Yarın kurultay var değil mi?

Bir parti başkanı belirlenecek ve bu başkan ayrıca başbakan olacak!

Desenize siyasi narsizmin tavan yapacağı, hırsların ayyuka çıkacağı son 48 saat. Tabi eğer araştırma şirketinin dediği gibi ilk turda bu iş sona erecekse bir dert, değilse bu 48 saat bir haftaya çıkabilir…

Karantinadan tüm bunları takip etmeye çalışmak, üstüne bir de Konyalaştırılmakta olan Maraş masalını okumak takdir edersiniz ki 4 duvar arasında kalmış olan bana çok daha trajik görünüyor.

***

Fakat şu Gezici- Çavuşoğlu haberi dün beni pek düşündürdü.

Seks kaseti ve benzeri hikayelerin amma da popüler olduğunu düşünüp, bir insanın özel yaşamı ile tehdit edilmesinin ne denli etik olduğunu sorguladım. Dahası bunu yapacak kişi bakan, başbakan veya bir ülkeyi yönetmeye talip birileri olunca çok daha üzücü buldum doğrusu.

Üstüne de sorguladım: Kaç kişinin seks vb. kayıtları youtubetan bile yayınlandı da kaçı hatırlanıyor?

Çok da basit buldum bu tehdidi dersem kimse beni yargılamasın.

Sonuçta yaşadığınız bir şeyi içselleştiremeyecekseniz yaşamayacaksınız. Etik olmayan bir şeyi yaşamışsanız da “her bireyin hayatında her şeyin her zaman mükemmel olmayacağını” kabul ederek devam edecekseniz.

Sokrat’ın felsefesindeki gibi: “Yalan söylemezsen kimse seni korkutamaz. Yaptığın hataları kabul eder kendine barışık olursan da kimse seni yaralayamaz!”

***

Biraz kafa yordum.

Gezici tüm çalışmalarının sonucunda söyledikleri ile doğru tahminlerde bulundu mu?

Evet!

Peki arasına para ilişkisi koymaya çalıştığı söylenenler genelde kim oldu?

Belli bir sıralamaya göre şansı olabilecek olanlar.

Sonra düşündüm: Gezici’nin ürünü kamuoyu yoklama sonuçları. Sonuçlar lehte veya aleyhte kamuoyu algısını etkileyebilir. Bu nedenle bir seçim sonucunda şansın varsa ve bunu yukarıya taşıyacak algıyı yönetmek istiyorsan, katılımcıların çoğunluğunun ne istediği veya ne ile ilgilendiğini görmen lazım değil mi?

Bir buzdolabı üreticisi en kullanışlı ürünü üretmek için yoklama yapar. Bir siyaset araştırmacısı da bir toplumun/kitlenin nasıl yönetilmek istediğini sorgular.

İkisi de ürününü satar!

O halde açıkçası, Gezici Çavuşoğlu’na gitmişse, araştırma sonucunda Çavuşoğlu’nu gelecek vaat eder görmüş olabilir.

Beni ikinci veya üçüncü sırada gösterdi, para verirsem 1. sıraya koyacak gibi bir durumla yapılan lanse ne kadar doğru acaba?

Ve mantık bu ise şu ana kadar bunu ispatlayan bir şey de var mı bilemedim!

***

Haklı çıkan da hep Gezici oluyorsa, burada Çavuşoğlu’nun yapması gereken bir açıklama olabilir. Ve bu araştırma şirketinin sahibine yönlendirilmiş özel yaşama dair iddiayı bir şekilde açıklamak, ispatlamak veya geri çekmek durumunda kalabilir.

Yani yukarıdaki tezim gibi, Gezici mağduru görünerek seçim kazanma planı yerine, partisinin ve toplumun ne mağduru olduğundan hareket etse belki şu an çok başka satırlar yazılacaktı hakkında…

***

Saygıdeğer eğitim bakanımız,

Gezici galiba sonuçlar açısından sizi şanslı gösterecek bir şeyler yakalamıştı.

Para vermeseniz de sonucu almasanız da bu şekilde değerlendirme yapmak size başka kapılar da açabilirdi.

Ama siz etik dışı bir açıklama ile lidere ne kadar yakıştığı tartışılabilecek bir hamle yapmış oldunuz.

Üzüldüm doğrusu…

Şu anda birçok siyasetçi arkadaşınız ve yoldaşınız ile ilgili olan pek çok kaset dedikodusu var. Gazeteciler bunların peşine düşse aylar boyu başka habere gerekkalmaz.

Ama böyle bir şeyin kendisine gerek yok.

***

Murat Gezici’nin kime gidip ürününü pazarladığı hususunda haklıysak 24 saat içinde belli olacak. Değilsek de…

Ancak her denilene inanmak bu aşamadan sonra en son yapacağımız şey artık!

Dr. Çiğdem DÜRÜST