Rumların yıllardır bir taraftan Toplumlararası görüşmeler ,güven yaratıcı önlemler diyerek hem Kıbrıs Türk halkını vede Türkiyeyi oyaladığı malum.

Rumlar belli ki gaspedip ellerine geçirdikleri Kıbrıs Cumhuriyeti devleti yoluyla bunu kendi menfaatleri için daha da ileriye taşıyacak senaryolar peşinde .

Gün ve gün buna tanık oluyoruz.Ekonmiden turizme, müzikten spora her yerde Kıbrıs Türk halkını baskı altına alma, dünyadan tecrit etme faaliyeleri kesintisiz sürüyor.

Son örneğini geçtiğimiz günlerde yaşadık.

Alithia gazetesinin attığı başlık Rumların son 50 yıldır yürüttükleri politikanın bir özeti aslında.

“Portekiz Millilerinin Ercan’a Uçuşu Vardı… Kıbrıs’ın İtirazı Planlarını ve İşgal Bölgelerinde Kalmalarını İptal Etti”

Başlığı görünce ister istemez ‘’Al sana Kıbrıs Türk halkı ile Rum halkının arasının iyileşmesi için güven artırıcı önlem’’ dedim.

Portekiz Bayan Voleybol Millî takımı, Eurovolley Şampiyonası çerçevesinde 24 Ağustos’ta Rum tarafında yapılacak karşılaşmaya katılmak üzere adaya Türk Hava Yolları (THY) uçağıyla Ercan Havaalanı üzerinden gelmek istedi.

Biletler kesildi Kuzeyde otel bile ayarlandı.

Ama hop araya hemen Rum Voleybol federasyonu girdi.

Federasyonu Başkanı Mihalis Krasias hemen kafileye ültimatom çekti.

Sonunda Portekiz takımı, ilk yaptığı planı ısrarla uygulamak istese de sonunda iptal etmek ve Ada’ya Larnaka üzerinden gelmek zorunda kaldı.

Tabii bu konuda çıkan haberde oldukça ilginç Habere göre, Mihalis Krasias Portekiz Milli takımı yetkililerine ültimatom çekerek, ekiplerinin adaya Larnaka veya Baf Havaalanı’ndan giriş yapmasının şart olduğu, KKTC’yi tercih etmeleri halinde oyuncularının karşılanmayacağını, kendilerine maçın oynanacağı alana girişleri de dahil herhangi bir transfer hizmeti verilmeyeceğini iletmiş.

Portekizli yetkililere, planladıkları gibi KKTC’de konaklama yeri bulma ve otobüs sağlama taleplerinin yerine getirilmesinin söz konusu olmayacağı da iletilince onlarda vazgeçmiş.

Açıkçası konu haberde servis edildiği şekilde ise KKTC tarafı ne yaptı buna yönelik hiçbir tedbir alınmadı mı? diye düşünmeden edemiyor insan.

Basınada baktığımdada ‘’Yok biz onları karşılayacaktık onlara yer ayarlamıştık transferleride biz gerçekleştirecektik kendilerinede bunu ilettik sorun yaşanmayacak’’ tarzında bir açıklama diyen birilerinide görmedim.

Belli ki Rum tarafında her kademede buna yönelik sistemli bir çalışma mevcut.

Bizde ise KKTC ve Türkiye yetkilileri arasında belli senaryolara karşı politika belirleme zaafiyeti olduğu ortada.Yoksa çoktan bu konuda etkin önlemler alınır o milli takımda Ercana birşekilde inerdi.

Tabii ki burada Türkiyenin bu konudaki gayreti çok önemli yoksa bizim birbaşımıza birşey yapabilme şansımızın olmadığıda bir gerçek.Bunuda söylemekte fayda var.

Diyeceğim şu ki eğer bu konuda bir strateji ve plan varsa bir an önce somut gelişmeler ortaya konmalı yoksa Kıbrıs Türklerinin KKTC devletine sahip çıkması yolunda akıllarda soru işaretlerinin çoğalmasına sebep olacak.

Kıbrıs Türk halkının KKTC devletinin sahibi olduğunu ve ona sımsıkı sarılması gerektiğini gerçek anlamda hissettirmek bir zorunluluktur.

Bunuda ekonomik olsun sosyal , altyapı , sağlık ,çevre, eğitim ve adalet olsun refah seviyesini en az komşusu seviyesine getirmekle olacağı açıktır.

Tabii dünyanın buraya ilgisini çekmek Kıbrıs Türk halkının haklılığını anlatmak ve Ülkelerin Milli takımlarını bu adanın kuzeyine Girneden Mağusadan, Ercandan getirmekte şart.

Aksi takdire bir Portekiz Milli takımını Ercana sırf konaklamak için dahi indirmeyi başaramayan KKTC’ ye bugünden daha az insan inanmaya devam edecektir.