Yunanistan Komünist Partisi’nin (KKE), dönüm noktası olacak bir karar alarak Kıbrıs sorununun çözümü konusunda iki kesimli, iki toplumlu federasyonu reddettiği haber verildi.

Fileleftheros gazetesi, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in, BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon’un da hazır bulunmasıyla İsviçre’de gerçekleştireceği görüşmeye az bir zaman kala Yunanistan Komünist Partisi’nin, Merkez Komite kararıyla iki kesimli, iki toplumlu federasyonu konfederal olarak nitelendirerek, resmi olarak buna karşı çıktığını yazdı.

Gazete, KKE’nin bu tezinin, arzulanan çözüm konusunda AKEL’in teziyle çakıştığını ve Anastasiadis’in politikasına karşı yoğun bir biçimde eleştirel nitelikte olduğunu yazdı.

Haber göre, KKE Merkez Komitesi açıklamasında, “KKE’nin konfederal, bölücü Annan planına kararlı ve net bir şekilde karşı çıkan ve Nisan 2004’teki referandumda Kıbrıs halkının ‘hayır’ını destekleyen Yunanistan’daki tek siyasi güç olduğunu” hatırlattı.

“İki oluşturucu devletle, iki kesimli, iki toplumlu federasyonun, tek egemenlik, tek vatandaşlık ve uluslararası temsiliyeti sağladığına dair iddiaların zemini olmadığını” savunan KKE, “federal devlet yetkileri içerisinde öne sürülen ‘emniyet supaplarının’ sorunu objektif olarak çözemeyeceğini” ileri sürdü.

KKE, “Türkiye’nin ‘iki devletin ortaklığından’ bahsederken, bunu gerçek anlamıyla kullandığını ve Kıbrıs Türk devletinin, ‘Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin devamı olacağını söylediğini” de ileri sürdü.

Açıklamasında, “Üniter Kıbrıs, üniter devlet oluşumu ve iki devlet değil, bir devlet anlamına geliyor” izahatında bulunan KKE, işçiler ve ailelerin, Kıbrıslı Türk, Kıbrıslı Rum, Ermeni, Maronit ya da Latin olduğuna bakılmaksızın, şartlar ve yükümlülükler olmadan adanın tüm bölgelerinde özgür dolaşım, yerleşim, kalma hakkının” olması gerektiğinden söz etti.

“Garanti statüsüne olan karşıtlığın, kuruluş anlaşmalarının iptali talebine eşlik etmesi gerektiğini” iddia eden KKE, “bunun ne Yunan, ne de Rum Hükümeti tarafından yapıldığına” dikkat çekti.

Güney Kıbrıs’ın siyaset ve icraatlarını da eleştiren KKE, “Kıbrıs hükümetinin izlediği politikanın, ne adil, ne de kalıcı olan bölücü Annan planına götüren ray hattında hareket ettiğini” savundu.

KKE, “Kıbrıs Rum tarafının uzlaşmalarına rağmen, Türkiye ve Kıbrıs Türk tarafının, işgal ve istilanın sonuçlarını sürdüren ve Kıbrıs’ın bölünmesini ileri götüren tehlikeli tezleri yeniden gündeme getirdiğini” iddia etti. KKE ayrıca, “ABD ile AB’nin görüşmelerin hızlanması ve bir anlaşmanın imzalanmasına yönelik sistemli müdahalelerinin, burjuva sınıfın çıkarları ve Avrupa-Atlantik planları lehine adanın enerji yataklarından yararlanmasının yolunun açılması amacıyla oldubitti yaratmayı hedeflediğini” savundu.
Editör: TE Bilisim