Halkın Partisi Genel Sekreteri Ekonomist Tolga Atakan, yeni bir vatandaşlık yasası tasarısı hazırladıklarını belirterek, vatandaşlığın, siyasetin aracı olmaktan çıkarılacağını belirtti. Atakan söz konusu tasarıyla, vatandaşlıkların kriterlere göre belirleneceğini ifade ederek, “Yapılacak planlama ve projeksiyonla, nasıl bir iş gücü istediğimiz, nasıl bir nüfus yapısı istediğimiz net bir şekilde ortaya çıkacaktır ve buna göre ki bunu yapan bir sürü ülke vardır” diye konuştu. Tolga Atakan gündeme dair açıklamalarda bulundu. Atakan, partinin kurulduğu günden itibaren seçime yoğun bir şekilde hazırlandıklarını ifade ederek, “Her an bir seçime girecekmişiz gibi çalışmalarımıza kurulduğumuz tarihten itibaren hızlıca başladık” diye konuştu. Seçime en hazır partinin Halkın Partisi olduğunu ifade eden Atakan, “Artık toplum da bu seçim havasına girdi. Bunu uzatmanın bir anlamı kalmadı” dedi. Halkın Partisi’nin parti üyelerinin dışında da adaylık kabul etmesinin sorulması üzerine Tolga Atakan şunları söyledi: “KATKI KOYMAK İSTEYENLERE KAPIMIZ AÇIK” “ Genel bir prensip ortaya koyduk. Bu prensip için çalışacak, bunu hayata geçirmek için bize güç verecek olan kişilerle de bu yolu yürümek istiyoruz dedik. Siyasi partiler kapalı kutu gibi olmaması gereken yapılar. Aslında bu bir bayrak yarışı. Bize bu konularda katkı koyacak herkese kapımız açık dedik.” “ÜLKEDE PLANLAMA YOK” Girne’de 83 öğrencinin eğitimi için sınıf bulamamasıyla ilgili soruya verdiği cevapta ülke yönetiminde her şeyin başının planlama olduğuna dikkat çeken Tolga Atakan, Anayasa’ya göre 5 yıllık planların yapılması gerektiğini belirtti. “DPÖ’müz var ama bu çalışmaları yapabilecek teknik altyapısı tamamlanmamış, daire müdürleri atanmamıştır. Biz böyle karanlığın içinde el yordamıyla önümüzü görmeye çalışan bir yapı içerisindeyiz” diye açıklamalarda bulunan Atakan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Girne de bunun en ironik, en acı örneklerinden bir tanesi. Sadece eğitim olarak bakmayın. 10 ve üzeri katlı yapıların olduğu bir bölge. Ama Girne itfaiyesinin merdivenleri beşinci kata erişebiliyor. Biz bunu bile planlayamıyoruz. Artan nüfusa uygun arıtma tesisi yok. Asayişte sıkıntılar var. Sağlık keza aynı şekilde. Ciddi bir planlama yapmanız lazım. Bunun için de nüfusu bilmeniz lazım. Biz nüfusu bilmiyoruz. Kimse bilmiyor. Yönetenler de bilmiyor. Herhangi bir alanla ilgili bir planlama şimdiye kadar yapılmadı. ” “MERKEZİ PROJE BİRİMİNİ KURACAĞIZ” Türkiye’den yatırımlar için kaynak alınmasında yaşanan sıkıntıların da, KKTC’deki mevcut iktidarın proje yapmaktan aciz olduğunu ifade eden Atakan sözlerini şöyle sürdürdü: “Halkın Partisi iktidarında hayata geçirilecek olgulardan bir tanesi de bir merkezi proje birimidir. Bu konuyla ilgili de çok ciddi çalışmamız var. Özellikle yurt dışında bu konularda görev almış ve halen bu görevleri yürütmekte olan vatandaşlarımız var. Onların bilgi ve deneyiminden de faydalanacağız.” “KIRSAL KESİM ARAZİSİ YERİNE SOSYAL KONUT PROJESİ” Kırsal kesim arazisi konusuna da değinen Atakan, “Biz köy ziyaretlerimizde tanık olduk. Köylüler, muhtarlar tartıştı. Adamına göre, partilisine göre bu arazilerin verildiğini söyleyip tartıştılar” dedi. Kırsal kesim arazisi işlemlerinin örgüt binalarına gerçekleştirildiğinin altını çizen Atakan, bu konuda işin aslında odaklanılması gerektiğini belirtti. “Kırsal kesimde yaşayan gençler bu hakka sahiptir de, şehirlerde yaşayan gençler ne olacak? Aynı maddi sıkıntıyı yaşayan ve hayatını kurmak isteyen gençlerin başı kel mi? Birinci sıkıntı burada. İkinicsi; bu arazilerin hiçbir alt yapısı yok. Elektrik yok, su yok, yol yok. Elektrik çalışması yapsanız, ödeyeceğiniz trafo parası ile belki de şehirde ev peşinatı oranında para veriyorsunuz” diyen Tolga Atakan, buna karşılık Halkın Partisi’nin projesi olduğunu söyledi. Atakan, kırsal kesim arazisi vermek yerine Halkın Partisi’nin sosyal konut projesini hayata geçirme projesi olduğunu belirterek şunları söyledi: “İyi bir çalışmayla ayarlanabilecek, gerekirse devletin kasasından hayal edildiği miktarlarda para çıkmadan da yapılabilecek bir şey. Kamu özel ortaklığında sosyal konut projesini Halkın Partisi iktidarında hayata geçireceğiz.” “YENİ BİR VATANDAŞLIK YASASI HAZIRLIYORUZ” Hükümet tarafından verilen vatandaşlıkların da sorulması üzerine Atakan, şu an yeni bir vatandaşlık yasası hazırlığı içinde olduklarını belirtti. Atakan, Halkın Partisi iktidara geldiği noktada öncelikle bunu bir durdurmamız lazım. Yani belli bir süre vatandaşlık verilmesinin durdurulması lazım. Bunu niçin yapmamız lazım? Önümüzü görmek anlamında” dedi. Atakan açıklamalarına şöyle devam etti: Üzerinde çalıştığımız çok ciddi bir şekilde çalıştığımız bir vatandaşlık yasası var. Bu yasa bitmek üzeredir. İktidara geldiğimizde de bu taslağı hayata geçirmeyi hedefliyoruz. Bir kere açık, net ve anlaşılabilir bir yasadır öngördüğümüz. Bugün genel algı nedir? Belli bir süre çalışma izni varsa vatandaş olabilirsiniz. Algı budur. Halbuki realite vatandaşlığa başvurma hakkı doğurmasıdır bu kriterlerin. Kabul edilip edilmeyeceğiniz belli kriterlere göredir. Nedir bu kriterler? Bununla ilgili 7 farklı ülke inceledik. Nüfus yapıları bize göre çok daha küçük, bize göre daha büyük ve bizimle aynı seviyede olan ülkeleri de aldık. Tabii ki ilk başta konuştuğumuz konuya geleceğiz yine. Bütün bu politikaları belirleyebilmemiz için öncelikle nüfusumuzu bilmemiz ve o gerekli planlamayı yapmamız lazım ki nasıl bir artış projeksiyonu ortaya çıksın. Yapacağımız planlama ve projeksiyonla, nasıl bir iş gücü istediğimiz, nasıl bir nüfus yapısı istediğimiz net bir şekilde ortaya çıkacaktır ve buna göre ki bunu yapan bir sürü ülke vardır. Örneğin dersiniz ki biz 2020 yılına kadar yeni vatandaşlık verilmesini durduruyoruz ama burada bir parantez açmak lazım, ülkemizde uzun yıllardır, burada yaşayan, burada doğmuş, burada büyümüş, annesi babası KKTC vatandaşı olup da kendilerine vatandaşlık verilmeyen insanlar da var. Bu şekilde mağdur edilen insanları da belli bir şekilde sistemin içine dahil ettikten sonra, örneğin 2020 yılına kadar herhangi bir vatandaşlık verilmeyecek 2020 ile 2025 yılları arasında da bin vatandaş yapacağız şeklinde.” “TÜRKİYE İLE ADLİ KONULARDA İŞBİRLİĞİ SİSTEMİNİ UYGULAYACAĞIZ” Halkın Partisi Genel Sekreteri Tolga Atakan, “Kimlikle ilgili giriş konusunda bir adım atar mısınız?” yönünde sorulara ise şöyle yanıt verdi: “Bununla ilgili bir taahhüdümüz var. KKTC ile Türkiye Cumhuriyeti arasında adli bir iş birliği anlaşması var. Fakat bu tek taraflı olarak çalışıyor. Yani Türkiye’den buraya gelenlerin bizim sınır kapımızda, Türkiye’nin kullandığı adli mekanizma üzerinden kontrol edilmesi bizim tarafımızdan kullanılmıyor. Biz bunu işler hale getireceğiz. Bu çift taraflı olacak. Bu sistem uygulanmıyor. Biz bunu uygulamaya sokacağız.” YEREL GELİRLER, YEREL GİDERLERİ KARŞILAYABİLECEK SEVİYEDE” Yerel gelirlerin, yerel giderleri karşılayabilecek seviyede olduğuna vurgu yapan Tolga Atakan, “Sağlıklı toplanması halinde yerel gelir gider durumu bu noktadadır” dedi. Bu konunun sağlıklı bir şekilde işleyebileceği yapıyı kurup kuramamanın önemli olduğunu ifade eden Atakan, “Minimumum 3 yıllık bir süreç içerisinde KKTC ekonomisi kendi ayakları üzerinde duran bir yapıya ulaşabilir. Yine Türkiye’den özellikle yatırım konusunda ekonomik bir kaynak alınması gerekiyorsa alınabilir” diye konuştu.