Senin, imza öncesinde ilgili Bakanlıkların müsteşar düzeyinde Türkiye’yle görüşmeler yaptığını ifade etti. Senin konu hakkında yaptığı açıklamada, “Görüşmeler Başbakanlık müsteşarlığı düzeyinde finalize edildi. İmzalanmadan önce tam metin elimizdeydi. Partimizin yürütme organında da konuştuk, milletvekillerimizle de paylaştık. Bizim için kabul edilebilir bir metindi. Protokoldeki 17 madde reformdan çok tedbir amaçlı adımları içeriyor. Ekim ayı gibi 3 yıllık ekonomik planın çalışılmaya başlanacak olması protokolün en önemli mesajı bana göre. Dövizin artışı, yükseköğrenimin, inşaat sektörünün, turizmin yeni dünya düzeninde tekrardan nasıl şekilleneceğini görmemiz açısından bir sonraki protokol önemli. Bir sonraki protokol çok daha kapsamlı, çok daha teknik olacak” dedi. “ÖNÜMÜZDEKİ 7 AYLIK SÜREÇTE REEL SEKTÖRE PARA AKIŞININ NASIL YAPILACAĞI ÖNEMLİ” Ekonomik protokolde yer alan 17 maddenin çoğunun bu süreçte de yapılabileceğine işaret eden Yenal Senin şöyle devam etti: “İlk madde; kamuda yeni istihdam edilecek toplam personel sayısının emekli olacak personel sayısıyla eş olması. Bu ekonomik döngüde, kamuda bu kadar yük varken aralık ayına kadar bu oranların üstüne çıkmak zaten mümkün değildir. Buna dikkat ederek adım atılıyordu. İstatistik kurumu kuruluşu gerçekleşti, işlevi artırılacak. E-devletle ilgili çalışmalar devam ediyor. Bu 7 aylık süreçte ülke ekonomisini ve maliyeyi rahatlatacak ve bunun yanı sıra reel sektöre bu para akışının nasıl yapılacağı belirlenecek. Bakanlar Kurulu’nda değerlendirilmesi gereken bir konudur. Diğer yandan protokol imzalandı diye 2 milyar 228 milyonluk kaynak hemen gelecek diye bir durum söz konusu değil. Bundan dolayı hükümet 400 milyonluk bir iç borçlanma yetkisi almıştır. Önemli olan Maliye’nin kasasına giren bu nakidin tüm sektörlere aktarılması, bu sektörlerin tekrar ayağa kaldırılmasıdır. Bunların belirlenmesi 7 aylık sürecin de daha verimli atlatılmasını sağlar.” “Reel sektör her şeyden önce gelir” diyen Yenal Senin, reel sektörü “Bu ülkede çarkları döndüren, vergi kazandıran en önemli ve en zorumda olan sektör” olarak tanımladı. Pandemi sonrası en önemli olan adımın esnafın ayağa kalkması olduğuna vurgu yapan Senin, ekonomik döngünün eskiyi yakalamasının gerekli olduğunu belirtti. “HERKES BU SÜRECİN İYİ YÖNETİLDİĞİ KONUSUNDA HEMFİKİR” “Altına imza attığımız icraatlar listesinin çalışmalarını biz parti olarak yaptık” diyen Yenal Senin, hükümetin çalışmalarının başarılı olduğunu düşündüğünü dile getirdi. Bir partinin hükümette kalabilmesinin koşulunun icraat yapabilmek olduğunu aktaran Senin, bu ifadenin hükümette bir kriz var mesajı olmadığının da vurguladı. Senin, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “İcraat yapmayan parti negatif bir algı yaratır. Taraflı tarafsız herkes bu sürecin iyi yönetildiğini, hükümetin başarılı olduğunu söylüyor. Protokolün imzalanması önemliydi. Bundan sonra süreç takip edilecek. Kriz döneminde de hükümet edebilmeyi bilmek önemlidir. Gerektiğinde eleştiren Kıbrıs Türk halkı, başarılı olanı övmeyi de iyi bilir.” “İMAR PLANI OLMAZSA OLMAZIMIZ, 30 HAZİRAN’DA GÜNDEME GELECEK” Halkın Partisi’nin gündeminde İmar Planı’nı hayata geçirmek olduğunu ifade eden Yenal Senin, planın 30 Haziran’da yeniden gündeme geleceğini aktardı. Senin, “Bu Halkın Partisi için olmazsa olmazdır. Söz verdik, oturduk, tartıştık. Emirnameyi uzattık. Şimdi konuşma zamanı geliyor. Biz hazırız. Halkın Partisi olarak çalışmalarımızı yaptık. Gelecek olan farklı düşünceleri de değerlendirip gerekeni yapacağız. 2021 bizim bu koalisyona girme sebebimizi açıklama dönemimizdir. 2021, kamu reformu, belediyeler reformu ve adil vergi sistemi gibi verdiğimiz sözleri hayata geçirmek için önemli bir yıldır. 2021’de protokolde yazan çoğu şeyi yapmak zorundayız” dedi.