Coronavirüs’ün rengi belli artık.

İnsanlık tarihi yeniden yazılacak.

Komplo olup olmadığı konu dışı.

Varlığı önemli.

Ve insanoğlu nasıl başedeceğini bilmiyor.

Ne İngiliz, ne Rus, ne de Kıbrıslı.

El yordamı ile ilerleniyor.

Daha Coronavirüs’ün hasarı bile bilinmiyor.

Bilinen tek şey öldürebileceği.

Ve bu ölümler çoğunluk Sessiz Kuşak’tan.

Yani 1929-1949 kuşağından.

Yani 70 yaş üzerinden.

Ve maalesef göstergeler kötü.

Tüm dünya kesintisiz bir mücadele içinde.

Ama her ülke tek başına.

He koyun kendi bacağından asılıyor.

******

Worldometers’e göre durum vahim.

Ortalama hergün 1500 kişi ölüyor.

Ölüm sayısı 15.000 şuan için.

Vaka sayısı ise 353.000.

İtalya ve İspanya başı çekiyor.

Hergün bu iki ülkedeki ölüm sayısı 1000.

İran, Fransa ve Amerika takip ediyor.

Bu dalga diner mi?

Bunu da kimsecikler bilmiyor.

Bu yüzden bugünlere olağanüstü diyoruz.

Olağanüstü zamanlarda, herşey olağanüstü oluyor.

Siyaset yetersiz kalıyor.

İmkanlar yetersiz kalıyor.

Bütçeler delik deşik oluyor.

Ve hepsinin aksine ciddi kararlar gerekiyor.

Hem de ekonomik kararlar.

******

Bu noktada özellikle ülkemizin sıkıntısı büyük.

Devlet güçsüzlüğünden organize olmakta zorlanıyor.

Yarınlardaki muhtemel bulaşma katsayısı gözde büyüyor.

Ve gelecek için ekonomik karar gereği ortada bekliyor.

İşte tam da bu anlarda topyekün olma gereği var.

Bunu da Milli Mutabakat Hükümeti ile aşmak mümkün.

Kimse gocunmadan, kimse gurur vesilesi yapmadan.

Tüm siyaset camiası biraraya gelmeli.

Herkes bugünlerle beraber, yarınları hedeflemeli.

Ve ülkemizi elbirliği ile bu cendereden çıkarmalı.

Çünkü bu dert kolay bir dert değil.

Bu sorun basit bir sorun değil.

Bu yüzden haydi siyasetçiler.

Haydi işbaşına.

Hep birlikte diyorsanız, önce siz biraraya geliniz.

Kurunuz Milli Mutabakat Hükümeti’ni.

Hepiniz elinizi taşın altına koyunuz.

Koyunuz ki halk da motive olsun.

,