Bu konuşma ertesinde Özersay'ın sosyal medyada paylaştığı açıklama konferansta dile getirdiği hususların ne olduğuna ışık tutuyor. İşte Özersay'ın dikkat çeken görüşleri : "Birbirini zehirleyen değil besleyen iki paralel sürecin sonuç almamıza yardımcı olacağına inanıyorum. Bir yandan kapsamlı çözüm müzakereleri sürerken diğer yandan tarafların zaman, enerji ve kaynaklarını AB, AİHM ve diğer dünya başkentlerinde birbirlerine karşıt diplomatik girişimler için harcamaları kapsamlı çözüm müzakerelerini zehirliyor. Birbirini besleyen iki paralel süreç yaratılabilirse bir yandan çözüm olsun yahut olmasın doğu akdeniz bölgesinde Kıbrıslı Türkler de dahil tüm ilgili aktörler arasında ticaret, turizm, ulaştırma, limanlar ve enerji alanlarında işbirliği imkanları araştırılırken diğer yandan da çözüm müzakereleri daha sağlıklı şekilde yürütülebilebilecektir. Kuşkusuz bu ikinci süreç (bölgesel işbirliği) şu anda var olan karşılıklı tanımama pozisyonlarına halel gelmeyeceği şekilde bir modus vivendi ile halledilebilir. Elektrik konusunda iki taraf arasında yapılan ticari işbirliği buna güzel bir örnek. Öte yandan kapsamlı çözüm müzakerelerinde artık birbirimizi karşılıklı olarak suçlayıp BM önünde puan toplamaya yönelirken kullandığımız "BM zemini dışına çıkma" argümanı her iki tarafın da elinden alınmalı ve yerleşmiş kalıplar dışında, yaratıcı modellerle esnek bir müzakere yapmalarına imkan verilmelidir. Çünkü "iki-bölgeli, iki-toplumlu federasyon" denilen cümlenin altında her nevi lider, diplomatik teknik, müzakere yöntemi, her düzeyde toplantı ve çözüm önerisi TÜKETİLMİŞTİR. Kıbrıs konusunun her iki tarafta da kamuoyunun gündeminden düşmüş olması, iki liderin daha rahat ve esnek bir egzersiz yapmalarına yardımcı olabilir. Tüm bunlar yeni dönemde yeni ve farklı bir prosedürün tanımlanmasına bağlıdır.Herkesin kendi imkanları çerçevesinde bu yeni sürecin sonuç verici olabilecek bir şekilde planlanmasına katkı koyması gerekir diye düşünüyorum. 2013, 1960 Ortaklığının 1963'te çökmesi ertesinde 50.yıl, yarım asır geçti.Devam eden bir uyuşmazlığın yıldönümü yerine bir çözümün yıldönümünü anımsar olmayı dilerim ve bunun için elimden geleni yaparım..."<br /> <br />