma 2017 yılında YÖK’ün yazısında talep ettiği 23 öğrenci için başlatılmış bunlardan 8’inin KKTC’de eğitim gördüğü tespit edilmiştir. YÖDAK 1 öğrenci daha tespit etmiş, SAT belgelerinin sahte olup olmadığı konusunda PGM ile birlikte sürdürülen soruşturma 10 Ağustos 2020 tarihinde PGM’nin “tanzim edilen dosyanın KKTC Başsavcılığının görüşüne sunulduğu ve mevcut şahadet ışığında herhangi bir suç oluşmadığı görüşü” yazısına istinaden de kapatılmamıştır. PGM yazısı YÖK’ten gelen 01.07.2020 tarihli yazı ile birlikte değerlendirilmiş ve yeni yazıda yer alan ek bilgiler (iki üniversiteden toplam 1893 ve 1854 öğrencinin dış ülkelerden yatay geçiş yapmış olduğu bilgisi ve bir üniversitenin çalışanının adının ilk kez verilmesi) ışığında, 20 Ekim 2020 tarih 67/2020 sayılı kurul kararı ile YÖDAK’ta inceleme yeniden başlatılmış; ayrıca soruşturmanın kapatılmaması ve/veya yeniden başlatılması için PGM’ye iletilmiştir”. Bu karardan 13 gün sonra 2 Kasım 2020 tarihinde Kıbrıs Manşet isimli gazetede YÖK’ün soruşturma ile ilgili yazısının SAT belgeleri soruşturmasını hasıraltı ettiği iddiası ile, suçu polis tarafından kanıtlanmamış kişilerin ve üniversitelerin isimleri ile birlikte kişilik haklarını, soruşturmanın akıbetini ve basına yaptığı uyarıyı hiçe sayarak yayınlandığını ifade eden Büke şu ifadelere yer verdi: “Durumun vahameti nedeniyle resmi yazının yasa dışı olarak basına verildiği konusunda 3 Kasım 2020 tarih 69/2020 sayılı YÖDAK kurul kararı ile PGM’ye suç duyurusunda bulunulmuş olup bu soruşturmanın akıbeti de beklenmektedir. Bilindiği üzere olumsuz algı yönetimi ile daha önce de görevimi terk etmem konusunda baskılar yapılmış ve aleyhime yazılar yazılmıştır. Açmış olduğum üç davadan ikisi adı geçen gazete ve yetkililerinin özür dilemesi ile kapanmış biri ise halen devam etmektedir. Bu yazının ise dün Sayın Cumhurbaşkanımızdan randevu talep ettiğimin öğrenilmesi nedeniyle yazıldığı anlaşılmaktadır. Maddi manevi büyük özverilerle ülkeme hizmet için kabul ettiğim ve layık-ı veçhile yürütmekte olduğum bu görevi yerine getirirken gerek basında gerekse dışarda uğramış olduğum saldırılar karşısında yanımda yer alan, destek olan herkese teşekkürü borç bilirim” Yazıda YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç’ın YÖDAK’ı desteklediği tespitinin yapılmasının kendisi için büyük bir gurur vesilesi olduğunu dile getiren Büke, ancak böyle bir yazıda isminin geçmesinden ve ismi nezdinde Türkiye Cumhuriyetinin hedef alınmasından dolayı büyük üzüntü duyduğunu belirtti. Büke, “YÖDAK başkanı olarak yapmış olduğum çalışmaları, ve topluma yaptığım hizmetleri hiçe sayan, yalan ve gerçek dışı haberlerle üzerini kapatmaya çalışan; şeref, haysiyet ve onurumu zedeleyecek ve mesleki itibarıma zarar verecek şekilde yalan, iftira ve gerçek dışı yayınlarla sürekli kamuoyunda aleyhime önyargı oluşturacak ve yanlış intiba bıraktıracak ‘Gazetecilik’ adı altında yapılan yayınların değerlendirmesini Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği Etik Kurulları ve Basın Yayın Yüksek Kuruluna; Bu yazıların neden yazdırıldığını, yazılanların arkasında kimlerin olduğunu, yazdıranların muratlarının ne olduğunu, hukuki haklarımı saklı tutarak, kamuoyunun takdirlerine bırakırım” dedi.