NE YANGINLA MÜCADELE EDEBİLİYORUZ NE DE FİDANLARI BÜYÜTEBİLİYORUZ

İngiliz sömürge yönetimindede Kıbrıs Cumhuriyeti dönemlerindede yol kenarlarındaki kuru ve yaban otlar parasıda ödenerek köyde bulunan köylülere temizlettirilirdi.

Hem yollar temizlenir, hem de işsiz olan köylüler para kazanırdı.

Yol kenarındaki belli bir mesafeyi traktör ile sürmek ve ekin ekmemek ilgili tarla sahibinin sorumluluğunda idi.

Köy destabanı (kır bekçisi) da denetlemeyi yapardı.

Gereğini yapmayana ceza keser mahkemeye sevkederdi.

Şimdilerde ne desteban kaldı nede bu sistem.


Her yangında yalnız yangının çıktığı yerdeki ağaçlar hayvanlar insanlar yanmıyor millet olarak canımız, ciğerimizde yanıyor. Koordinasyonsuzluk elemen eksikligi yeterli arac gerec olmayisi ise tahribati buyutuyor.

Yangınlarla mücadeledeki başarısızlık sonrasında başlatılan fidan dikme kampanyaları ile beceriksizlik devam ediyor ve Milletin gozunu boyamaya yönelik bir çabadan öteye gitmiyor.

2014 yılında Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı’na bağlı Orman Dairesi Müdürlüğü’nün 7 sponsor kuruluş ile imzaladığı protokol kapsamında, Yeşilırmak bölgesinde 2013 de yanan alana düzenlenen törenle 20 bin fidan dikilecekti.

Oldukça şaşalı bir törendi.

Fidan dikim etkinliğine, The Cacao, T&T Havalimanı İşletmeciliği, Creditwest Bank, Envirotek Cyprus, Envirotek Türkiye, Güven Sigorta ve Girne Amerikan Üniversitesi katkı koymuştu.


Söz konusu 7 kuruluş bölgeye 20 bin fidanın dikimi ve üç yıllık bakımını kapsayan projeyi finanse ediyorlardı.

Projede ağaç dikiminin yanında yıllık çapa bakımı ile kuruyan fidanların yerine yenilerinin dikimi de bulunuyordu.

Dikilecek 20 bin fidan, 2013’te yaşanan Yeşilırmak yangınında zarar gören 200 hektar üzerinde orman arazisinin yeniden ağaçlandırma projesinin bir bölümünü oluşturuyordu.Hedef 140 bin fidan dikmekti.

Bölge okullarından minikler ve abileri ile ablalarıda fidan dikim etkinliğine katkı koymuşlardı.Buyuk bir heyecan ile fidanlari toprakla bulusturmuslar.Donemin bakani ise en onde elinde capa ile kameralara poz vermisti.

Orkestranın canlı müzik performansı eşliğinde sponsor firmalara övgü dolu sözler düzülerek plaketler takdim edilirken acikcasi dogaya olan sevgi goz yasartiyordu.

GAÜ CEO’su Yrd. Doç. Dr. Asım Vehbi de bugün başlatılan proje ile bir bölgeye yeniden hayat verdiklerini vurgulamıştı

The Cacao Şirketinden Tuğçe Alişan, projeye katkı koymaktan dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirmişti ve projeye katkı koyarken bir amaçlarının da şirketleri bu gibi projelere teşvik etmek olduğunu söylemişti.

T&T Havalimanı İşletmeciliği Genel Müdür Yardımcızı Naci Işık ise, projeye destek olmaktan onur duyduklarını ve benzer projelere destek vermeye de devam edeceklerini kaydetmişti.

Creditwest Kurumsal İletişim Sorumlusu Çağla Hami de, iklim koşullarının değiştiği bir dönemde yeşilin öneminin her geçen gün arttığını, bu nedenle toplum ile bireylere önemli görevler düştüğünü vurgulamıştı.

Güven Sigorta adına konuşan Mustafa Tokatlı da, Günebakan bölgesinin doğası en güzel olan bölgelerden biri olduğunu belirtmiş ve adanın yeşillenmesi için katkı koyan herkese teşekkür etmişti.

Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanı Hamit Bakırcı törende yaptığı konuşmada, TC Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’na, KKTC’deki çalışmalara verdiği maddi manevi destekten dolayı teşekkür etmisti.

Toren gunu bolgeye sembolik olarak kac fidan dikildigini hatirlamiyorum.Belki 200 -belki 400 500.O kadarlada kaldigini saniyorum.

Yeşilırmağa yolu düşenler olursa o ağaç dikimi yapılan bölgeye lutfen gidin ve bakin.

Kaç fidan dikilmis kac fidan çapalanmış kuruyanın yerine kaç fidan dikilmiş kaç fidan ağaç olmuş.

Ben baktigimda otlardan baska birsey goremedim.Agac haline gelen fidan ise yoktu.

Konu şu ki gelişmenin, ilerlemenin, zenginleşmenin, kalkınmanın yolu planlamadan geçiyor. Hamasi söylemlerden değil.Orman yangınlarıyla mücadele ederkende yanan bölgeleri yeniden ağaçlandırmanın hesabını yaparkende ciddiyet ve samimiyet en onemli unsur.Birde dogaya ve kendimize saygi.