Siyaset, Latince Politika kavramının Türkçesi...
Politika ise "poli" ve "tika" kavramlarından türetilmiş. Poli, Latincede "çok" anlamına geliyor. Tika ise "yüz" demek.
Kabaca siyaset demek 'ikiyüzlülük' biçiminde algılanabilir...
KKTC'de yaşananlar, siyasetin tepeden tırnağa ikiyüzlülükten başka bir sonuç üretmediğini ortaya koyuyor.
Hatta KKTC siyaseti bu konuda uzmanlaşmak isteyen öğrencilere ders olarak okutulabilecek cinsten.
Öyle 'U' dönüşleri öyle söylem dönüşleri gördük ki ağzımız açık kaldı.
İşte dün yaşanan son örnek. YDP karpuz gibi ikiye bölündü..
Peki neden?
Bana bir tane mantıklı sebep söyleyebilir misiniz? Düne kadar bir elmanın yarısı olan iki isim ne oldu da bir birine kamuoyunun gözü önünde hakaret edecek noktaya eldi?
Neyi paylaşamadınız?
Söyleyelim hemen; menfaat, hırs ve koltuk sevdası...
2 vekille hükümete giren bir parti ki aslında bu bir yükselişti onlar için ne oldu da ayrılıp bindikleri dalı kesti. YDP'nin dağılmasıyla ortaya çıkan tablonun iki taraf için de sonun başlangıcı olduğunu anlamak için kahin olmaya gerek yok.
İlk seçimde bir daha meclise bile giremeyeceksiniz. Tabanınız kitle partilerine kayacak ve tabela partisi olarak kalacaksınız.
Ha eğer hala içinizde bir şeyler yapabileceğinize dair en ufak bir umut varsa sizlere tavsiyemiz buna birbirinize saldırmayı bırakarak başlayın...
***
Erhan Arıklı'nın Ekonomi Bakanlığı ile eline ciddi bir fırsat geçti. Yolsuzluğun kol gezdiği kurumlara hükmedebilecek ve belki de kahraman olacaktı.
Aslında bunu denedi.. Ancak bu girişimi sadece söylemde kaldı. İddialarını ispat eder ve bu mücadeleyi sonuna kadar götürürse yine bir kahramanlık şansı var ama şuan için bunu göremiyoruz.
Arıklı, ihaleye çıkmadan Türkiye Enerji Bakanlığı ile uluslararası bir anlaşma imzalayacağını ve doğrudan Türkiye’den yakıt alımına gideceğini belirtti..
'Halkın daha fazla soyulmasına izin vermem' dedi.
Peki bu yöntem yasal mı? Şaibeye açık değil mi?
Yıllık ortalama 400 Milyonluk hortumun döndüğü bir ortamda atılacak her adımın çok daha dikkatli olması gerekmiyor mu?
***
Dün KKTC Cumhurbaşkanlığı eski Basın ve İletişim Koordinatörü Ali Bizden, “güvenlik gerekçesi” ile Türkiye’ye alınmadığını açıkladı. Bu, ülkede adeta şok etkisi yarattı. İlk olarak akıllara 'neden alınmadı?' sorusu geldi.
Cevap hiç de tatmin edici değildi..
'Güvenlik' gerekçe gösterilmiş. Bizden, 11 saat boyunca 'kabul edilemez yolcular' odasında kilitli kalmış.
Ali Bizden meslektaşımızdır, arkadaşımızdır.
Düzgün kültürlü saygıdeğer bir insandır. Siyasi görüşü ve duruşu bizi bağlamaz. Sonuçta o bir Kıbrıs Türküdür. Biz kendisinin hani gerekçeyle Türkiye'ye alınmadığını bilmek isteriz. Kendisi hırlı mı hırsız mı terörist mi yoksa eli kanlı bir katil mi?
Bilmediğimiz bir suçu mu var?
Hayır, Türkiye'ye girmesinde güvenlik olarak sakınca olan bir isimse gerçekten bilelim ki bizde tedbirimizi alalım. Başımıza bir iş gelmesin!...
Ha yok mesele 4. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın yakın çalışma arkadaşı olmasıysa, bu hiç demokratik değil. İnsan haklarına da aykırı. Böyle bir gerekçe Anavatana yakışmaz. Bu yaklaşım Kıbrıs Türk halkı üzerinde korku yaratır, kaygı yaratır. Günübirlik siyasi çekişme ve kaygıları böyle çirkin algılara heba etmeyelim. Kimsenin Türkiye ve KKTC'nin arasına nifak sokmaya hakkı yok.
Eğer bu sorun düzeltilmezse yarın Mustafa Akıncı'yı da mı havaalanında 'kabul edilemez yolcular' odasına kilitleyeceksiniz hatta Akıncı'ya oy veren binlerce insanı da Türkiye'ye almayacak mısınız..?
İşte bu yüzden Ali Bizden neden bu muameleyi gördü bilmek istiyoruz...
MESAJ KUTUSU
Sayın Ersin TATAR, Anadolu topraklarında hayli ilgi gördünüz ve Fuat Oktay ile birlikte KKTC’ye gelerek hayli sükse yaptınız. Ancak Ali Bizden’in başına gelenler konusunda tek bir açıklama yapmadınız. Tüm ülkenin Cumhurbaşkanı olduğunuz için onun da hakkını hukukunu korumakla sorumlu olduğunuzu unutmamak gerek değil mi?
…
Sayın Kudret ÖZERSAY, ülkede son günlerde yaşanan garip olaylar nedeniyle cesur açıklamalarınız özellikle de sağ oyların bir kez daha size doğru yöneldiğini gösteriyor. Umarız bu fırsatı bir kez daha kaçırmaz ve hükümetin yanlış icraatları nedeniyle ayağınıza gelen topu taça atmazsınız…
…
Sayın Ali BİZDEN, başınıza gelen talihsiz ve aynı zamanda anlamsız olay nedeniyle büyük geçmiş olsun. Artık burada lakabınız sakıncalı piyade olarak kalacaktır. Bu arada bu olaydan sonra milletvekili adaylığınızın kesinleştiği de konuşulmaya başlandı, şimdiden hayırlara vesile olsun…Hele de kazanırsanız cümbüş olacak desenize!
…
Sayın Bertan ZAROĞLU, yeni siyasi oluşumun yanında aynı zamanda da medya gurubu oluşturmak için özel bir ekip oluşturduğunuzu duyduk. Bu iş biraz tuzlu olacaktır ancak muhakkak ki sponsoru da bulmuşsunuzdur değil mi?
…
Sayın Dimağ ÇAĞINER, yeni bir sektörde boy göstermeye hazırlanırken niye bu kadar eleştiri konusu oldu işte biz de onu anlayamadık. Acaba birileri tekel elden gidecek diye hayıflanmaya mı başladı dersiniz? Yanlış algılara yer vermemek için kısa da bir açıklama artık şart olmuştur…
…
Sayın Turgay KONTİ, Kuzey Kıbrıs Kızılay’ı genel başkan danışmanlığına getirildiğinizi ve bundan böyle ki çalışmalarınızı hayır işlerine yönlendireceğinizi öğrendik. Böylelikle çok insanı da hayır duasını alacaksınız, kolaylıklar dileriz…
…
Sayın Erman YALÇINDAĞ, Közde Tavuk mekanınızın ilk müşterileri genelde memnuniyet belirten mesajlar göndermeye başladılar. Başkent’e hem yeni bir renk hem de rekabet getirdiniz, hayırlı işler boş kazançlar temenni ederiz…
…
Sayın Afet ÖZCAFER, sizin bakanlık ataması yasal mevzuatlara da aykırı olarak gecikirken vatandaş da atama konusunda bahisler yapmaya başladı. Umarız bir aksilik yaşanmaz da yılların hayali olan makama en kısa zamanda ulaşırsınız.
…
Sayın Olgun AMCAOĞLU, kapanma nedeniyle uzun bir gecikmeden sonra nihayet dün akşam gençler muratlarına erdiler. Fuat beyin katılımı da sürpriz oldu değil mi? çiçeği burnunda evlilere bir ömür boyu mutluluk dileriz. Umarız en kısa zamanda da dede olma mertebesine erişirsiniz…
…
Sayın Abdullah AZİZOĞLU, kitap serisinin hızla revam edeceği ve edebiyat dünyasına büyük katkılarda bulunacağınızı memnuniyetle öğrendik. Bir de mesleki tecrübelerinizi kaleme alırsanız en azından genç meslektaşlar için yol gösterici olacaktır.
