15 yıl yaptığı müzakerecilik görevinde çok kimse kendi tanımıyordu…

Sonra Toparlanıyoruz Hareketiyle isim yaptı ve büyük destek aldı!

Bir önceki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yüzde 21.5 gibi bir oy alarak yükselişi devam etti…

Sonra parti kurup 9 vekil çıkararak büyük bir başarıya imza attı!

Ardın gelen iktidar ortalıkları, önce 4’lü hükümet ardından UBP ile iktidar ortaklığı…

İşte burada ibre düşmeye başladı!

Yoğun bir tepki furyası yaşandı…

Özellikle de sosyal medyada ağır eleştirilere maruz kaldı!

Şimdi yeni bir Cumhurbaşkanlığı seçimi yaklaşırken, akıllardaki tek soru şu;

Özersay aday olacak mı yoksa olmayacak mı?

UBP ile hükümeti çatı aday olmak için mi kurdu?

Eğer erken bir genel seçim olursa partisi barajı aşar mı aşmaz mı?

Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay ile dün Radyo Vatan’da epey samimi bir sohbet gerçekleştirirken gözlemimiz odur ki epey yorgunluk içinde…

Kolay değil çünkü, devlette iki makamı var!

Dışişleri Bakanı olarak Kıbrıs sorunu ve hele de doğalgaz gibi çok yeni bir sürecin içinde…

Başbakan Yardımcısı olarak hükümetin icraatlarından sorumlu ve özellikle de ekonomide ciddi sorunlar yaşanan bir dönemden geçiyoruz

Buna bir de parti başkanı olup parti çalışmaları ve yurttaşla olan ziyaretler araya girince bu yükü kaldırmak da her babayiğidin harcı değil!

Özersay tüm bunlara rağmen yorgun bir hali vardı ama enerji konusunda belli ki çok büyük bir sıkıntı yaşamıyor…

Tabi ki Kıbrıs konusunu konuştuk, o da her zaman ki gibi 50 yıldır bir şey olmadığını bundan böyle artık yeni bir ortaklık için çalışma yapılmasını dile getirdi…

Ama en önemlisi de 2020 yılında yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçiminin eskilerden çok daha fazla öneme sahip olacağının da altını kalın çizgilerle çizdi…

Bize göre Özersay’ın siyasete atılmasının en büyük nedenlerinden bir tanesi 15 yıllık müzakerecilik tecrübesinden sonra hedef büyültüp Cumhurbaşkanı makamına geçmektir…

Siyasete girdi çünkü Saray’a giden yol, siyasetten hatta parti kurmaktan geçiyordu…

Partisini kurdu seçimlerden de hayli güçlü çıktı ama sonra yaşanan hükümet yıkıp, hükümet kurma gelişmelerinden de bir hayli yıprandı!

Hatırlayınız lütfen;

Biz de dahil hep birlikte Özersay, 4’lü hükümeti yıkıp UBP ile hükümet kurarken büyük bir koro halinde ne diyorduk…

Cumhurbaşkanlığı seçimleri Ankara’da bağlandı, Özersay’ın çatı adaylığı orada onaylandı ve UBP-HP hükümeti de bu nedenle kuruldu!

İşte bu süreçte Özersay ciddi bir inişe geçmişti…

Şimdi de o sordu bize ve kendisini bu konuda eleştirenlere!

“UBP ile çatı adaylığı kararı mı aldık” diye…

Bunda da UBP’nin aday adaylarını ve adayın PM kararıyla belirleneceğini işaret ediyor…

Dün kendisiyle yaptığımız 45 dakikalık programda da anladık ki bu konuda içinde ciddi bir dalgalanma yaşıyor…

Zira adaylığı kesin olsa bunu çoktan açıklar ve ilk açıklayanın avantajlarını kullanırdı!

O her ne kadar bize Cumhurbaşkanlığı da bu ülkeye hizmettir hükümet olmak da, dese de gönlünün Saray’dan yana olduğunu hissetmemek olası bile değil…

Aslında burada garip de bir durum var;

Başbakan Ersin Tatar, Cumhurbaşkanlığı aday olması için büyük bir baskı altına alınıp da kendisi ‘ben başbakanlıkta kalmak istiyorum’ derken, Özersay’ın da asıl yol haritası Cumhurbaşkanlığı için çizilmiş…

Ve şu anda bu ikili hükümet ortağı olarak karşımızda duruyor!

Bu arada Diyalog TV’de Sevgili Aytuğ’un sorularını yanıtlarken ‘Ersin Tatar aday olursa hükümet düşer’ başlıklı haber ve yorumlara da açıklık getirme ihtiyacı duymuş olmalı ki aynen şöyle dedi;

“Cumhurbaşkanlığı seçimleri elbette önemli ama bizim hükümet olarak üzerimize düşen bir çok görevimiz var, hatta bunlar seçimlerden bile önemlidir…”

Burada da haksız değil!

Çünkü bizde seçim demek bütün icraatların durdurulması demek…

Bunu geçmişte bir çok kez yaşadık ve zararını da gördük!

Anlayacağınız Kudret Özersay şu anda karar aşamasındadır ve buna parti meclisi karar verecek dese de gönlündeki aslan Saray olsa da, buna iyi bir muhasebe yaptıktan sonra karar verecektir…

Kendisine önerimiz ise önce kamuoyu yoklaması yapıp, nabız yokladıktan sonra aday olup olmama konusunda sağlık bir karar vermesidir!

Hükümet uyumlu…

Özersay dünkü programda hükümet ortakları arasındaki uyum konusuna da dikkat çekti…

Özellikle UBP’li bakanlar ile Bakanlar Kuruu toplantıları dışında da istedikleri zaman görüşebildiklerini, sorunları aşmak için işbirliği yaptıklarını ifade etti.

Yine Özersay’a göre bu hükümetin uzun ömürlü olmaması için hiçbir neden yok!

Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazasız belasız atlatabilirlerse eğer, çok büyük bir gelişme olmazsa hükümetin görev süresi bitinceye kadar hükümetin de devam edeceği gözüküyor…

Bu arada tek kaygısı, seçim öncesi devlet kaynaklarının haksız yere partiliye dağıtılması ve bundan siyasi rant elde edilmeye çalışılması!

Bunu da bir yerlere not etmek gerek…

MESAJ KUTUSU

Sayın Tolga ATAKAN, 53 yıllık tarihi bir firma olan İTİMAT işletmesinin yok edilmesi için bazı işletmelerin ortak hareket ettiklerini ancak yasa bunun için yasa dışı işler yaptıklarını biliyor muydunuz? Konunun size de aktarıldığını duyduk, bir an önce el atın deriz…

Sayın Tufan ERHÜRMAN, siz her ne kadar Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde partiden Akıncı’ya fazla destek çıkmayacağını düşünseniz de durum çok da öyle değil. Bir önceki seçimde yaşananların bu kez de yaşanacağını iddia eden çok partiliniz var bilesiniz…

Sayın Sunat ATUN, hükümet dördüncü ayını doldurunca sizin de yakın bir zamanda sesinizi yükselteceğiniz ve elinizdeki bir takım verileri açıklayacağınız konuşuluyor. Özellikle Kıb-Tek konusunda hayli ilginç bir araştırmanız merak konusu oldu, hadi bakalım gecikmeyin o zaman…

Sayın Akile BÜKE, Bakanlığın YÖDAK konusundaki suçlamalarından sonra size de söz hakkı düştüğü için bir değerlendirme yapmanız bekleniyor. Zira ilgili bakan size ve üyelere çok ağır eleştirilerde bulundu buna verilecek cevaplarınız vardır değil mi?

Sayın Emrullah TURANLI, devlete olan vergi borcunu geciktirdiğiniz gibi aynı zamanda yol inşaatlarında da üzerinize düşeni yapmayarak gözden düştünüz. Dua edin ki bu devlet her nedense artık üzerine düşen yükümlüklerini geciktirerek aslında sizi büyük kıyak yapmış oluyor!

Sayın Mustafa AKINCI, Cumhurbaşkanlığı seçimleri yaklaşırken çarşı azar gezileri de hayli arttı değil mi? Bu arada çocuklar üzerinden siyaset yapıp onları kucaklama eylemleri de göze çok hoş gözükmüyor. Seçilmek için her şey mubah mı yani!

Sayın Ersan SANER, seçimlerde sağda birlik çağrısı yapmanız bazı kesimlerde yanlış anlaşıldı diye duyduk. Bu arada Eroğlu’na yakın olanlar da son açıklamanızı çok fazla beğenmedi ve dişlerini gıcırdatmaya başladılar, haberiniz olsun istedik!

Sayın Hasan TAÇOY, Vizyon 2035 projesi belki de bu ülkenin en kapsamlı ve önemli atılımlarından birisi olacak ve bu konuda çok ciddi bir çalışma içinde olduğunuz gözlemleniyor. Eğer sonuçlandırabilirseniz bununla birlikte siz de tarihe geçersiniz…

Sayın Mehmet ÖZBİLGEHAN, Milli Piyango’nun son iki çekilişinde büyük ikramiyenin KKTC’ye isabet etmesinden sonra vatandaş da haliyle bu biletlere rağbet göstermeye başladı. Şu Devlet Piyango’sunun devretme geleneğini bozmakta yarar görüyoruz…

Sayın Hayati ÖZOK, ülke mobilya sektöründe büyük bir atılım peşinde olduğunuz ve yakında birinci sıraya yükselmek için sürpriz projelere hazırlandığınız konuşuluyor. Hayırlı müşteriler bol kazançlar dileriz, başarılarınız da daim olsun…

Sayın Cem KAPISIZ, Ercan gibi hayati ve stratejik önem taşıyan bir yerde eylem ve grev kararı bu kadar kolay olmamalı diye düşünüyoruz. Ülkenin sıkıntılı bir dönemden geçtiğini göz önüne alarak daha sağduyulu olmak gerek değil mi?