Görünmeyen ancak birçoklarınca da bilinen bir “el’in” güdümünden öte hizmetinde olan bir YÖDAK’a tanık oldu Kuzey Kıbrıs.

Kuzey Kıbrıs yükseköğretimi adına koskocaman kayıp bir 5 yıl geride kalırken Prof.Dr. Akile Büke başkanlığındaki YÖDAK, yükseköğretimin nasıl yönetilemeyeceğinin daha açık bir ifade ile nasıl yönetilmemesi gerektiğini gösteren bir dönem olarak geride kalmak üzere.

Yükseköğretim alanını “daha iyiye götürme” vizyonu ne yazık ki geçen 5 yıllık sürede “hesap kesme” misyonunun gölgesinde kaldı.

Zaman zaman öylesi uygulamalar ile gündeme geldi ki Prof.Dr. Akile Büke başkanlığındaki YÖDAK, “Rum’un yapamadığını yapacaklar” endişesi ülke üniversitelerine – bazıları hariç- ve Kıbrıs Türk kamuoyuna egemen oldu.

“Hesap kesme” misyonu ile hareket eden YÖDAK’ın ve/veya Başkan Prof.Dr.Akile Büke’nin bazı üniversitelere yakınlığı ve “kendisini devletin üstünde gören bazı yapılar”a karşı pasif duruşunun nedenleri de iddia boyutunda ülke kamuoyunda hep tartışıldı.

Masonik yapılar ve Türk devletinin bekası için tehdit oluşturan bazı merkezlerin üniversite yapılanmalarının karşısında eylemsiz bir duruş ortaya koyduğu da hep iddia edildi, Prof.Dr. Akile Büke’nin.

İddiaların doğruluğu ortaya çıkar veya çıkmaz bilinmez ancak Prof. Dr. Akile Büke başkanlığındaki YÖDAK’ın üniversiteler –bazıları elbette yine hariç- nazarında saygınlığı ve güvenirliliği günden güne erozyona uğramaya devam ediyor.

Yükseköğretim Yasası’nın Prof.Dr. Akile Büke başkanlığı döneminde değiştirilmesinin ardından özerk yapısını siyasi erk’e teslim eden YÖDAK ve ülke yükseköğretim kurumları için tehlike çanları o günden beri çalmakta.

Sorulması ve sorgulanması gereken çok soru var aslında.

KIBRIS MANŞET olarak soruyoruz;

Cumhurbaşkanlığına bağlı iken daha açık bir ifade ile özerk bir yapıda iken YÖDAK’ın statüsünü ileriye taşıyıp “anayasal bir kurum” olması için ortaya irade koymak yerine değiştirilen yasa ile YÖDAK neden siyasi erk’in güdümüne sokuldu?

 Kimler YÖDAK’ın statüsünün düşürülmesini hangi amaç için istedi?

YÖDAK’ın özerkliğini kaybetmesi kime ne fayda sağladı?

Üniversitelere eşit mesafede durma ilkesinden YÖDAK neden ve kim için vazgeçti?

Prof. Dr. Akile Büke başkanlığındaki YÖDAK  neden meclisin böylesi yanlış bir yasa değişikliğine gitmesine göz yumdu?

Yasa çalışmalarında YÖDAK’ı temsilen bulunan Prof. Dr. Akile Büke yükseköğretim alanının zayıflamasına sebep olan böylesi bir değişiklik karşısında neden ve kim için sessiz kaldı?

Uluslar arası tanınırlığı olan toplum liderliği statüsü ile Cumhurbaşkanlığından koparılarak siyasi erk’e bağlanan YÖDAK’ın uluslar arası tanınırlığı ve üyeliklerin düşeceğini ve böylesi bir durumun ülke üniversitelerinin uluslar arası tanıtım faaliyetlerine ve kabul edilebilirliliğine darbe olduğunu neden umursamadı, YÖDAK başkanı Prof. Dr. Akile Büke ?

Üniversitelerimizi engellemek için devlet politikası yürüten Rum kesimine özerliği ortadan kaldırılarak siyasi erk’e bağlanan bir YÖDAK’ın “altın tepside” neler sunacağı Prof.Dr. Akile Büke tarafından neden önemsenmedi?

Ve neden Prof.Dr. Akile Büke 5 yıllık görev süresince kapatılması gereken ve varlıkları ile ülke yükseköğretiminin özellikle uluslar arası imajını ve kabul edilebilirliği karşısında tehdit unsuru olan üniversite adı altında faaliyet yürüten “zararlı” merkezlerin faaliyetlerini görmezden gelerek gerekli kararların alınmasında pasif davrandı?

YÖDAK’ın ivedi yasa değişikliği ile eskiden olduğu gibi “özerk” bir yapıya kavuşturularak ülke üniversiteleri için kapıda bekleyen düşman ve tehlikeden kurtarılması gerekli.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar için ülke ekonomisinin temel direklerinden olan yükseköğretim alanına doğru şekilde yön verecek yeni bir YÖDAK’ı inşa etmek her şeyden önce “milli” bir görev ve sorumluluk olmamalı.

Ve Prof.Dr. Akile Büke başkanlığında geride kalan 5 yıllık sürenin sonunda Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a ülke yükseköğretimi adına önemli görevler düşmekte.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar yükseköğretim alanı için “kurtarıcı” olmak zorunda.

Ve YÖDAK artık “biri”lerinin değil Devletin ve ülke yükseköğretiminin hizmetinde olmalı.

Editör: TE Bilisim