Türkiye Başbakanı Binali Yıldırım, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı tarafından kabul edildi.

Kabulün ardından heyetler arası görüşmeye geçildi.

Yaklaşık 1 saat süren görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, müzakerelerin bugün tıkanma noktasında olmasına karşın, Türkiye’nin sürece yakından ilgisinin sürdüğünü ifade ederek, Yıldırım ve heyeti ile yüzyüze konuşma ve son gelişmeleri aktarma fırsatı bulduklarını belirtti.

En büyük beklentilerinin Rum tarafının yapılan bu vahim hatadan dönmesi olduğunu kaydeden Akıncı, “Kıbrıs’ta bize gereken Enosis kültürü değil barış kültürüdür” ifadelerini kullandı.

AB Komisyonu Başkanı Juncker ile Rum lider Anastasiadis’in görüşmesi sonrasında söylenenleri okuduğunu anlatan Akıncı, “Bunun 1960’tan gelen bir tarihçesi olduğu hatırlanmalıdır. Türkiye ve Yunanistan’a en çok müsadeye mazhar ülke tanımlaması yapılmıştır. Bu konu benden önce de varlığını muhafaza etti, Talat – Hristofyas döneminde de gündemdeydi. Ama bugünlerde yeni birşeymiş gibi çıkmasını anlamak mümkün değil” dedi.

Akıncı, “Her ne pahasına değil, olsun da nasıl olursa olsun değil, eşitlik, özgürlük ve güvenlikleri garanti altına alacak olan bir çözüm, bölgede enerji güvenliği ve işbirliği olanaklarını da sağlar. Aksi takdirde bölgede yeni gerginlikler olur. Bunu dediğimde ‘Akıncı tehdit ediyor’ deniyor, ama bu tehdit değil gerçekliktir” dedi.

Cumhurbaşkanı Akıncı, Rum tarafı kaynaklı olarak, tüm tarafların yararlı çıkacağı bir çözüme ulaşılamaması ve federal bir çatı altında yola devam edilebilmesinin söz konusu olamaması durumunda ise KKTC’nin gelişerek yoluna devam edeceğini vurguladı.
Akıncı, o zaman Kıbrıs’ta iki devletli ve iki devletin de kökleşeceği bir çözüme hazır olunacağını ifade ederek, her iki şartta da Türkiye ile ilişkilerin artarak süreceğini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Akıncı, Türkiye ile ilişkilerin her düzeyde daha iyiye gideceğine olan inancı ile çalışmalara devam edileceğini de sözlerine ekledi.
Türkiye Başbakanı Binali Yıldırım da Türkiye vatandaşlarının ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın selamını getirdiğini belirterek başladığı konuşmasında, Cumhurbaşkanı Akıncı ile müzakere sürecinde gelinen durumu kapsamlı bir şekilde ele aldıklarını ve muhtemel gelişmelerle TC-KKTC arasındaki işbirliğini değerlendirdiklerini söyledi.

Rum Meclisi’nin adadaki Rumlar arasında 1950 yılında enosis amacıyla düzenlenen plebisitin Rum tarafındaki okullarda anılmasına yönelik geçen ay aldığı kararı büyük talihsizlik olarak nitelendiren Yıldırım, “Onlardan beklenen yetişecek genç kuşakların zihinlerini zehirlememeleri, gençlerin barış ve birlikte yaşama kültürü ile yetişmelerini sağlamalarıdır.” Dedi.

Yıldırım, “Rum tarafı Kıbrıs Türkü’nün hassasiyetlerini göz ardı eden saldırgan tutumunu maalesef devam ettirmektedir. Gerçekleri çarpıtmaya yönelik bu tavrın müzakere sürecini daha da ileriye taşımayacağı bir gerçektir” dedi.

Kapsamlı çözüme, yeni ve sürdürülebilir bir ortaklığa tarafların endişelerini, beklentilerini dikkate alan, kısa vadeli siyasi kazanımlardan ziyade barış, huzur ve istikrarı hedefleyen gerçekçi bir yaklaşımla ulaşılabileceğini belirten Yıldırım, kapsamlı çözümün sadece müzakere başlıklarında mutabakata varmakla değil, eşit ortaklık anlayışının özümsenmesi ve müşterek geleceğe olan inancın benimsenmesi ile mümkün olabileceğini vurguladı.

Yıldırım, “Irkçı, dışlayıcı tavırlar yerine bu anlayış ve inancın genç nesillere aşılanması bir ihtiyaçtır. Kıbrıs meselesine adil, kalıcı ve kapsamlı çözüm bulunması yönündeki KKTC’nin çabalarını desteklemeye devam edeceğiz. Diğer yandan uluslararası camianın yoktan sebeplerle oyalanması ve müzakerelerin zamana yayılması artık kabul edilemez ve sürdürülemez bir durumdur. Rum tarafının ortaya net bir irade koyma zamanı gelmiştir” dedi.

Türkiye’deki atılımın bir benzerinin KKTC’de de hayat bulmasının kendilerini ancak memnun edeceğini belirten Binali Yıldırım, “temel prensibimiz Türkiye’de ne varsa KKTC’de de o olacak. Bu anlamda su, ulaşım, enerji, altyapı projeleri eş zamanlı olarak hem TC’de hem KKTC’de hayata geçirilmektedir” ifadelerini kullandı.

Yıldırım, “müzakere sürecinin seyrinden bağımsız olarak Kıbrıs Türkü’nün her koşulda yanında olmaya, güvenlik ve kalkınmasına kararlılıkla destek vermeye ve bölgede huzur, istikrar yatağının yerleşmesi yönünde üzerimize düşeni bugüne kadar yaptığımız gibi bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz. Türkiye’deki kardeşlerimiz dün olduğu gibi bugün de gelecekte de Kıbrıs Türk halkının hürriyetini, hukukunu ve selametinin muhafazası yönünde akti ve tarihi sorumluluklarını hassasiyetle yerine getirmeye devam edecektir. TC ile KKTC arasındaki gönül birliği her daim kuvvetlenecek, bölgemiz için barış ve istikrar kaynağı olmayı sürdürecektir” dedi.

Türkiye Başbakanı Binali Yıldırım konuşmasının sonunda önceki gün hayatını kaybeden ilk Kıbrıslı Türk kadın eczacı ve besteci Kamran Aziz’i andı, Türkiye’de de besteleri iyi bilinen Kamran Aziz’e rahmet, ailesine de başsağlığı diledi.

Editör: TE Bilisim