AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehdi Eker, Türkiye’nin Kıbrıs’ta kalıcı, adil, onurlu, iki taraflı, iki toplumlu çözümden ayrı durmadığını, bunu desteklediğini belirtti. Mehdi Eker, “Türkiye, her zaman bunun oluşması için masada oldu. Her seferinde masadan kaçan taraf Rumlar oldu.” dedi. KKTC’de temaslarda bulunan Eker ile AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Vedat Demiröz, Girne’deki otelde sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya geldi. Eker, yaptığı konuşmada, Ortadoğu ve dünyanın kritik tarihi bir dönemden geçtiğini ifade ederek, “Ortadoğu’nun yeniden şekillendirilmeye çalışıldığı bir dönem var. Suriye ve Irak toprakları üzerinde terör örgütleri marifetleriyle bir harita değiştirme çabası var. Bu, hem bölgeyi istikrarsızlaştırıyor hem barışı ortadan kaldırıyor hem de Türkiye Cumhuriyeti başta olmak üzere bölgedeki birçok ülkenin güvenliğini tehdit ediyor.” şeklinde konuştu. Türkiye Cumhuriyeti’nin kendisinin ve bölgenin güvenliğini sağlamak için inisiyatif alıp bazı operasyonlar gerçekleştirdiğini anlatan Eker, “Öncelikle Fırat Kalkanı Operasyonu’yla Trablus-Azez hattında Suriye’de DEAŞ terör örgütü tarafından işgal edilen ve istikrarsızlaştırılan bölgeye Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) yerel unsurlarla birlikte sivillere zarar vermeden müdahale ederek o bölgeyi DEAŞ unsurlarından temizledi. O bölgenin insanına tekrar kendi topraklarında yaşama imkanı sağlandı.” ifadelerini kullandı. Mehdi Eker, TSK’nin Zeytin Dalı Harekatı’nı Afrin’i işgal etmek ve bölgede kalıcı bulunmak için yapmadığına dikkati çekerek, “Bizim hedefimizde hiçbir zaman orada yaşayan Türk kardeşlerimiz, Arap kardeşlerimiz veya Türkmen kardeşlerimiz olmadı, olmayacak. Bizim hedefimiz, orada zulüm haline gelen ve kendileri gibi düşünmeyen Kürtler başta olmak üzere herkese eziyet eden, zulmeden PKK/PYD terör örgütünün unsurlarıdır. Bizim hedeflerimizde sadece terör örgütleri vardır.” değerlendirmesinde bulundu. Zeytin Dalı Harekatı sürecinde terör örgütlerince içinden kamyonların geçebileceği büyük beton tünellerin, siperlerin kazıldığına şahit olduklarını kaydeden Eker, Türkiye’nin buna seyirci kalamayacağını ifade etti. “Bizim gayemiz Türkiye’nin sınırlarını terör örgütlerinden temizlemektir.” diyen Eker, Türkiye’nin bölgede soydaşlarını, sınırlarını ilgilendiren meselelerde oldubittilere izin vermeyeceğini söyledi. Suriye’deki zulüm rejiminin 2011’den itibaren nüfusunun yüzde 65’inin mülteci durumuna düşmesine neden olduğunu anlatan Eker, “3,5 milyon Suriyeli, Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki Türkiye’nin misafirperverliğine, kardeşliğine, medeniyet değerlerine sığınmıştır. Bunların 350 bini Kürt’tür, bizim kardeşlerimizdir. Araplar gibi Kürtler de bizim kardeşlerimiz. Onları da zalimlere karşı korumak durumundayız.” şeklinde konuştu. Eker, Türkiye’nin Kıbrıs Barış Harekatı’nı soydaşlarının hak ve hukukuna sahip çıkmak için yaptığını belirterek, Türkiye’nin 2004 yılındaki Annan Planı’na destek verdiğini, Kıbrıs Türk toplumunun da buna olumlu yaklaşarak referandumda “Evet” dediğini anımsattı. Avrupa Birliği’nin (AB) Rum tarafını Annan Planı’na “Hayır” demesine rağmen birliğe aldığına dikkati çeken Eker, AB’nin iki yüzlülüğünün, çifte standardının bir kez daha ortaya çıktığını vurguladı. Eker, Türkiye’nin Kıbrıs’ta kalıcı, adil, onurlu, iki taraflı, iki toplumlu bir çözümden ayrı durmadığını, bunu desteklediğini belirterek, “Türkiye her zaman bunun oluşması için masada oldu. Her seferinde masadan kaçan taraf Rumlar oldu.” dedi. Türkiye’nin Kıbrıs Türk halkının daha müreffeh, daha özgür yaşaması için bütün çabaları desteklediğini, desteklemeye de devam edeceğini dile getiren Mehdi Eker, “Türkiye, KKTC’ye su temini projesinde olduğu gibi birçok projeyi yapmaya devam edecek. Desteğimiz, sizin daha onurlu biçimde varlığınızı devam ettirebilmeniz için bundan sonraki süreçte de devam edecek.” diye konuştu. Toplantının ardından Eker ve Demiröz, başkent Lefkoşa’daki AK Parti KKTC Temsilciliğini ziyaret ederek yetkililerden bilgi aldı.