Kıbrıs Türk halkını çağdaş dünya ile buluşturmak hedefiyle 1 Eylül’den bu yana ülkenin dört bir yanını dolaşarak ‘Kıbrıslı formülcükler’ diye adlandırılan yöntemlerle halkı ile kucaklaşan Demokrat Parti (DP), DP İktidarında Karpaz ve İskele için hayata geçirecekleri projeleri bu kez de Karpaz ve İskele halkıyla paylaştı. 

Dün akşam saat 18:00’de Boğaz Hotel’de gerçekleşen halka açık toplantıya, İskele/Karpaz halkının ve sivil toplum örgütleri temsilcilerinin yanı sıra DP Lefkoşa Milletvekili Mustafa Arabacıoğlu, Genel Sekreter Bengü Şonya, Genel Baskan yardımcıları, ilçe başkanları, belediye başkanları ve bazı üst düzey yetkililer katıldı.
Büyük bir coşku ve heyecanla gerçekleşen toplantıda Serdar Denktaş ve İskele İlçe Başkanı Ahmet Cennetoğlu birer konuşma yaptı.

DP Genel Başkanı Serdar Denktaş konuşmasında, Demokrat Parti iktidarında nasıl bir İskele/Karpaz olacağını toplantıya yoğun ilgi gösteren İskele ve Karpazlılar’la paylaşarak, ülke gündemini değerlendirdi.

Konuşması sık sık “Başbakan Serdar” şeklinde tezahüratlarla ve alkışlarla kesilen Serdar Denktaş, konuşmasında İskele/Karpaz halkının yıllardan beridir terk edilmişlik hissini yaşadığının, iyi yönetilmeyen ülke olanaklarından, adaletsiz yönetim anlayışı nedeniyle diğer bölgeler kadar faydalanamadığının bilincinde olduğuna işaret ederek, “Değerli kardeşlerim, DP iktidarında bu durumu değiştireceğiz. Ülkede A’dan Z’ye yapılandırmaya gideceğiz. Gelin hep birlikte DP İktidarında İskele/Karpaz kitapçığında olan projelerimizi gerçekleştirelim ve onurumuzla çalışarak, gururumuzla üretelim. Gelin hep birlikte geleceğe güvenle bakarak hayallerimizi gerçeğe dönüştürürken, evlatlarımıza mutlulukla yaşayacakları bir ülke bırakalım” dedi.

SERDAR DENKTAŞ: “HEPİNİZE TEŞEKKÜR EDERİM”
DP Genel Başkanı Denktaş gecedeki konuşmasına toplantıyı gerçekleştirme amaçları hakkında bilgi vererek başladı.

Bölge insanını temsilen geceye katılarak kendilerine cesaret ve moral veren İskele-Karpaz Halkına teşekkür eden Serdar Denktaş, konuşmasında DP İktidarında ülkenin sorunları için neler yapacaklarını, ülkeyi daha ileri nasıl taşıyacaklarını, ülke insanının gülmeyen yüzünü nasıl güldüreceklerini, bilerek ve isteyerek sırf hükümete muhtaç olsun diye fakirleştirilen ve ricacı duruma düşürülen insanları ekonomik anlamda bağımsız, başı dik, hükümetlere rica eden değil, hükümetlerden talep eden, hükümetlere talimat veren duruma nasıl getireceklerini anlatacağını kaydetti.

SEN KİMSİN? BROŞÜRÜ VE DP İKTİDARINDA İSKELE/KARPAZ KİTAPÇIĞI
Gerçekleşen toplantıda dağıtılan ‘Sen Kimsin’ broşürü ve ‘DP İktidarında İskele/Karpaz” kitapçığı hakkında toplantıya katılanlara detaylı bilgi de veren DP Genel Başkanı Denktaş, öncelikle ‘Sen Kimsin’ broşürü hakkında konuştu.
“Sen Kimsin” broşürünün CTP ve UBP hükümetinin ülkeyi getirdiği noktada Kıbrıs Türk halkının kendini nasıl hissettiğini düşünerek hazırlandığını anlatan Denktaş, şöyle konuştu:
“Gördük ki insanımızın bugün hissettiği ile aslında kim olduğu arasında fark var. Broşürü inceleyin. Her biriniz bir anlamda ne hissettiğinizi bu broşürün içinde bulacaksınız. Broşürü saklayınız. Çünkü en geç sekiz ay sonra bu ülkede bir seçim olacak. Ve bu ülkenin direksiyonu DP’nin elinde olacak. O günden itibaren saymaya başlayınız. İkinci yılın sonuna geldiğimizde bugün kitapçığı okuyup “evet işte bende burdayım bende böyle hissediyorum” dediğiniz noktadan çok farklı bir noktaya ulaştığınızı göreceksiniz. Hissedeceksiniz ki, KKTC’nin başı dik bir vatandaşısınız. Hissedeceksiniz ki, evinizde çok şey vardı ve kullanılmadı. Hissedeceksiniz ki siz artık bu kitapçıkta yazan değilsiniz. O nedenle bu kitapçığı saklayınız.”

“BÖLGELERİ BİTİRDİKTEN SONRA SEKTÖREL ANLAMDA YAPACAKLARIMIZI TOPARLAYACAĞIZ”

“Demokrat Parti İktidarında İskele/Karpaz Geliyoruz” kitapçığı hakkında ise Serdar Denktaş, bölgesel olarak hazırladıkları bu kitapçığın herkes tarafından incelenmesi ve saklanması gerektiğini söyledi.
DP iktidarında kitapçıkta yazanları gerçekleştiremedikleri takdirde kendilerini sadece Kıbrıs Türk halkının cezalandırmasını talep ettiklerini dile getiren DP Genel Başkanı Denktaş, “Bu kitapçıkta yazanlar bizim sözümüzdür. Bu bizim yıllardan beridir halkımıza doğruları söyleyerek kimi zaman oy , kimi zaman itibar kaybetme pahasına ama asla halkımızın karşısına çıktığımızda yüzümüzü mahçup etmeyecek şekilde ortaya koyduklarımız gibi doğru ve dürüstçe ortaya koyduğumuz iktidar programımızdır. Bu kitapçığı genel politikalarımızı da belirten “Geliyoruz” kitapçığımızla birlikte düşüneceksiniz. Çünkü orada yer alan bir çok şeyi buraya koymadık. Bu bölgesel düşüncelerimiz. Bölgeleri bitirdikten sonra sektörel anlamda yapacaklarımızı toparlayacağız” dedi.

“HATAMIZI GÖREREK YOLUMUZA DEVAM ETTİK”

Genel Başkan Denktaş konuşmasında bir de özeleştiri yaparak, 2009 seçim dönemi çok çalıştıklarını, ancak halkın arasına girmediklerini, insanlarla irtibata geçmediklerini kaydetti.
Denktaş, bu hatayı görerek, bir buçuk yılı aşkın bir süredir bütün ülkeyi dolaşarak, insanları dinlemeye çalışarak 2009’da ortaya koydukları programlarını yeniden elden geçirdiklerini ifade etti.

“BATTI, KAPANACAK DENEN DP BUGÜN BÜYÜYEN TEK PARTİ KONUMUNA GELDİ”

“DP kapanır gider” düşüncesiyle Milletvekillerini istifa ettirenlerin bu emeline ulaşamadığından da söz eden Serdar Denktaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Allah’a şükür adam gibi duran bir milletvekilim daha kaldı. Allah’a şükür bu ülkeyi seven arkadaşlarım, genel sekreterimizin etrafında ilçe başkanları ile birlikte çalışmaya başladı. Allah’a şükür halkımız bu kez DP haklıdır diyerek, yaşananlardan onlar da ders çıkararak etrafımızda kenetlendi. Battı, kapanacak denen DP, bugün büyüyen tek parti konumuna geldi. Allah sizden razı olsun.”

“UĞRAŞIMIZ KENDİ AYAKLARI ÜZERİNDE DURAN BİR DEVLET YARATMAK”

DP olarak bütün uğraşlarının Güney Kıbrıs ile eşit, ülke insanının dünyanın hiçbir ülkesi karşısında ezik olmayan, Anavatan Türkiye ile ilişkilerde Kıbrıs Türk halkının üstüne düşen görevi yaparak, ev ödevini tamamlayarak mali destek talep ettiğinde helal ederek alan, kendi ayakları üzerinde duran bir Devlet yaratmak olduğunun altını çizen Denktaş, özlenilen Devleti yaratmanın tek yolunun kendi ayakları üzerinde durabilen, geleceği planlayabilen, köyüne gelen siyasi karşısında ezilip bükülmeyen, başını dik tutabilen, rica etmeyip talimat verebilen bir halk yaratmaktan geçtiğini vurguladı ve ekledi:
“İşte onun için biz iktidara talibiz. O yüzden de diyoruz ki bu sefer bize güvenerek direksiyonu bize veriniz ve görüyoruz ki vereceksiniz.”

“YEŞİLIRMAK’TAN KARPAZ’A KAMU HİZMETİNİ VATANDAŞIN AYAĞINA GÖTÜRCEĞİZ”

DP Genel Başkanı Denktaş, daha sonra DP olarak adaletli yönetimden bahsederken neyi kastettiklerini anlattı.
Denktaş, Yeşilırmak’tan Dipkarpaz’a kadar vatandaşın ayağına kamu hizmeti götüreceklerini ifade etmesinin yanı sıra, Eğitim, Sağlık ve Tarım sektörüne yönelik hazırladıkları projelerden bahsetti.

“YENİERENKÖY, İSKELE VE MEHMETÇİK’TE PREFABRİK DEVLET DAİRELERİ KURULACAK”

Kamu düzeninde ne gibi değişiklikler yaparak, adaletli yönetimi kurabileceklerinin çalışmasını yaptıkları kaydeden Serdar Denktaş, DP İktidarında Kıbrıs Türk halkının yasal hakkı olan bir işlemi halletmek için köyünden Gazimağusa’ya veya Lefkoşa’ya gitmek zorunda kalmayacağını dile getirdi.
Yenierenköy, İskele ve Mehmetçik’te kurulacak ve bölgeli memurların görevlendirileceği prefabrik Devlet daireleri ile bölge halkının “bugün git yarın gel” uygulamasından ve küçük bir işi için Lefkoşa’ya gitmekten kurtulacağını ifade eden DP Genel Başkanı, vatandaşın da memurun da ulaşım giderleri için harcadığı rakamın cebinde kalacağıta dikkati çekti.

“EVİNDE HİÇ DEVLET MAAŞI OLMAYANA İSTİHDAMDA ÖNCELİK”
DP İktidarında da kamuya istihdamların yapılacağını, ancak önceliğin evine hiç devlet maaşı girmeyenlerin olacağını da sözlerine ekleyen Denktaş, “Bu sayede bu Devletin eli, şefkati, maaşı hemen her eve girer duruma gelsin. Çok bu zor, hayır değil. Yeter ki iktidara gelen “Ben halkımı fakir tutayım ki, bana mecbur kalsın, günü gelince senin kızcığı işe alacağım, senin oğlancığa ev vereceğim, senin elektriğini, senin suyunu ödeyeceğim” diye iradesini çalma düşüncesinde olmasın. Bu mümkündür. Bunu sağlayabilecek olan tek parti Demokrat Parti’dir. Dönün geçmişe bakın. 20 yıllık partinin 10 yılı iktidarda, 10 yılı muhalefette geçmiştir. 10 yıllık iktidar döneminde insanlarımız korkusuzca düşüncelerini söyleyebilmişti. İnsanlarımız gidip DP’li bakanların kapısını rahatça çalmıştır. Bu nedenle güvenin diyoruz, bunu da DP yapabilir” diye konuştu.

“ADİL BİR EĞİTİM SİSTEMİ”

KKTC’de adil bir eğitim sistemi olması gerekliliği üzerinde de duran Serdar Denktaş, Devlet okullarının özel okulların tümünden daha iyi eğitim verebilmesi gerektiğini vurgulayarak, bunu DP iktidarında başaracaklarını söyledi.
Yeni eğitim politikası çerçevesinde çocukların köylerindeki okullarda en iyi eğitimi almaya başlayacağını anlatan Denktaş, müfredat değişikliği ile birlikte Kur’an kursları karmaşasının son bulacağını, din eğitiminin müfredatın parçası olacağını kaydetti.
Arapça’nın ilkokul üçten itibaren seçmeli ders olarak eğitim müfredatının içinde yer alacağını da sözlerine ekleyen Genel Başkan Denktaş, ortaokul ve liselerin kampüsleşeceğini ve bölgede tek bir ortaokul-lise kampüsü olacağını ifade etti.
Orta üçten itibaren seçmeli ders olarak Arapça’yı seçenlerin o eğitim kurumu içerisinde hem Kur’an dersleri alabileceğini, hem de kampüs içerisindeki bir Mescit’te gidip pratik namazını kılabileceğini anlatan Denktaş, ülkede yaşayan ve kendi eğitimlerini talep eden Aleviler’in de kendi eğitimlerini alacağını belirtti.

“LAİK DEVLET DİNLERE SAYGI GÖSTEREN, FARKLI DÜŞÜNCEDE OLAN FARKLI YAKLAŞIMLARI OLAN İNSANLARA DA SAYGI GÖSTEREN DEVLETTİR”
Böylece Devletin laik bir Devlet olduğunun anlaşılacağına vurgu yapan DP Genel Başkanı Denktaş, “Laik Devlet dinlere saygı gösteren, farklı düşüncede olan farklı yaklaşımları olan insanlara da saygı gösteren Devlettir. Bunu sağlamak zorundayız” dedi.

Gençlerin liseden üniversiteye geçişinden de bahseden Denktaş, üniversitelere girişin kolay olacağını, ancak bitirmenin çok zor olacağını anlattı.

Serdar Denktaş, bu geçiş sürecini şöyle anlattı:
“Her türlü eğitimi alan gencimiz lise döneminde yönlendirilerek teknik eğitime de geçebilir ki bunlar da yine kampüste. Teknik eğitimi alacak gençlerimiz maaşlı çalışabilecek de aynı zamanda. Üniversiteye giriş kolay olacak. Bir genç diyecek ki “Ben tıp okumak isterim.” Üniversiteye başvurduğunda üniversitenin kriterleri belli olacak. Üniversite, ilkokuldan lise sona kadar devam eden süreçte öğrencinin dersleri nasıldı, sosyal aktivitesi nasıldı, sporcu mu değil miydi diye dönüp bakacak. Bütün bunları belirledikten sonra, eğer kriterleri o branş için uygunsa o öğrenciyi alacak. Değilse başka bölüme yönlendirilecek.

Üniversiteye girmek kolay, bitirmek zor olacak. Bizim istediğimiz ara elemanlar ise eğer, daha ilkokulu bitirirken o ara eleman yetiştirme yönüne gençlerimizi yönlendireceğiz ki liseyi bitirdiğinde elinde altın bilezikle piyasaya çıkabilsin. Erkek arkadaşlarımızın bu anlamda sıkıntıları var. Nedir bu sıkıntı? 1 sene de askere gidecek. Teknik liseyi seçmişse ve bir meslek edinmişse askerlik görevini o mesleğini icra ederek bitirmiş olacak. Ama piyasa kazanacak, gencimiz kazanacak. İnsanımız kazanacak ve herkes bilecek ki bu eğitim sistemi adildir. Çünkü ben ne istiyorsaydım, ne hedeflediyseydim başarımın elverdiği biçimde o hedefe ulaştım. Başarılı değilsem başka bir şeye. Ama aç kalmadım, işsiz kalmadım. Aşsız kalmadım ve bu ülkede bana yaşama hakkı tanındı. Bunu hissederek eğitim dönemini bitirecektir gençlik. Bu ülkenin geleceğini de kuracak gençliktir. Biz buna inanıyoruz.”

“SAĞLIKTA ADALET”
“Benim hastam tedavi olmak için Lefkoşa’ya gitmek zorunda olmamalı. Burada da aynı hizmeti alabilmeli. Doktorunu hastanesini seçebilmeli” diyen Denktaş sağlık konusunda Türkiye’nin başardığını KKTC’de başaramamanın büyük bir utanç olduğunu dile getirdi.
Bunun başarılması için gereken tek şeyin sosyal sigorta sistemini geçici bir süre, yeniden toparlayıncaya kadar Türkiye ile yapılacak bir ikili anlaşmayla o sigorta sistemi kapsamı içine almak olduğunu dile getiren Serdar Denktaş, ancak bunu gidip talep edebilecek bir ekibin şu anda mevcut olmadığının altını çizdi ve “Bizimkilerin talep ettiği hiçbirşey yok. Tek bildikleri gidip para istemek. Peki zamanı gelmedi mi bundan kurtulmanın artık arkadaşlar. Artık zamanıdır” dedi.

“DP İKTİDARINDA TARIM YENİDEN CANLANACAK, ÜRETİCİ ÜRETTİĞİNİ SATACAK”

DP İktidarında tarımın yeniden canlanması, üreticinin ürettiğini satabilmesi için gerekli projeleri hazırladıklarından da bahseden Denktaş, köyleri gezerken harnup satışlarının nasıl gittiğini sorduğunu, ancak köylünün kendisine ürünü toplamadıklarından bahsettiğini kaydetti.
Serdar Denktaş, “DP’nin Tarım Bakanlığı dönemini hatırlayın. Harnup fiyatı bırakın üç dört katına çıkmayı peşin ödenmeye başladı. Ufacık bir dokunuş sadece politikada. Köylüyü yeniden harnuba sarılmaya itti. O gün bugündür zam görmedi harnup fiyatı. Hayvancı perişan. Yemin fiyatı yükseldi. Bırakacayık böyle gitsin yoksa, “e hade be baylar da artık yeter” deme zamanı geldi mi?” şeklinde konuştu.

“ADALETLİ BİR YAŞAM”

Denktaş, ülkede yıllardan beri kanayan bir yara olarak duran, kimi zaman ayrımcılık diye hissedilen, kimi zaman gerçekten bu insanlar farklı düşünür dedirten ikilik yaratıldığına işaret ederek, “Kıbrıslıyız-Türkiyeliyiz, Baflıyız-Adanalıyız, Güneydoğuluyuz-Lefkoşalıyız ikiliği yaratarak herhangi bir hedefe doğru yürümemiz mümkün değildir. Bu ülkede vatandaşlık veriliyor mu veriliyor. Vatandaşımıza vatandaş olduğu hissettiriliyor mu, hayır. Bu ülkede geleceğimizi planlayabiliyor muyuz, hayır. Bu ülkede toprağımıza toprağım demeyi ne kadar zamandır unuttuk. Bu ülkede üretim yaptığımızda ürettiğimizi pazarlayacağımızdan emin miyiz. Hayır. Ondan sonra da vatandaş da çok karamsardır, marazi bir toplum olduk. E napalım. Bu marazdan kurtaracak biri yok mu bu ülkede? Demokrat Parti var. Çünkü DP, programlarla önünüze geliyor. Ver bana oyunu da senin gıççağızı işe alayım. Siz de daha sonra alırsan benim kızı işe oy vereceyik sana deme noktasına geldiniz. Bunun sebebi adaletli bir ortamda yaşadığımızı hissetmememizdir. Gelecekten ümidimizi kestik” diye konuştu.

“KENDİ İÇİMİZDE BİR BÜTÜN OLARAK ADİL BİR DÜZENİ OLUŞTURABİLDİĞİMİZ AN VE TÜRKİYE DE BİZE BÜTÜN PAZARINI AÇTIĞI AN, ARTIK BU ÜLKEDE ÜRETİM BAŞLAR. ÜRETİM EN ÜST SEVİYEYE ÇIKAR”

Ülkede 40 yılı aşkın süredir devam eden görüşmelerde CTP ve UBP’nin görünürde farklı görüşteymiş gibi gözüktüğüne, ancak aynı görüşte olduğuna da işaret eden Serdar Denktaş, şöyle devam etti:
“ CTP der ki, çözüm olunca bütün sorunlarımız çözülecek. UBP de der ki Türkiye veriyor parayı biz de maaşları öderiz, maaşlardan da esnafa bir miktar gider. İşte böyle yaşayalım gitsin. Güya iki zıt görüş. Niçin zıt? Biri Rum’u biri Türkiye’yi işaret eder. Vatandaşın algılaması bu. Ben da diyorum ki hayır. İkisi de aynı görüş. Neden. İkisinin içinde de KKTC vatandaşlarının kabiliyeti, becerisi, kendilerine özgüveni yoktur. Bu iki parti halkımızın elinden bu üç şeyi almıştır. İnsanımız becerisini ortaya koyamıyor. Özgüvenini kaybetti. Ne üretirsem üreteyim satamam diyor. Ben yönetmiyorum bu ülkeyi zaten düşüncesine kapıldı. Hayır. Biz DP olarak bu ikisinin görüşünde değiliz. Ne biriyle kavgalı, ne diğeriyle düşman olma durumunda da değiliz. Biz kendimize bakacağız. Kendi içimizde bir bütün olarak adil bir düzeni oluşturabildiğimiz an ve Türkiye de bize bütün pazarını açtığı an, artık bu ülkede üretim başlar. Üretim en üst seviyeye çıkar.”

“ÜLKEDE A’DAN Z’YE YAPILANDIRMAYA GİDECEĞİZ”
DP iktidarında birçok alanda yenilikler yapacaklarını anlatan Denktaş, A’dan Z’ye ülkede yapılandırmaya gideceklerinin altını çizdi.

Devletin kendini vatandaştan koruyan konumdan çıkıp, vatandaşına güvenen ve vatandaşını kucaklayan bir konuma gelecek bir yapılanmanın sağlanması hedefinde olduklarını da kaydeden Serdar Denktaş, “O güveni istismar edecek kişilerin cezalandırıldığı, o güvene layık hareket eden vatandaşın ödüllendirildiği bir düzeni oluşturmaktır hedefimiz. Bu vesileyle yeniden kalkınmayı sağlamaktır. Bu kalkınmayla birlikte adaleti yeniden hissedilir biçime getirmektir. Bu ülkede devletinden soğuyan insanımızı yeniden devleti ile barıştırarak, Türkiye’den git gide uzaklaşan KKTC’yi yeniden Türkiye Cumhuriyeti ile yakınlaştırarak, o bağları çok daha sağlamlaştırarak ileriye doğru yürümektir. Bir Denktaş olarak, bu devleti kuran ve bu devletin kurulması için çaba harcayan bir abiye sahip, kuran kişinin oğlu ve Denktaş’a her dönem destek veren bir partinin elemanı, genel başkanı olarak diyorum ki, bu bizim boynumuzun borcudur. Ve size soruyorum: Arkadaşlar biz bu devlete inanan kişiler olarak yeniden bu ülkeyi ayakları üstünde durdurmak için, yıllardan beridir elde edemediğimiz o vatandaşlık mutluluğunu, onurunu ve gururunu vatandaşımıza vermek için yoldayız. Yanımıza geliyormusunuz?” şeklinde sözlerini sürdürdü.

KTFF VE RUM FUTBOL FEDERASYONU ARASINDAKİ GÖRÜŞMELER...

Konuşması sırasında Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu ile Kıbrıs Rum Kesimindeki Kıbrıs Futbol Federasyonu arasında devam eden görüşmelere de atıfta bulunan Denktaş, Kıbrıs Türk takımlarının FIFA’ya üye takımlarla maç yapmasının herkesin istediği bir şey olduğunu, bu imkanı sunmanın dünyanın Kıbrıslı Türklere olan bir borcu olduğunu ifade etti ve “Tüm bunlar hepimizin istediği şeyler, eğer eşitliğimiz bozulmayacaksa, eğer Rum tarafı, Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu’nun esas izin makamı olmayacaksa” dedi.
“Cumhurbaşkanımızın bilgisi dışında, ‘siyasiler karışmasın’ diyerek bir şeyler yürütülüyorsa burada büyük bir tehlike vardır” diyen Serdar Denktaş, siyaset ve siyasetçiden soğuma olduğu için rahat hareket edebilmenin doğru bir yaklaşım olmadığının altını çizdi.
Serdar Denktaş, “Ne kadar genci kapsayacak olursa olsun DP olarak böyle bir yaklaşıma, popülist davranalım diye onay verecek bir parti değiliz bunu şimdiden biliniz” diye konuştu.

KIRMIZI ÇİZGİLERİMİZ...

Geçtiğimiz haftalarda bir basın toplantısı düzenleyerek, Kıbrıs sorununun çözümünde kırmızı çizgilerini çok net ortaya koyduklarını anımsatan DP Genel Başkanı, bu kırmızı çizgilerinden asla ödün vermeyeceklerinin de altını çizdi.

LTB KONUSU... “GELİN BE ARKADAŞLAR HEP BERABER KURTULALIM BUNLARDAN"
Son olarak konuşması sırasında, LTB Meclisi’nin, toplanarak 14 belediye meclis üyesinin istifalarını onaylamasını, Celal Cin’in oybirliğiyle LTB Başkan Vekili seçilmesini ve bu gelşmeden sonra iki ay içerisinde seçime gidilmesi beklendiği bilgisini alan Denktaş, hükümetin beceriksizliği, yönetimsizliği yüzünden Cin’in büyük sıkıntılar yaşayacağına işaret etti ve “Allah Lefkoşalıları acısın. UBP için konuşmak istemem derim ama hakikaten gelmiş, geçmiş ve gelecek en beceriksiz hükümettir. Gelin be arkadaşlar hep beraber kurtulalım bunlardan” dedi ve toplantıya katılanlara tekrardan teşekkür ederek konuşmasını tamamladı.

AHMET CENNETOĞLU: “AMACIMIZ YARINLARIMIZ OLAN GENÇLERİMİZE DAHA GÜZEL, DAHA YAŞANABİLİR, KENDİ AYAKLARI ÜZERİNDE DURAN BİR DEVLET BIRAKMAKTIR”
DP İskele İlçe Başkanı Ahmet Cennetoğlu ise konuşmasında öncelikle toplantıya katılan herkese teşekkür etti.
Konuşmasına, DP Genel Başkanı Serdar Denktaş ile bir aydır İskele/Karpaz Bölgesi’ne gerçekleştirdikleri ziyaretlerden bahsederek devam eden Cennetoğlu, “Bu bir aylık sürede İskele-Karpaz halkı ile bütünleşip, dağ gibi yığılan sorunları iktidarımız döneminde nasıl çözümleyeceğimizin projelerini ürettik. Amacımız yarınlarımız olan gençlerimize, yarınlarımız olan çocuklarımıza daha güzel, daha yaşanabilir, kendi ayakları üzerinde duran bir devlet bırakmaktır” şeklinde konuştu.

“UBP HÜKÜMETİ O KADAR BECERİKLİ BECERİKSİZDİR Kİ ÜLKEMİZİ TOZ DUMAN İÇERİSİNDE KALMIŞ BİR ENKAZA ÇEVİRDİ”
Bugün yapılan yanlışlıkların ve yaşanan haksızlıkların farkında olduklarını ifade eden Cennetoğlu, şöyle konuştu:
“Dönemin CTP iktidarı ülkemizi sarsılmış ve darmadağın edilmiş bir halde bırakmıştır. Bugünkü UBP iktidarı ise o kadar becerikli beceriksizdir ki ülkemizi toz duman içerisinde kalmış bir enkaza çevirdi. Bugünkü kötü durum herşeyin sonu mu? Hayır. Katiyetle herşeyin sonu değil. Hayattayız ve dimdik ayaktayız. Peki ya çözüm nerde? diye soracaksınız. İşte çözüm, işte istikrar, işte DP, işte Başbakanım Serdar Denktaş.”
Editör: TE Bilisim