Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, dün gerçekleşen liderler görüşmesinden sonra yaptığı açıklamada, Cenevre sonrası yapılan ilk görüşmede Kıbrıs sorununun 6 başlığının da müzakere masasına konulduğunu öne sürdü. Fileleftheros, manşetten verdiği haberi, “Altı Başlık da Akıncı- Anastasiadis Masasına Girdi… Prosedüre Can Simidi Arıyorlar” gibi başlıklarla aktardı. Gazete Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis’in görüşme sonrasında Rum Başkanlık Sarayı’na dönüşünde müzakerelerin Ada’da devam edeceğini ve sorunun bütün yönlerini kapsayacağını açıkladığını yazdı. Görüşme sonrasında yaptıkları açıklamalarda her iki liderin de, “şu anda Kıbrıs için yeni bir Cenevre (konferansı) düzenlenemeyeceği noktasında birleştiğini” öne süren gazete “Prosedür İçin Can Simidi Arıyorlar” başlığıyla iç sayfasında detaylandırdığı haberinde Anastasiadis’in açıklamasını özetle şöyle aktardı: “Anastasiadis, dün, diyaloğun Kıbrıs’ta devam etmesine ve Kıbrıs sorununun bütün yönlerini (başlıklarını) kapsamasına karar verildiğini söyledi. ‘Hedef, var olan anlaşmazlıkları daraltmaya, mümkünse çoğu konuda sonuca varmaya çalışmaktır’ diyen Anastasiadis’e göre 6 başlıkta da müzakere yapılacak. Yani Kıbrıs sorununun iç yönlerinin haricinde Güvenlik konusu da masada olacak.” Anastasiadis’in Cenevre sonrasında yaptığı açıklamada da bütün konuların şu veya bu şekilde masada olacağını söylediğini hatırlatan gazete şunları da ekledi: “Liderler dünkü görüşmede, müzakerecilerden bilgi aldıktan sonra, bu aşamada yeni bir konferans tarihi belirleyemeyeceklerine hükmetti. Bunun bir göstergesi de şu anda Güvenlik konusunda sonuçlandırma ve anlaşma perspektifi olmamasıdır.” Alithia “Altı Başlık Da Bütün Yönleriyle… Anastasiadis ve Akıncı Müzakerelerde İzleyecekleri Prosedürü Netleştiriyor” başlıklı haberinde dünkü görüşmelerinde Kıbrıs sorununda şekillenen durumu gözden geçiren liderlerin diyaloglarına Kıbrıs’ta devam edeceklerini, 6 ana başlığın tamamını bütün yönleriyle görüşeceklerini yazdı. Haberde liderlerin 1 Şubat Çarşamba günü yapacakları yeni görüşmede görüşmelerinde izleyecekleri prosedüre ve yönteme karar verecekleri, müzakereciler Özdil Nami ve Andreas Mavroyannis’in de pazartesi günü bir araya gelerek 1 Şubat görüşmesinin zemin hazırlığını yapacağı belirtildi. Politis “Nisan’a Kadar Erteleme… Prosedür Yavaş Hızda, 4 Özgürlük Diken” başlıklı haberinde Türkiye’de yapılacak anayasa referandumuyla ilgili gelişmeler beklenirken Kıbrıs müzakere prosedürün hız kesmekte olduğunu, BM’nin şubat sonu için planladığı yeni konferansın erteleme aldığını ve liderlerin, görüşmelerini Ada’da; Yönetim, Mülkiyet ve Toprak başta olmak üzere Kıbrıs sorununun iç yönleriyle ilgili anlaşmazlıkların üzerine köprü kurmak hedefiyle yürütmeye karar verdiklerini yazdı. Dünkü görüşmenin büyük bölümünde çözümden sonra Türk vatandaşlarına özel AB vatandaşı statüsü verilmesi konusunun ele alındığını belirten gazete, Cenevre’de konferansın başlaması öncesinde TC Başbakanı Binali Yıldırım tarafından dile getirilen bu öneriye Rum tarafının karşı çıktığını hatırlattı, ve dün de bir anlaşmaya varılmadığını kaydetti. TÜRKEŞ’İN AÇIKLAMASINA TEPKİ Gazete dünkü görüşme sonrasında “uluslararası konferansın ne ilk ne de son olduğunu, garantilerle ilgili diyaloğun devam etmesi gerektiğini” söyleyen Anastasiadis’in, Türkiye’nin Kıbrıs işlerinden de sorumlu devlet bakanı Tuğrul Türkeş’in dünkü açıklaması sorulduğunda, temkinli konuşmak istediğini vurgulayarak şunları söylediğini yazdı: “Sayın Akıncı’yla görüşmemde de söylediğim gibi Türk yetkililer bu tür kabul edilmez açıklamalar yaptığı sürece, kazanacakları tek şey olumsuz ortam ve böyle taleplerle Kıbrıs sorununun çözülmesinin düşünülemeyeceğini söylememiz gereğini yaratmaktır.” Anastasiadis, Türkeş’in Kıbrıslı Türklerin nüfusu hakkında söylediklerinin “mesnetsiz ve dayanaksız” olduğunu öne sürdü. Simerini manşete çektiği haberine “Müzakerelerin Temeline Türkeş Bombası… Türk Başkan Yardımcısı Prosedürü Berhava Ediyor…. Başkan, Bu Türk Taleplerle Çözüm Bulunması Düşünülemez” başlık ve spotlarını attı. Gazete Tuğrul Türkeş’in Kıbrıs’ta 4 özgürlüğün yalnız Yunanlar değil Ada’da kalacak olan Türk vatandaşları için de geçerli olması gerektiği, bu kabul edilmezse Yunan vatandaşlarının da 4 özgürlükten mahrum olması gerektiği sözlerini “kışkırtıcı talepler” diye niteledi. Gazete Türkeş’in, Anastasiadis’in “mesnetsiz ve dayanaksız. Bu tür taleplerle Kıbrıs sorununun çözülmesi düşünülemez” sözleriyle değerlendirdiği ESAM’da yaptığı konuşmayı “Türkeş Davutoğlu Doktrinini Geri Getiriyor” başlığıyla geniş ölçekte aktardı. Haravgi “Lefkoşa Türkiye’den Mesaj Bekliyor… Liderler ‘Yeni Cenevre’ Olanaklarını Çarşamba Günü Değerlendirecek” başlıklı haberinde Rum Yönetimi’nin, Türkiye’yi ziyaret etmekte olan İngiltere Başbakanı Theresa May aracılığıyla Türkiye’den Güvenlik ve Garantiler konusunda harekette bulunmaya hazır olup olmayacağı, ne zaman hazır olacağına dair mesaj beklediğini yazdı. SİYASİ PARTİLER… Gazete “Türkiye Müzakerelere Mantıklı Tezlerle Gelsin” başlıklı haberinde ise Rum siyasi partilerinin Türkeş’in açıklamalarına topyekûn cevap verdiğine işaret etti, siyasi partilerin tepki açıklamalarına yer verdi.Habere göre DİSİ “Türkeş’in AB vatandaşı Yunanlar ile Türk vatandaşlarını eşitlemeye çalıştığını, bunun kabul edilemeyeceğini, bu talebin herhangi bir mantığı veya yasal zemini olmadığını” savundu. “Bu açıklaması Türkeş’in hükümetinin müzakereleri ve Kıbrıs sorununun çözüm prosedürünü desteklemediğini gösteriyor. Çözüm olanağı olması için Türkiye’nin müzakerelere, uluslararası ve Avrupa meşruiyetine uygun, mantıklı açıklamalarla gelmeli” iddiasında bulundu. EDEK Türkeş’in açıklamalarından, Rum tarafının meşrulaşmasına rıza gösterdiği TC kökenli sayısının Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis’in son söyleşisinde dediği gibi 50-55 bin olmadığını, bariz şekilde 100 bini aştığının anlaşıldığı görüşünü ortaya koydu, Türkiye’yi “Kıbrıs’ı rehin tutarak AB’ye ve ortaklarına, taleplerini kabul etmeleri için şantaj yapmakla” suçladı. EDEK bağımsız bir kurum tarafından KKTC’de nüfus sayımı yapılması talebinde bulundu. Dayanışma Hareketi “Bu, müzakerelerin devam etmesi için açık bir şantajdır” iddiasını ortaya attı ve EDEK gibi KKTC’de nüfus sayımı yapılmasını istedi. DİKO ve Vatandaşlar İttifakı eleştiri oklarını, Kıbrıs sorununun iç yönlerini dış yönleri ile bağladığı gerekçesiyle Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis’e yönelterek Ulusal Konsey’i toplamasını talep etti. Politis Kıbrıs işlerinden sorumlu devlet bakanı Tuğrul Türkeş’in sözlerini “Türkler İçin AB Statüsü İstiyorlar.. T. Türkeş Kamuoyu Önündeki Açıklamasında Türkiye’nin Cenevre’deki Talebini Yeniden Gündeme Getirdi”, siyasi partilerin tepki açıklamalarını da “Kıbrıs Rum Partileri Hemfikir… Türk Talebini Hepsi Reddediyor” başlığı altında özetledi. Fileleftheros “Türk Şantajları Tartışmasız Reddedildi… Partiler Türkeş’in Kışkırtıcı Açıklamalarını Sert Bir Dille Cevaplıyor” başlıklı haberinde diğer partiler dışında AKEL’in de tepkisine yer verdi. Habere göre AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu Türkeş’in “kabul edilemez ve kışkırtıcı” diye nitelediği açıklamalarından “büyük rahatsızlık” belirterek, bu sözlerinin Türkeş’in düşünce tarzını ve “yayılmacı düşüncelerini gösterdiğini” savundu. Kiprianu “Bunlar, Türk hükümetinin resmi görüşü ise hiçbir yere gidemeyiz. Sayın Türkeş’in söylediklerindeki en tehlikeli nokta, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin coğrafik konumunu algılama şeklidir” dedi.