Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu toplantısı tamamlandı. Bir sonraki birleşim 28 Nisan Pazartesi yapılacak.<br /> <br /> Genel Kurulda, Dışişleri Bakanı Özdil Nami, DP-UG Milletvekili Zorlu Töre’ye sert eleştirilerde bulundu.<br /> <br /> Dışişleri Bakanı Özdil Nami, Töre’nin “asabiyetle kürsüden nutuklar attığını, 2004’te halkın verdiği cevabı sindiremediğini, haddini aşan ifadeler söylediğini, ağzından çıkanların kulaktan duyulması gerektiğini” ifade ederek, “halk Töre’nin ‘kandırıldınız’ sözünden bıktı” dedi.<br /> <br /> Nami, halkın herkesin görüşlerini dinlediğini, ona göre karar verdiğini, halkı kimsenin kandıramayacağını, Töre’nin bilinçli olarak yalan söylediğini savunarak, haritanın da Töre’nin “hayal ürünü” olduğunu söyledi.<br /> <br /> “Hayır” kampanyası yürütülebileceğini, ancak doğrularla yürütülmesi gerektiğini ifade eden Nami, ortak açıklamanın ortada olduğunu, bu açıklamaya iki liderin imza koyduğunu belirterek, Kıbrıs müzakere sürecine herkesin destek verdiğini kaydetti.<br /> <br /> Nami, referandumun ardından 10 yıl geçtiğini ancak “ne değişti” diye soranlara, Kıbrıslı Türklerin Avrupa’da temsil edildiğini, İslam devletlerinde Kıbrıs Türk Devleti olarak yerini aldığını, AB uyum yasalarının KKTC’de geçirildiğini, seçilmiş milletvekillerinin Avrupa’da yetkililerle görüşebildiğini belirtti.<br /> <br /> Töre’ye “yeter artık” diyen Nami, sözüne karışması üzerine ise, “dinlemeyi de öğrenin, yalanlarla değil, doğruyu konuşun… Biz halkımızla müzakereleri devam ettireceğiz. Referanduma gidilirse halklar hak ve çıkarlarını görürse kararını verecek” dedi.<br /> <br /> <strong>GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR<br /> </strong><br /> Genel Kurul’da bugün gündem dışı konuşmalar yapıldı; milletvekilleri çeşitli konuları Meclis gündemine taşıdı.<br /> <br /> <strong>HAMZAOĞULLARI<br /> </strong><br /> Genel kurulda ilk konuşmayı CTP-BG İskele Milletvekili Biray Hamzaoğulları yaptı.<br /> <br /> Hamzaoğulları, konuşmasında Karpaz bölgesinin sıkıntıların yanında taşımacılık, kiralık araç izinleri konusuna da değindi. İzin kurulunu ve verilen izinleri eleştiren Hamzaoğulları, bu kurulun istifa etmesini veya görevini yapmasını istedi.<br /> <br /> Hamzaoğulları, taşımacılık sektörünün çöktüğünü, bu yüzden hükümettin ciddi olarak bu sektöre eğilmesi gerektiğini; otellerin yaptığı taşımacılıklara da dikkat edilmesi gerektiğini kaydetti.<br /> <br /> Karpaz’da birçok sıkıntının olduğunu, belediyelerin halkına faydalı işler yapmadığını, çalışanların yatırımlarının yapılmadığını, haklarını alamadıklarını ifade eden Hamzaoğulları, Yeni Erenköy ve Dipkarpaz Belediyelerinde çalışanların yaşadığı sıkıntıları anlattı.<br /> <br /> Karpaz’a ilgi gösterilmesi gerektiğini ifade eden Hamzaoğulları, bu konuda hükümete çağrıda bulundu.<br /> <br /> <strong>KAŞİF</strong><br /> <br /> Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Ahmet Kaşif de, izin kurulunda 1181 tane birikmiş dosya olduğunu, ivediliklere göre izinlerin verildiğini, bu kurumun 2 yıl çalıştırılmadığını anlatarak, tüm işletme izinleri verilirken gereken hassasiyetin gösterildiğini, uyulması gereken kurallara uyulmaması durumunda bu izinlerin iptal edileceğini söyledi.<br /> <br /> Kaşif, izin kurulunun kendi bakanlığına geçeli fazla olmadığını, ancak devlete olan sorumluluklarını yerine getiren işletmelere gerekli izinlerin verildiğini, tüm araştırmaların yapıldığını, yapılan tüm işlemlerin detaylı bir şekilde masaya yatırıldığını, kişileri hedef almadıklarını, hangi otele hangi şartlarda kaç araçlık izin verileceğinin değerlendirileceğini ve pastanın adil bir şekilde dağıtılacağını kaydetti.<br /> <br /> Bu pastadan yiyenlerin de sorumluluklarını iyi bilmesi gerektiğini ifade eden Kaşif, kiralık araç izinlerinin bu hafta bitirileceğini, devlete sorumluluklarını yerine getirmeyen şirketlerin izinlerinin iptal edileceğini vurguladı.<br /> <br /> Amaçlarının, ülkenin tamamına adil ve eşit bir şekilde yasalar çerçevesinde hizmet götürmek olduğunu belirten Kaşif, asıl görevlerinin halka hizmet olduğu bilinciyle, inandığı doğrular ve yasalar çerçevesinde hareket etmeye devam edeceğini kaydetti.<br /> <br /> <strong>MUNGAN</strong><br /> <br /> Maliye Bakanı Zeren Mungan da, devlete istihdamlar konusuna değinerek, taşımacılık, esnaf, yeni iş kuracaklarla ilgili destek uygulaması öngördüklerini ifade etti ve yeni iş imkanları açmak için çalışacaklarını belirtti.<br /> <br /> Mungan, devletin tek istihdam kapısı olmadığını, işsizliğin farkında olduklarını ancak kendi işlerini kurabilmesi veya özel iş bulabilmesi için devletin destekçi olacağını anlattı.<br /> <br /> <strong>SUCUOĞLU<br /> </strong><br /> UBP Lefkoşa Milletvekili Faiz Sucuoğlu da, konuşmasında hükümet icraatlarına değindi. İşten çıkarılan 366 kişiyle ilgili, geçmişte kendilerine karşı çıkan hükümetin bugün aynı uygulamayı yaptığını ifade eden Sucuoğlu, bunu eleştirdi.<br /> <br /> Sucuoğlu, hükümet çalışmaları ve ekonomik giderlere işaret ederek, ülkede bilinçsiz ilaç kullanımı olduğunu; bu bilinçsiz kullanımdan ülkede yıllık 57 milyon TL kayıp yaşandığını ifade etti ve bu konuda halka bilinçlendirme yapılması gerektiğini kaydetti.<br /> <br /> Hastane ve eczanelerin otomasyon sistemine geçmesi ile bu kaybın giderilebileceğini ifade eden Sucuoğlu, ülkede kalp krizi riskinin çok yüksek olduğunu, yılda 700 vaka olduğunu, bunda da beslenme, bilinçsiz ilaç kullanma, insanların kalp krizine karşı bilinçsiz olmasının önemli bir etken olduğunu anlattı.<br /> <br /> Sucuoğlu, ülkede kanser vakalarının da çok arttığını, 7 ayda 350 yeni vakanın çıktığını ancak Onkoloji Hastanesini kurmayı geciktirdiklerini ifade ederek, Sağlık Bakanlığı’nın bu konuda çalışma yapması, hastane ve personeli hazırlaması gerektiğini vurguladı.<br /> <br /> Taş ocaklarının ülkeye sıkıntı yaratacak boyuta geldiğini, rehabilite edilebilecek aşamayı geçtiğini, görüntü kirliliğinin giderilemeyecek boyuta geldiğini ifade eden Sucuoğlu, Güney’de rehabilitenin yapıldığını belirtti ve karşılaştırma yaptı.<br /> <br /> Sucuoğlu, dağların oyulmasının durdurulması ve rehabilitesinin şart olduğunu kaydetti.<br /> <br /> <strong>GÜLLE</strong><br /> <br /> Sağlık Bakanı Ahmet Gülle de, Sağlık Bakanlığı olarak sağlıkla ilgili tüm çalışmaların yapıldığını, bu çerçevede Lefkoşa, Karpaz ve ülke genelinde halk sağlığına eğildiklerini kaydetti.<br /> <br /> Gülle, bakanlığın yürüttüğü sağlık projeleri konusunda milletvekillerine bilgi verdi. Ülkede kullanılan ilaçların kontrol altına alınması için çalışmalar başlatıldığını da ifade eden Gülle, artık ülkede kayıtsız ilacın olmayacağını belirtti.<br /> <br /> Acil servisler, ambulans şoförleri, hemşireler ve 112 servisinin geliştirileceğini vurgulayan Gülle, kansere karşı da çok ciddiyetle eğildiklerini, 7 Mayıs’ta ihalenin tamamlanacağını ve Onkoloji Hastanesi’nin yapılacağını, hemşire ve hekim kadrosunun oluşturulacağını kaydetti.<br /> <br /> Gülle, madde bağımlılarının tedavisinin de önemli olduğunu ifade ederek, Barış ve Ruh Hastalıkları Hastanesi’nin yerini değiştirmek istediklerini ve bu yönde çalışma yaptıklarını söyledi.<br /> <br /> <strong>ÇAVUŞOĞLU</strong><br /> <br /> UBP İskele Milletvekili Nazım Çavuşoğlu da, hükümet icraatlarını değerlendirdiği konuşmasında, Sağlık Bakanlığı’nın yaptığı istihdamları eleştirerek, devletin asli görevini halkına yapması, sağlık sistemini ülkenin tüm bölgelerine yaymasının gerekliliği üzerinde durdu.<br /> <br /> Çavuşoğlu, hükümetin, Sağlık Bakanlığı üzerinden yaptığı istihdamlara karşı Bakan Gülle’nin istifa etmesini beklediğini, işe alınanların CTP-BG üyesi olduklarını, müracaat eden kişiler dışındaki kişilerin istihdam edildiğini ileri sürerek, bu konuda Bakan Gülle’nin adına üzüldüğünü söyledi.<br /> <br /> UBP’nin yaptığı istihdamları şiddetle eleştiren hükümetin, aynı uygulamaları yaptığını, Kalkınma Bankası’na atanan insanlara bakıldığında da “kişilerin kalkındırılması için mi toplumların kalkınması için mi atamalar yapıldı” sorusunun gündeme geldiğini ifade eden Çavuşoğlu, hükümeti çeşitli konularda eleştirdi ve suçlamalarda bulundu.<br /> <br /> Çavuşoğlu, konuşmasında kiralık araç ve taşımacılık izinlerine de değinerek, bu konuda izin kurulunun daha fazla denetleyici olması gerektiğini vurguladı.<br /> <br /> <strong>GÜLLE</strong><br /> <br /> Sağlık Bakanı Gülle de, Çavuşoğlu’na cevap vererek, Karpaz bölgesinde sağlık hizmetlerinde sıkıntılı olduklarını ama buradaki sağlık ocaklarının geliştirilmesi ve bu bölgede sürekli hekim bulundurmak için çalıştıklarını kaydetti, planlanan açılımları anlattı.<br /> <br /> Gülle, hükümetin geçici memur almama konusunda kararlı olduğunu kaydetti.<br /> <br /> <strong>SENNAROĞLU</strong><br /> <br /> Gıda, Tarım ve Enerji Bakanı Önder Sennaroğlu da, Nazım Çavuşoğlu’nun, yapılan istihdamlardan birinin “Sennaroğlu’nun akrabası olduğu duyumları aldık” sözüne karşılık kürsüye çıktı ve bu işe alınan 11 kişinin, kimsenin ekmeğiyle oynanmadan alındığını kaydetti.<br /> <br /> Sennaroğlu, Çavuşoğlu’na yönelik sert eleştiri ve suçlamalarda bulundu, “bu işe alınan kişilerin daha önce mağdur edilen insanlar olduğuna” işaret etti.<br /> <br /> <strong>ÇAKICI</strong><br /> <br /> Bunun üzerine TDP Milletvekili Mehmet Çakıcı da, işe alma kriterinin mağduriyet üzerine kurulup kurulmadığını sorarak, bu kriteri anlamadığını söyledi. Bunun üzerine milletvekilleri arasında tartışma yaşandı.<br /> <br /> Nazım Çavuşoğlu da, yeniden kürsüye çıkarak, ülkede kimsenin işten atılmaması gerektiğini, ancak UBP’nin istihdamlarının durdurulduğunu, burada yapılan istihdamların da “Önder Sennaroğlu’nun kayınbiraderinin işe alınması için mağdur olanlarla karıştırıldığını” iddia etti.<br /> <br /> <strong>SANER</strong><br /> <br /> UBP Gazimağusa Milletvekili Ersan Saner de gündem dışı konuşmasında, Pile köyünün sorunlarına değindi. Saner, Pile’nin ortak yaşamın olduğu tek köy olduğunu ifade ederek, Pilelilerin “unutuldukları” konusunda şikayetleri olduğunu, sıkıntılar yaşadıklarını Meclis gündemine taşıdı.<br /> <br /> Saner, Pilelilerin geçişlerde yaşadığı sıkıntılar ile sosyal, spor ve ekonomik sıkıntılarının olduğunu, bu yüzden bu bölgede hükümetin bulunması gerektiğini, ziyaret gerçekleştirmesi gerektiğini ifade ederek, bu ziyarette hükümete eşlik etmeye hazır olduğunu söyledi.<br /> <br /> Havalimanındaki CAS olayına da değinen Saner, bu konuda sorumluluğun Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’nda olduğunu ifade ederek, buradaki sıkıntılara işaret etti ve buradaki çalışanların sıkıntılarına çözüm bulunmasını istedi.<br /> <br /> <strong>NAMİ</strong><br /> <br /> Dışişleri Bakanı Özdil Nami de söz alarak, Pile halkını unutmadıklarını, köyde yaşayan halkın hayat şartlarını iyileştirmek için gereken çalışmaları yaptıklarını ve yapacaklarını ifade etti.<br /> <br /> Nami, Pile ile ilgili sıkıntıları bildiklerini, bazı konuları da yeni öğrendiklerini ifade ederek, bu konularda gerekli girişimleri yapacaklarını söyledi.<br /> <br /> Rum kesimindeki yetkililerin geçmişe yönelik açıklamalarının da yeni olmadığını, bu geçmişle yüzleşmenin yapıldığını ifade eden Nami, bu geçmişle yüzleşmelerin iki toplumun yakınlaşması için ve barışa ulaşmak için önemli olduğunu kaydetti.<br /> <br /> Nami, Pile’ye ziyaret yapmasının gündemde olduğunu da ifade ederek, bölgeyi Saner ile birlikte ziyaret edebileceğini belirtti.<br /> <br /> <strong>KAŞİF</strong><br /> <br /> Ulaştırma Bakanı Ahmet Kaşif de söz alarak, CAS olayında çalışana zarar gelmemesi için çalışmaların yapıldığını, gerekli girişimlerin yapıldığını ifade ederek, yaptıkları her işin arkasında olduklarını, olaydan 2 ay önce haberleri olduğunu anlattı. Kaşif, bu konuda yapılan çalışmalar ve girişimler hakkında bilgiler verdi.<br /> <br /> Kaşif, milletvekillerinden gelen soruları da yanıtlayarak, “Angolem yolunu” yapmak için çalıştıklarını kaydetti. Kaşif, köy muhtarının kendisine yol ile ilgili 8 Mayıs’ta eylem yapacaklarını söylediğini de dile getirdi.<br /> <br /> Saner de yeniden söz alarak, konuşmaların hep eski döneme getirilmesini eleştirerek, konuşmasında sadece orada çalışanların yaşayabileceği sıkıntılara işaret etti.<br /> <br /> <strong>ULUÇAY</strong><br /> <br /> İçişleri Bakanı Teberrüken Uluçay da, Pile’deki geçişlerle ilgili sıkıntıların giderilmesi için toplantılar yaptıklarını ve tedbirler alınması için çalışma başlatıldığını ifade ederek, bu konuda sadece Pile’de yaşayanlar için teknolojik bir çözüm bulmayı amaçladıklarını söyledi.<br /> <br /> Uluçay, Beyarmudu kapısı geçişlerinde sorunlar olduğunu, ancak geçişleri kolaylaştırmak için çalışmaların sürdüğünü, daha pratik geçiş çözümleri bulmak için çalıştıklarını kaydetti.<br /> <br /> <strong>TÖRE</strong><br /> <br /> DP-UG Milletvekili Zorlu Töre de, müzakere süreci ve Rum-Yunan hedefleri ile ilgili yaptığı gündem dışı konuşmasında, müzakerelerin uzun yıllardır sürdüğünü, 40 yılda çok şey olduğunu, değiştiğini, KKTC’nin doğduğunu, geliştiğini, büyüdüğünü belirterek, Kıbrıs sorununun çözümlenememesinin sebebinin; Rum-Yunan ikilisinin adanın tümünü istemesi olduğunu ifade etti.<br /> <br /> Töre, KKTC’de de “hemen şimdi çözüm” diyen kesimler olduğunu, ancak Rumların görüşünün değişmediğini belirterek, Rum yetkililerin “milli hedef Girne’dir”, “160 bin Rum geri dönecek” dediğini ve Rumun hedefinin Kıbrıs’ı ele geçirmek olduğunu savundu.<br /> <br /> Bu yüzden bunun ülkede barış isteyen kesimler tarafından da iyi görülmesini isteyen Töre, Annan Planı döneminde Kıbrıslı Türklere verilen sözlerin bugün 10 yıl geçmesine rağmen tutulmadığını ifade etti ve o dönemde AB ve ABD’den yapılan açıklamaları okudu.<br /> <br /> “Annan Planı’na ‘evet’ denseydi bugün Kıbrıslı Türkler Beşparmakların eteklerinde yaşıyor olacaktı” diyen Töre, o yüzden Kıbrıs Türk halkına seslenerek, Rumlara toprak verilmezse referanduma bile gidilemeyeceğini, herkesin dikkatli olmasını istedi.<br /> <br /> <strong>NAMİ’DEN TÖRE’YE “YETER ARTIK”<br /> </strong><br /> Dışişleri Bakanı Özdil Nami de, Töre’nin “asabiyetle kürsüden nutuklar” attığını, 2004’te halkın cevabını sindiremediğini, haddini aşan ifadeler söylediğini, ağzından çıkanların kulaktan duyulması gerektiğini ifade ederek, halkın Töre’nin “kandırıldınız” sözünden bıktığını kaydetti.<br /> <br /> Nami, halkın herkesin görüşlerini dinlediğini, ona göre karar verdiğini, halkı kimsenin kandıramayacağını, Töre’nin bilinçli olarak yalan söylediğini savunarak, haritanın da Töre’nin “hayal ürünü” olduğunu söyledi.<br /> <br /> “Hayır” kampanyası yürütülebileceğini, ancak doğrularla yürütülmesi gerektiğini ifade eden Nami, ortak açıklamanın ortada olduğunu, bu açıklamaya iki liderin imza koyduğunu belirterek, Kıbrıs müzakere sürecine herkesin destek verdiğini kaydetti.<br /> <br /> Nami, referandumun ardından 10 yıl geçtiğini ancak “ne değişti” diye soranlara, Kıbrıslı Türklerin Avrupa’da temsil edildiğini, İslam devletlerinde Kıbrıs Türk Devleti olarak yerini aldığını, AB uyum yasalarının KKTC’de geçirildiğini, seçilmiş milletvekillerinin Avrupa’da yetkililerle görüşebildiğini belirtti.<br /> <br /> Töre’ye “yeter artık” diyen Nami, sözüne karışınca ise“dinlemeyi de öğrenin, yalanlarla değil, doğruyu konuşun… Biz halkımızla müzakereleri devam ettireceğiz. Referanduma gidilirse halklar hak ve çıkarlarını görürse kararını verecek” dedi.<br /> <br /> <strong>ANGOLEMLİ</strong><br /> <br /> TDP Gazimağusa Milletvekili Hüseyin Angolemli de konuşmasında, Kooperatif Merkez Bankası Kayyum Yönetimi’ne değindi. Angolemli, hükümetin salonda olmamasını eleştirerek, hükümetin denetim günleri Meclis’te olması gerektiğini kaydetti.<br /> <br /> Angolemli, ülkede kooperatifçiliğin önemine vurgu yaparak, Kooperatif Merkez Bankasında kayyumla ilgili yaşanan sıkıntıları dile getirdi.<br /> <br /> Kürsüden konuşurken hükümetin olmadığını ancak halkın dinlediğini ifade eden Angolemli, CTP-ÖRP döneminde sıkıntı yaşanan gübre şirketi konusunda çıkan mahkeme kararından bazı maddeleri okudu ve hükümetin bu konuya açıklık getirmesi gerektiğini kaydetti.<br /> <br /> Angolemli, basının cesur olması, olayların üzerine gitmesi gerektiğini; “Kooperatif Merkez Bankası Yönetimindeki istifaların baskılarla olduğunu, hayali hellim ihracatı olayının üzerine gidilmesi gerektiğini, davanın geri çekildiğini, Koop-Süt’ün zarar ettirildiğini” ifade etti.<br /> <br /> Gübre konusundaki davanın geri çekilemeyeceğini, çünkü bu konuda bir suç olduğunu savunan Angolemli, şirket direktörlerinin de parayı geri ödemesi gerektiğini kaydetti.<br /> <br /> <strong>YORGANCIOĞLU</strong><br /> <br /> Başbakan Özkan Yorgancıoğlu da, Süt Kooperatifinin banka ile devletten ayrılması gerektiğini, diğer kooperatiflerin bankadan ayrılması için de çalışmaların sürdüğünü ifade etti.<br /> <br /> Davaların geri çekilip çekilmemesi gerekliliğinin konuşulabileceğini, ancak Yönetim Kurulundan istifaların hükümetin telkiniyle olmadığını belirten Yorgancıoğlu, bu sektördeki çalışmaların yeninden şekillendirilmesi, düzenlenmesi gerektiğini, ancak esas olanın sendika ile yönetim arasındaki uyumsuzluğun giderilmesi olduğunu kaydetti.<br /> <br /> Yorgancıoğlu, dava açılıp açılmaması veya geri çekilip çekilmemesi konusunda çeşitli görüşler olduğunu, prensip olarak tartışma konusu olmaması için davaların geri çekilmemesini düşündüklerini söyledi.<br /> <br /> Angolemli de yeniden söz alarak, Başbakanın bu konuda kesin konuşmadığını, burada “hızsızlık yolsuzluk” olduğunu, olayın siyasi karar olmadığını ifade ederek, bu davanın geri çekilmeyeceğini söyledi.<br /> <br /> Konuşmaların ardından yazılı sorulara geçildi ve milletvekillerinin yazılı sorularına verilen cevaplar okundu.<br /> <br /> Genel Kurul, gündemde olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti “2013 Yılında Polis Örgütünde Yapılan Terfiler İle İlgili Meclis Araştırma Komitesi”nin konu hakkındaki raporu okunmadan çalışmalarını tamamladı.