Ben boşuna mı diyorum, Başbakan emanetçi değil!

Elbet orada kalacak, yerini korumak isteyecektir.

Bu ne sadece parti meselesi ne de Türkiye onu istedi meselesi.

Zaten biliyoruz pat diye Türkiye’nin “O zaman Saner olsun” demediğini.

Türkiye burada büyüyen kavgayı, finale kalan iki vekilden birinden öğrenmiş. Uzun kulaktan gelen haberlere göre de Taçoy’dan almış. Taçoy geçmiş ilişkileri sebebiyle illâ başkan olmayı isteyip de Sucuoğlu’nun çekilmesi için baskı oluşturulmasına vesile olunca Sucuoğlu da Taçoy çekilmeden ben de çekilmem deyince ortalık yangın yerine dönmüştü.

O yangından Genel Sekreter Saner Genel Başkan ve Başbakan olarak çıkıvermişti.

Taçoy Türkiye’den buraya müdahale etme potansiyeli olan kimlerle asla “hayır denemeyecek ilişkiler kurmuş; Sucuoğlu siyasi yaşamının geleceğini düşünerek nasıl planlar yapmış hepsi çok kolay okunuyor eğer öyküler anlatıldığı gibi ise…

Lakin Saner’in de bir zamanlar Genel Başkanlığa aday olduğunu, Eroğlu ile ilişkilerini, bu ülkenin Başbabakan’ı olmaya çoktan beri istekli olduğunu unutmuyorsunuz arada değil mi?

Ve şimdi yapılan organizasyonlar ile Pilli operasyonu sonrası kazanılan Güzelyurt cephesi, ardından Mağusa’da Eroğlu’nu Bakanlık koltuğuna oturtarak hala daha Mağusa’da etkili olduğu söylenen eski Cumhurbaşkanı ile arasını daha da sıkılaştırması ve Girne ile kurduğu iyi ilişkiler sonrasında bu yarışın Ersan Saner’siz olacağını düşünenlere şaşarım.

Hem kurultay hem de ülke seçimlerine başbakan olarak da girecek; Kıbrıs’ın yeniden dizayn edilme sürecinde Türkiye’nin gözü önünde olacak!

Ve sonuç ortada…

Demediydi demezsiniz...

Hüseyin Özgürgün için konuşulanlar ve devamında yaşanılanları hatırlatırım size.

  1. Özgürgün emanetçi iken vazgeçilmez oldu. Ve binerce kilometreden etki alanı bitirilemez oldu.
  2. Emanetçi imiş gibi yumuşakbaşlılıkla gelen, kendi iktidarını adım adım hassasiyetle kurar …

***

Siyasi yapı da siyasal partilerimiz de şekil değiştiriyor.

Ersin Tatar’ın ya da başbakanın milliyetçi ve anavatancı söylemlerinin bu ülkede iş yapmadığı; liberalistlerin hem sağda hem de solda kazandığı bu süreçte siyasi erk paraya yakın olmaktan geçiyor vesselam!

Gelinen dünya koşulları hangi ülkede olursanız olun, sağlam ve kendi karakteristiğini oturtmuş bir devlet değilseniz paranın ve parayı tutanların sizi yöneteceğini bilecek ve buna itaat edeceksiniz. Liderliğiniz de ancak bu halde kabul edilecektir.

İşte bu aşamada KKTC liderlikleri de bu mantıklailerleyecekse Saner’in zaten liberalist duruşu, partisi ile bu anlamda çelişik durmayışıonu bulunduğu makama cuk diye oturtuyor.

Devamında kavga edeneler kendi kendileri ile kavga edip dursunlar.

**

Peki o halde başka soru:

İlla Sucuoğlu, illa Taçoy diyenlere sormalı:

Neden illa?

Kişisel bir beklenti için illa demiyorsanız o halde bize veya şimdilik sadece kendiniz Saner’in sizin adayınız Taçoy ya da Sucuoğlu’ndan ne farkı var?

Onlar geldikleri zaman bundan farklı e yapacaklar?

Diyeceğim o ki iyi bir UBP’li iseniz kişiler arası çekişmeler partinizi zayıflatıyor.Belki şu anda karşınızda bir rakip yokmuş gibi hissediyor olabilirsiniz ama unutmayın, sağmış gibi görünen partinizin karşısına çıkacak sağ bir parti olmasa da solmuş gibi görünen başka bir parti anketlerde sizi solladı ve ilerliyor bile.

Ha yarın öbür gün onun da bir liderlik karmaşasına düşmeyeceği ne mi malum?

Ona ne hacet!

Dr. Çiğdem DÜRÜST