Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Marc Ayrault’un “garanti ve güvenlik sistemi 1960’ta Kıbrıs’ta uygulandığı zaman, dünyanın bugün olduğundan farklı olduğu ve tehditlerin çok değiştiği” yönünde demeç verdiği bildirildi.

Ayrault’un, Kıbrıs’ta temaslarda bulunmak üzere bugün adaya gelişinin öncesinde, Fileleftheros gazetesine demeç verdiği haber verildi.

Gazeteye göre Fransız bakan demecinde, Kıbrıs sorununun çözümü, garantiler ve doğal gaz konularından söz etti.

Tehditlerin çok değiştiğine işaret eden Ayrault, Doğu Akdeniz’de devletlerin, terör, kaçakçılık ve göç sorunu yüzünden güvenlik konularında eşi benzeri görülmemiş zorluklarla karşı karşıya kaldıklarını ifade etti.

Ayrault, AB’nin sınırları dışında, böylesi hassas bir coğrafi bölgede gelecekteki güvenlik mimarisi konuşulurken, bütün bu sorunlarla birlikte hak ve özgürlüklerin sağlama alınması ve vatandaşların korunmasının garantiye alınması ihtiyacının da göz önüne alınması gerektiğini belirtti.

Fransa’nın, hayati bir mesele olan güvenlik meselesindeki tartışmalarda yer almaya istekli olduğunu dile getiren Ayrault, vatandaşlarının güvenliğinin AB’deki devlet ve hükümet başkalarının temel endişelerinden birini teşkil ettiği bir zamanda, hiçbir toplumun tehdit edildiğini hissetmemesi gerektiğine dikkat çekti.

Ülkesinin müzakere sürecini desteklediğini dile getiren Fransız bakan, bulunacak çözümün Birleşmiş Milletler’in (BM) belirlediği parametrelerle hem fikir olması ve Avrupa müktesebatıyla Avrupa koşullarına saygı duyması gerektiğini ifade etti.

Fransa’nın hidrokarbonlara yönelik ilgisini de dile getiren Ayrault, Fransa’nın, Kıbrıs’ın gelecekteki refahına, enerji arzı güvenliğine ve Avrupa’nın enerji arzına katkıda bulunacak bütün faaliyetleri desteklemekten başka yapacak şeyi olmadığını belirtti.

Gazete, iç sayfalardan “Endişemiz Vatandaşların Güvenliği” başlıklı haberinde ise, bugün Kıbrıs’ı ziyaret edecek Fransız bakanın adada bir dizi temasta bulunacağını ve Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis’le ikili anlaşmalara imza atacağını yazdı.

Ankara, Atina ve Lefkoşa üçgeninde geziye çıkan Fransız bakanının gündeminin üst sıralarında, Kıbrıs sorununun bulunduğunu yazan gazete, Fransız bakanın, Kıbrıs’a yaptığı ziyaretin, kendisi için taşıdığı öneme vurgu yaptı. Fransız bakan, iki ülkenin yakın bir ikili ilişki ve güçlü bir politik diyalog içerisinde olduklarını ifade etti.

Kıbrıs sorunu ve müzakerelere de değinen Ayrault, iki liderin, gerçekleştirdikleri müzakereyle mükemmel bir iş yaptıklarını ve bunun desteklenerek tamamlanması gerektiğini belirtti. Ayrault, iki toplumu özellikle uzun süredir devam eden bu ayrılığa bir çözüm bulmaları için cesaretlendirmeyi arzu ettiğini dile getirdi.

Gazeteye göre, Fransız bakan, yeniden birleşmiş bir Kıbrıs’ın güçlü kurumlara dayanması gerektiğini, bunların genel dengesine de Kıbrıslıların kendisinin karar vermesi gerektiğini söyledi.

Güvenlik konusundaki bir soru üzerine ise, güvenlikleri için neyin iyi olduğuna karar verecek olanın Kıbrıslılar olduğunu ifade eden Fransız bakan, temel olan şeyin, Kıbrıslı liderlerin kendilerinin de ifade ettiği gibi, iki toplumun yeni devletlerinde kendilerini güvende hissetmeleri olduğuna dikkati çekti.

Garanti ve güvenlik sistemi 1960’ta Kıbrıs’ta uygulandığı zaman, dünyanın bugün olduğundan farklı olduğuna vurgu yapan Fransız bakan, tehditlerin çok değiştiğini yineledi.

Kıbrıs’tan önce Yunanistan ve Türkiye’ye yaptığı ziyaretlerle ilgili bir soruya karşılık ise, muhataplarıyla Kıbrıs sorununa değindiklerini dile getiren Fransız bakan, onlara Fransa’nın müzakereleri desteklediğini anımsattığını söyledi.

Gazeteye göre, Ayrault, görüşmelerde bulunduğu Ankara ve Atina’da, yapılan görüşmelerin 1960 sistemiyle doğrudan ilgili olan bu iki ortağın tezlerine atıfta bulunduğunu kaydetti.

Gazeteye göre, Fransa’nın garantör güç olmadığını da ifade eden Fransız bakan, Fransa’nın “Kıbrıs”ın sadık müttefiki olduğuna işaret etti.

Kıbrıs sorununda meydana gelecek bir çözümün, bölgeye olumlu yansıması olacağını da savunan Ayrault, Güney Kıbrıs’ın, aralarında İsrail, Mısır ve Ürdün gibi birçok komşu ülkeyle temaslara başladığını ve yeniden birleşmenin bu ilişkilerin güçlenmesine fayda sağlayacağı gibi, barışa da ivme kazandıracağını dile getirdi.

Gazeteye göre, demecinde doğal gaz konusuna da değinen Fransız Dışişleri Bakanı Ayrault, sözde Rum MEB’i içerisinde hidrokarbon rezervleri bulunmasının, birçok ekonomik perspektif açtığını dile getirdi.

Gazeteye göre, Ayrault, Fransız şirketlerin doğal olarak bu kaynakların araştırılması, bunlardan istifade edilmesi ve bunların piyasaya dağıtılmasına iştirak etmekte olan Rum unsurlarına, sahip oldukları teknik bilgi ve tecrübeyi sunmaya istekli olduklarını da sözlerine ekledi.
Editör: TE Bilisim