Uluslararası Sağlık Tüzüğü’nün (UST) Onaylanmasının Uygun Bulunmasına İlişkin Onay Yasası, 14 Mart 2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak, yürürlüğe girdi.
Uluslararası Sağlık Tüzüğü, uluslararası seyahat ve ticaret sırasında insan sağlığı açısından yaşanabilecek olumsuzluklara karşı gerekli önlemler alınmasını düzenliyor.
Tüzüğün amacının ‘Uluslararası seyrüsefer ve ticarete gereksiz müdahaleden kaçınarak ve halk sağlığı açısından ortaya çıkacak risk ile orantılı ve sınırlı olarak, hastalıkların uluslararası yayılmasını önlemek, bu hastalıklara karşı korunmak, yayılmalarını kontrol etmek ve halk sağlığı açısından gerekli yanıtı vermek’ olduğu kaydediliyor.
Birleşmiş Milletler Şart ve Dünya Sağlık Örgütü Anayasası rehberliğinde uygulanacak tüzük, kişilerin onuruna, insan haklarına ve temel hak ve özgürlüklerine saygı gösterilmesini öngörüyor.
Tüzük, bütün insanlığı olası bir hastalığın uluslararası düzeyde yayılmasından korumak üzere hazırlanırken, evrensel çapta tatbik edilme hedefi rehberliğinde uygulanacak.
Devletler, BM Şartı ve uluslararası hukuk ilkelerine uygun olarak, kendi sağlık politikaları doğrultusunda yasa koyma ve bu yasaları uygulama egemenliğine sahip olacak.
Tüzüğe imza koyan devletin, tüzük kapsamındaki sağlık önlemlerini uygulayabilmek için ulusal UST Odak Noktası ve makamları belirlemesi gerekiyor. Bu nokta, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ile her an ulaşılabilir bir konumda olacak. DSÖ ise Ulusal UST Odak Noktalarıyla haberleşmek üzere her an ulaşılabilecek UST İrtibat Noktaları tayin edecek.
Devlet, tüzüğün yürürlüğe girdiği yıldan başlayarak beş yılı geçmemek koşuluyla, olayları tespit etme, değerlendirme, bildirme, rapor etme kapasitesini geliştirecek, güçlendirecek ve sürdürecek.
Devlet, ülkesinde uluslararası önemi olan halk sağlığı acil durumu oluşturabilecek nitelikte alışılmadık bir kanıta sahipse, bununla ilgili bilgileri DSÖ’ye verecek, sağlık önlemleri ve kanıt değerlendirmeleri konusunda örgütten yardım talep edebilecek.
