Borç İlişkilerinde Uygulanacak Kuralları Düzenleyen Yasa Önerisini Görüşmek Üzere Oluşturulan Geçici (AD-HOC) Komite üyesi Mesut Genç, katıldığı bir programda konuyla ilgili açıklamalarda bulundu.

HP’den verilen bilgiye göre, Mesut Genç, programdaki konuşmasında, faizle ilgili yapılan eski çalışmalar bulunduğunu, 2017’de bankacılık yasası çıktığını ancak faiz ve dövizle borçlanma hususunda boşluk bulunduğunu,  dörtlü koalisyon hükümetinde de UBP ile koalisyon hükümetinde de hükümet programına konu hakkında düzenleme yapılması yönünde madde koyduklarını söyledi.

Konuyla ilgili geçmişte yapılmış üç çalışmayı da kullanarak çalışma yapmak üzere tüm partilerden temsilcilerin yer aldığı Geçici Komite kurduklarını belirten Genç, “Merkez Bankası ve Bankalar Birliği’yle ciddi çalışmalar yapıldı. Hala da devam ediyor. Merkez Bankası bu tasarıları aldı ve bir çalışma yürütüyor. 26 maddelik bir yasa tasarıdır. İsmi de Tüketici Kredileri Yasa Tasarısı’dır ama nihai halini komite verecek” dedi.

SÖZLEŞMELERDE CİDDİ BOŞLUKLAR VAR

Bankalarla vatandaş arasında imzalanan sözleşmelerde ciddi boşluklar olduğunu vurgulayan Mesut Genç, imzalanan sözleşmenin tamamen bankalar lehine olduğunu, yasa boşluklarının vatandaş lehine bir şey olmasını engellediğini, bankacılık yapmış biri olarak her boşluğu ve uygulamayı çok iyi bildiğini, yaşanılan mağduriyetlere ve iflaslara tanık olduğunu söyledi.

Ekonominin ithalata dayalı olduğundan dövizle borçlanma konusunun özellikle üzerinde durduklarını belirten Genç, “Dövizle borçlanmaya sınırlama getirmek gerekiyor. Dövizle borçlanmanın faizleri TL’yle borçlanmadan az olduğu vatandan ona aldanıyor. Dövizin kur riskini göz ardı ediyor. Döviz yükseldiği anda evde yapılan hesap çarşıya uymuyor. TL’yle borçlanıldığında faiz biraz daha yüksek oluyor ama net taksit miktarını bilmek mümkündür” dedi. 

“SÖZLEŞMELER DAHA ANLAŞILIR OLACAK KREDİDEN CAYMA HAKKI GELECEK”

Düzenlemelerin hayata geçmesiyle, ön bilgi zorunluluğunun geleceğini ifade eden Genç, 
“Artık kredi sözleşmelerinde yazı puntoları standart, okunabilir ve net olacak. Vatandaşa 2 hafta içinde cayma hakkı geliyor. Kredi çıktıktan sonra istenirse paraya dokunmadan vazgeçebilecek. Merkez Bankası referans faiz oranı belirleyecek, bankalar buna marj oranı ekleyebilecek. Marj oranı bankaların o krediden alacağı kar oranıdır. Vatandaş marj oranına göre kendine uygun bankayı seçebilecek. Bankanın belirlediği marj oranı kredi bitene kadar değişemeyecek” dedi.

BANKALARA BİR KÜLFET GETİRMEYECEK

Bankaların aleyhine bir girişim olmadığını da sözlerine ekleyen Mesut Genç, “borç ilişkisini daha sistemli, daha şeffaf, vatandaşın daha bilgili olduğu bir şekle getirmek istiyoruz. Bankalar artı bir külfet getirmeyecek. Bu tasarı yasalaşınca bankacılık ve ekonomi anlamında bu ülkeye kazandırılmış en büyük reform yasası olacak. Bir iki sene sonra banka ilişkileri stabil hale gelecek” dedi.


Genç, “Ekonomik dengelerin en önemli unsuru da bankacılık ayağıdır. Bankacılık sektörü ekonominin can damarıdır, olmazsa olmazıdır. Bankacılık sektörünü ve devleti ayakta tutan vatandaşı da düşünmek zorundayız” dedi.

Editör: TE Bilisim