Sağlık her şeyin başı tabi ki...

Her ne kadar klasik bir söz olsa da doğru ama iş eninde sonunda maddi kaynaklara dayanıyor!

Sağlık elden gidince para şart...

Hele de sosyal devlet olamayan bir ülke içinde yaşıyorsanız, geliriniz de yetersiz ise haliniz duman!

Dün hükümette olan bir dostumuza kamu çalışanlarının maaşlarında ay sonu bir sıkıntı yaşanıp yaşanmayacağını sordum...

O da önce sağlık dedi!

Ama bir şekilde ödenecekler işte...

Belki yarım maaş da alabilirler, sonunda kriz bitince alacakları bakidir!

Ayrıca bizde her şey bir yanadır ama memur çalışanlar başka bir yanadır...

Memur Cumhuriyeti dememişler bize boşuna!

...

Maliye Bakanlığı ay sonu maaşları nasıl ödeyecek biliyor muyuz?

Vatandaşların ödediği vergilerle tabi ki...

Onun için Maliye Bakanı doğru bir karar üretti ve para tahsilatı yapılan daireleri kapatmadı...

Para toplansın ki memur emekli ödensin!

Ne yazıktır ki ilgili sendika ayak sürüyor...

Sendikaya bağlı üyeleri arayarak çalışmamalarını istiyormuş!

İnsan böyle şeyleri duyunca üzülüyor...

Bu tür çağrılar iyi niyetli olamaz!

Ülkeye hiç yoktan kaos yaşatmaktan da başka bir şeye yaramaz...

Bu sendika başkanı ve yöneticileri de devlet kökenli ve toplanan vergilerin yine memur maaşları için kullanılacağını bilmiyor mu?

Tabi ki biliyor da niye ayak sürüyor ki...

Amaç maaşların ödenmemesi mi yoksa?

Çalışanların hükümete karşı ayaklanmasını mı isteyecekler acaba!

Çok ayıp doğrusu...

...

İş insanları ve özel sektörde çalışanlar korona şokunu atlattıktan sonra şimdi tek bir ağızdan 30 Mart tarihini konuşuyor...

Devletin tahsilat yapan vezneleri açık tutuldu ödediler ya da ödemediler, memur kesimi bir şekilde ödenecek ama ya iş insanları yanında çalışanlara ödeme yapabilecekler mi?

Yapan ne kadar yapabilecek!

Tam maaş verebilecek bir babayiğidin çıkmasını çok da fazla beklemiyoruz...

Yarım maaş verecek olanlar var çeyrek verecek olanlar da!

Hiç ödeme gücü olmadığını söyleyenler çoğunlukta...

Mantıklı düşünen herkes bilir ki kepenkler indiyse ve içeri para akışı sağlanmadıysa bir de üstüne devlet kriz ortamında vergileri toplamak için çağrıda bulunduysa, yanında çalışanları tam ödeyenler ancak alkışlanır...

Peki ödeme olmazsa sonu ne olur!

İnsanlar panikle gittiler marketleri kasapları boşalttılar...

Ceplerindeki bitti, kredi kartları artık limit aşımı göstermeye başladı!

İşte asıl sorun da zaten önümüzdeki ayın başından itibaren başlayacak...

...

İş insanı tedirgin, batma korkusu var içlerinde...

Özel sektör çalışanları ise kira, borç ve kart ödeme peşinde!

Ay sonu ondan sonraki aylar maaş alamazlarsa ne yapacaklar ki?

Hükümet şimdilik ‘önce sağlık’ derken onların aksine sağlıkları bozulacak, kaos ortamı daha da büyüyecek...

İş insanları da krizin şokunu atlattıktan sonra şimdi ay sonunu düşünüyorlar sadece...

Hatta aralarında çeşitli gruplar kurarak ekonomik krizin nasıl atlatılacağı konusunda çeşitli tartışmalar yapıyorlar!

Bunlardan bir tanesi ‘seferberlik başlatalım, ben 5 Milyon TL ödemeye hazırım, 40-50 iş insanı da eline cebine atarsa krizden kurtuluruz diyor...

Ama ekliyor, devlet ve devlet çalışanı da elini cebine atsın, yüksek maaşlılardan kesinti yapılsın diye!

Sahi bu çağrısı kabul görür mü acaba?

...

İşte o görüşlerden bazıları:
“Mart ve sonrası için tarihlenen (önceden yazılan) çekler üç gün içinde nasıl tahsil edilecek? sosyal sigorta ihtiyat sandığı, elektrik, faiz, maaş,kiralar v.b ödemeler gelir olmadan nasıl karşılanacak? Tüm imkanların elinde olmasına rağmen hükümetimiz bile bu şartlarda ödeme zorlukları yaşarken özel sektör için gereken kararların bir an önce alınması gerektiğine inanıyorum. Bugün hepimizin dayanışma ve birlikte olma günüdür. Birkaç ay zeytin ekmek yesek kimsemize birşey olmaz. bu dönemde hepimizin eşit oranda elimizi taşın altına koyma zamanı olduğunu düşünüyorum...”

...

“Taksitler de durdurulup ötelenmeli Şu anda bankalarda yeterli mevduat bulunmaktadır ve bankalar kimin çeklerini ödeyip ödeyemeyeceğini da bilir ödeme gücü olanlar çeklerini ödemelidir Kredi imkanı olanlara bankalar faizsiz kredi veya çok düşük faizli kredi imkanları sunmalıdır ayrıca herkes tam değil yarım ödenmelidir kısa sürede herşey yoluna girerse çözüm kolaylaşır...”

...

“Ülke olarak kaynaklarımız kıttır ki biliyoruz. Ekonomideki çarkların dönmesini sağlayan lokomotif öğrenci ve turizm, son zamanlarda güneyden gelip alış veriş yapan kesim. Özetle dıştan bir şeyler gelemiyorsa kendi kendimize yetecek bir durumumuz yoktur, kaldı ki tedbirleri artırarak uzun süreli devam edersek ayakta kalabilecek hiç bir sektör yoktur. Yani özetle ülke insanımızın sağlığı için alınan sert tedbirlerden dolayı 3-5 ay sonra ülke insanımızdan eser hiç bir şey kalmayacak ve yurt dışından gelen yatırımcılara yerli sermaye teslim olacak. Virüsün yayılmaması için tedbir elbette alınmalı ancak sonrası yaşanabilecek sorunlarda dikkate alınmalıdır...”

...

“30 Mart’ta bizi çok ciddi ekonomik bir sorunlar bekler; 1) 30 Mart’ta maaş ödeyecek olan özel sektör. 2) sigorta ödeyecek olan özel sektör 3) birikmiş çekleri/piyasayı ödeyecek olan özel sektör 4) 15 gündür çalışmayan özel sektör 5) Bu durumda Bunun altından kalkabilecek kaç özel sektör vardır? Çözüm önerileri; 1) SSK, İhtiyak Sandığı 3 ay boyunca şirketlerden tahsis edilmesin. 2) Memur maaşlarının bir miktarını kesip bir fon yaratılması 3)Devletin ihaleye çıkıp ekonomiyi yeniden canlandırması (Hastane) 4) Bankalar arası takas işlemi yapılması ama karşılığı olmayanlara karşılıksız işlemin yapılmaması 5) Bu süreçte özel sektör personeline 14 gün boyunca maaş kesintisi yapmadan ödeme yapması 6) Bankaların sıkıntılı olan işletmelere hoşgörü ile bakmaları+ vade uzatmaları...”

...

“Sağlıksal olarak doğru yaptığımız gibi bir kanı olsa da ekonomik olarak hiçbir tedbir şu ana kadar almadığımız aşikardır. çalışma izinliler ve öğrencilerin bu sürecin sonunda ülkemize girebileceğini göz önünde bulundurduğumuzda bizim şu ana kadar yaptığımız 50-60 bin kişiyi ülkelerine yollayıp bizim bu süreçte hastalıktan kurtulmamızı sağlayacak ve belki de bu sürecin sonunda bu insanların hastalığı kendi ülkelerinden getirmelerini sağlamış olacağız. ay sonu bu insanlar ( öğrenci ve çalışma izinliler) adaya geri dönmeye başladığında napacağız? bu insanlarda geri döndüklerinde 10 vaka tesbit edilirse ne yapacağız?... ben şahsen hayal edemiyorum. ekonomik tedbirlere gelecek olursak da 1- sosyal sigorta ihtiyaç sandığı yatırımlarının minimum 3 ay süreyle askıya alınması 2- bankaların kredi geri ödemlerini uzatması 3- gerekirse mevduat çekimlerinde kısıtlama getirmesi 4 - kamu maaşlarında devletin kesinti yaparak özel bir fon oluşturması bana göre bu dünyada bir depremdir. biz bu sürecin ay sonu bitebileceğine iyimser olarak baksak da bence aşçı depremler olacak ve yıkımı bu devremler yaratacak...”

...

“Değerli arkadaşlar ekonomik toplum seferberliği ilan edilebilir. Mesela Bakanlar, milletvekilleri, bürokratlar bunun başını çekebilir. Arkasından Çıkar 40/50 işadamı 5 er milyon ₺ katkı koyar, onun arkasına 3/5 maaş alan müşavirler, emekliler, memurlar , yüksek maaş alan yöneticiler ve enson düşük maaş alıp da bu seferberliğe katkı koymak isteyen memur ve çalışanlar . Böyle bir seferberlik olduğu, ve herkes elini taşın altına koyduğu takdirde ( şayet yeterli rakam toplanacaksa ) Şahsen Ben 5 milyon TL vermeye hazırım ...”