Kıbrıs sorunu ve Kıbrıslı Türklere uygulanan ambargolar konusunun İngiltere Lordlar Kamarası’nın oturumunda ele alındığı, İngiltere Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Barones Sayeeda Warsi’nin, Liberal Demokrat Parti üyesi Lord Sharkey ve  Lord David Hannay’in bu konudaki sorularını yanıtladığı bildirildi.

Fileleftheros gazetesi, “Lord Hannay’ın Dönüşü – İngiliz Meclisinde İşgal Bölgelerine İlişkin Türk Yanlısı Tartışma” başlıkları altında verdiği haberinde, Kıbrıslı Türklere uygulanan ambargolar ve Kıbrıs sorununa ilişkin konuları İngiliz Lordlar Kamarası’nda tartışıldığını yazdı.

Gazete, Lord Sharkey ve Hannay’ın Barones Warsi’ye yönelttikleri sorularda, İngiliz hükümetinin Kıbrıslı Türklerin izolasyonu, “Kıbrıs’ın AB’ye üyeliğinin” getirdiği faydalardan yararlanamamaları ve AB kurumlarında görevlendirilen Kıbrıslı Türklerin sayısı konularında sorular yönettiklerini belirtti.

Habere göre Warsi, AB kurumlarında Kıbrıslı Türklerin görev almaları konusunu araştırarak bilgi vereceği taahhüdünde bulunurken “tüm bu sorunların uzun vadede çözümünün Kıbrıs sorununa çözüm bulunmasıyla olabileceği” iddiasında bulundu.

Kıbrıs sorununun çözümüne ilişkin “bazı umutlar olduğunu, şu anki Rum Yönetimi Başkını Nikos Anastasiadis’in 2004’te Annan Planı’nı destekleyen çok az politikacıdan biri olduğunu, müzakerelerin yeniden başlayarak olumlu şekilde ilerleyeceği konusunda bazı umutların bulunduğunu” ifade eden Warsi, “adadaki her iki toplumun liderini çözüm çabalarında desteklediklerini” vurguladı.

Warsi, İngiltere hükümetinin, Avrupa Konseyi’nin, Kıbrıslı Türklerin izolasyonuna, aralarında yardım programlarının da bulunduğu pek çok araçla son verme yönünde 2004 yılında aldığı yükümlülüğü desteklediğini ifade etti.

Warsi, Kıbrıslıların tümünün AB’nin faydalarından yararlanabilmesinin en iyi yolunun Kıbrıs sorununa bulunacak bütünlüklü bir çözüm olacağını da öne sürdü.

Gazete, Lord Sharkey’in yönelttiği ikinci soruda, İngiliz hükümetine, KKTC’de üretilen süt ve süt ürünlerinin İngiltere’de satılabilmesinin yolunu açabilecek bir tür ikili anlaşma imzalanması çağrısında bulunduğunu belirtti.

Sharkey’in bu sorusuna verdiği yanıtta Warsi, “Bu talebe karşılık veremeyeceğini, AB üyeliğine eşlik eden hakların ve yükümlülüklerin birçoğunun adanın Kuzeyi’nde uygulamada olmadığını ancak AB’nin, nihai yeniden birleşme ve AB’ye katılım için programların düzenlenmesini sağlamak amacıyla Kuzey’den temsilcilerle işbirliği yapmakta olduğunu” söyledi.

Gazete, Lordlar Kamarası’ndaki tek Kıbrıs Türk kökenli üye olan Barones Ece’nin ise Warsi’ye “AB’nin sınırlarının, 300 bin Kıbrıslı Türkü, AB’nin temel hak ve özgürlüklerinden mahrum bırakacak şekilde neden Yeşil Hat’ta durduğu” sorusunu yönelttiğini yazdı.

Habere göre Warsi, AB Komisyonu’nun KKTC’ye yönelik doğrudan yardım programları uyguladığı yineleyerek “Eğer Kıbrıslı Türkler, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin pasaportunu alırlarsa AB’ye katılımın sağladığı faydaların bir kısmından daha yararlanabilirler” şeklinde konuştu.

Editör: TE Bilisim