Arıklı, Başbakan’ın KKTC ile TC arasındaki mali protokolün 2020 yılının 15 Ocak’ına kadar imzalanacağını müjdelediğini kaydederek, Ankara’da kapalı kapılar arkasında neler konuşulduğunun bilinemeyeceğini söyledi. ARIKLI VE ÖZERSAY ARASINDA “AYAR” ATIŞMASI Ankara’nın hükümete “ ayar” verip vermediğini, imar planının yürürlüğe girip girmemesiyle göreceklerini söyleyen Arıklı, “Ayın 26’sını bekliyoruz. Umarım bu krizi sorunsuz şekilde atlatırsınız” dedi. Yerinden söz alan Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, Arıklı’nın “ayar” ifadesini eleştiri. Özersay, “Kullandığınız üslup hükümete değil, ülkeye, devletin itibarına zarar veriyor” dedi. Özersay, Türkiye’de olağan bir görüşme trafiği olduğunu, devlet ve hükümet yetkilileri ile mevkidaşlar ile her zaman bir araya gelindiğini belirtti. Arıklı, Genel Kurul’daki konuşmasında sağlık, limanlar, telekomünikasyon, eğitim ve enerji gibi başlıklarda konuştu. Arıklı, Türkiye ile enterkonnekte sisteme geçilmesi gerektiğini belirterek, hükümetin bu konuda adım atmak yerine jeneratör alımına yoğunlaştığını söyledi, bunu eleştirdi. Kamu Reformu’nun, e-devlet çalışmalarının tamamlanması gerektiğini kaydeden Arıklı, kamuda sağlıklı bir işleyiş olmadığını savundu. Arıklı, “Kamu kuruluşları neden hala e-devlete geçmedi? Vatandaş evraklar için hala kuyruklarda bekliyor” dedi. Ülkedeki bürokratik engellerin fazlalığına işaret eden Erhan Arıklı, prosedürlere ve gerekli gün sayılarına dikkat çekti, bu konuda hazırlanan rapordan kesitleri kürsüden okudu. İmar Planı konusunda da konuşan Arıklı, imara açılan ve ‘siyasi irade’ olarak aktarılan bazı kararların nasıl alındığının açıklanmasını talep etti. Kamu borç stokunun nasıl azaltılacağını soran Arıklı, “İç borcu tasfiye etmenin yoluna bakın. Tedbir almalısınız” dedi. Belediyeler Reformu’nun ötelenmemesi gerektiğini vurgulayan Arıklı, yerel seçimler gelmeden bu reformun hayata geçmesi gerektiğini ifade etti. YDP Genel Başkanı Arıklı, bütçeye oylarının “çekimser” olacağını da açıkladı. ATAOĞLU DP Genel Başkanı Fikri Ataoğlu da Genel kurulda söz aldı. Ataoğlu, Maliye Bakanlığı bütçesini diğer bakanlıkların bütçesi gibi değerlendirmediğini, genel bütçenin yüzde 47’sini oluşturan bakanlık bütçesinin, kamu giderleri ve borç faizlerine gideceğini söyledi. Ataoğlu, “Maliye Bakanlığı’nın bütçesini hükümetin performans tahmini olarak ele alıyorum. 2020 maaş ödemeye ve tasarrufa dayalı bir yıl olacak. Yatırımı Türkiye’den gelecek paraya terk eden bir anlayış var. 2020’ye bilinmezlik içinde giriyoruz. Türkiye’den nasıl para alınacağı da meçhul. 2020’de de alt ve üst yapıların eksikliğini konuşacağız” dedi. “Bütçenin tek amacı maaş ödemek mi?” diye soran Ataoğlu, “2020 bütçesi bize neler vaat ediyor? Bütçe hiçbir vaatte bulunmuyor ama kimi bakan ödenek olmadan hastane yapacağını, kimi bakan turizm, tanıtım ve pazarlama ile ambargoları kaldıracağını, kimi bakan da yatırım olmaksızın elektriğe zam yapmayacağını vaat ediyor” dedi. Ataoğlu, bu bütçenin KKTC halkını ileriye taşıyamayacağını savundu. Genel Kuruldaki konuşmaları “nefes tüketme” olarak niteleyen Ataoğlu, bakanlığa ait bütçelerin geleceğe dair umut vermediğini söyledi. DP Genel Başkanı, “Halka vaat verip umutsuzluk yaratmayın” şeklinde konuştu. Haber: Rahme Çiftçioğlu