Neo-Toparlanıyoruz hareketi mi?
Doğal bir tepki ile başladı.
Kısa sürede yayıldı.
Çünkü ‘’halkın’’ içinden biri çıkmıştı.
Gönüllerin lideri, duyguların tercümanı oluverdi adeta.
Çevresinde toplandılar.
Kısa sürede binler oldular.
Kuruluş manifestosu gibiydi ilk açıklama.
‘’Yol yoksa seyrüsefer da yok!’’ slogan oluverdi.
‘’Yol’’ ile başlayan tepki, ülkenin genel sorunlarına evrildi.
İlk eylem organizasyonu mükemmeldi.
Yağmur nedeniyle ertelenmiş olsa da, bu vesileyle sembolü de bulundu.
ŞEMSİYE!
Uydu sloganlar da hazırdı.
‘’Şemsiyeni al da gel!’’ ile çağrıldı herkes eyleme.
Önce halk sahiplendi.
Sonra malum fırsatçılar ortaya çıktı.
Ama lekelenemedi henüz.
Ve son tahlilde,
Toparlanıyoruz Hareketi’ni tarihe gömercesine, aldı elinden bayrağı.
Ülkemiz insanlarının solmaya yüz tutmuş umutlarının can suyu mu?
Fırsatçı örgütlerin yeni sığınağı mı?
Türkiye karşıtlığının yeni sembolü mü?
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kullanılacak yeni argüman mı?
Maşa mı?
Ya da…
Neo-Toparlanıyoruz Hareketi mi?
Bunu önce, 15 Ocak’ta yapılacak eylemde yaşanacaklar belirleyecek.
Sonra fikir sahiplerinin tutumu.
Toparlanıyoruz Hareketi’nden Halkın Partisi’ne kayıp yoldan çıkan umutlar,
‘’Yol Hareketi’’ ile, yeni bir serüvene atılmaya cesaret edebilecek mi?
Hepimiz yaşayıp göreceğiz…
Dr. H. İlker İpekdal
İletişim: 0542-8529899
