Kudret Özersay için karar zamanı.
Elbette siyaset düşünme devrinde değiliz.
Ve elbette başka öncelikler de mevcut.
Ama belli ki Özersay çok zorlanıyor.
Ki parantezi açmamız lazım.
Özersay 4’lü de düşüşe geçmişti.
UBP koalisyonunda ise çakılmıştı.
Ancak Karantina Günleri farklı.
Değişmiş bir Özersay portresi var.
Şahsi kaygılarından daha bir arınmış.
Sanki olgunluk-yorgunluk dönemi gibi.
Açıkçası daha bir Devlet adamı tavrı.
Ve Karantina Günleri’nin en çok uğraşanı.
Bu algı toplumsal olarak yaygın.
*****
Bu noktada Özersay ne yapar?
Yada aslında ne yapmalı?
UBP ile herhangi bir koordinasyonu yok.
Hükümet etme senkronizasyonu da yok.
Başbakan ile ayni mental da yok.
UBP’nin farklı hükümet arayışları da biliniyor.
Hem zaten son noktayı Özersay koymuş.
“Ben olsam bu krizi böyle yönetmezdim”
İşte tam da bu evre önemli.
Özersay artık karar vermeli.
Ülkeye hizmet isteği varsa hele.
Kanaat bir an önce Hükümetten çekilmesi yönünde.
Ve yoluna devam etmeli.
*****
Özersay, bazan korkak yada eli tutuk davranmıştır.
Hiç olmaması gerektiği yerlerde üstelik.
Ama şimdi cesaret dönemi.
Karantina Günleri’nin tek canını dişine takan ismi.
Halkta kaybettiği krediyi tek tek topladı.
Ama bundan sonrası tehlikeli.
Ve aslında bıçak sırtı bir zaman.
Ya kararını verir, ceketini alır çıkar UBP kapısından.
Ve tekrar halk kahramanı olur.
Yada normalleşme ile birlikte tekrar kaybeden olur.
Zor bir seçim.
Ama belli ki zaman, ya herru ya merru zamanı.
Gerisi Kudret Özersay’a kalmış.
