KIBRISMANŞET BAŞYAZI

SAĞLIKTA RADİKAL REFORM ŞART

KKTC Sağlık Bakanlığı tarafından 2018 yılında yayınlanan Sağlık Hizmetleri İstatistik raporu Sağlık Sistemimiz ile ilgili çarpıcı bir o kadar da düşündürücü verileri gözler önüne seriyor..
Rapor, KKTC Sağlık Bakanlığına bağlı Yataklı Tedavi Kurumları ve Temel Sağlık Dairesine başvuran hastalar ile de ilgili birtakım veriler yanında Doktor ve sağlık bölümleri ile ilgili bilgileri de içeriyor...

Rakamlar ve nicelik veriler arasında boğulurken fotoğrafın tamamında KKTC sağlık alanının üst akıldan ve bir devlet politikasından yoksun olduğunu Hükümetler de gelmiş geçmiş Bakanlar da görememiş ve ne yazık ki hala daha göremiyor…

Yaklaşık 1 yıl önce yayınlanan Sağlık Hizmetleri İstatistik raporunda geride bıraktığımız yıl içerisinde Devlet hastanelerine 86168 hastanın başvurduğunu, günlük ortalama 2872 hastaya sağlık hizmeti verildiğini, ülke hastanelerinde toplam 386 doktorun görev yaptığını ve günlük hizmet alan hasta sayısından hareketle en kaba hesap ile günlük verilen sağlık hizmetlerinde yaklaşık 7,5 hastaya 1 doktor düştüğünü ve bu rakamlarında ülke sağlık sisteminin dünya ortalaması üzerinde ve çağdaş olduğunu iddia etmek koskocam bir yanılgıdan ibarettir....  

Hükümetlerin ve özellikle Sağlık Bakanlarının popülist yaklaşımları ve kulağa hoş gelen rakamları ile istatistiksel analizleri bir kenara bırakıp hayal aleminden çıkmalarının zamanı geldi de geçiyor bile…

Resmi otoriteler sağlık hizmetlerinde rakamlar ile dünya ortalaması üzerinde olduğumuzun arkasına saklanarak kendimizi ve halkı kandırmaktan artık vazgeçmeli.

KKTC özel örneğinden hareketle coğrafi alanının küçüklüğü ve nüfusunun bu kadar az olduğu bir coğrafyada sağlık alanının hala bir sistemden yoksun olması siz Hükümet edenleri hiç rahatsız etmiyor mu?

Sağlıkta sorunlar gündeme geldiğinde sadece Sağlık çalışanı doktorlar, hemşireler ve tüm sağlık emekçilerinin özlük haklarından ve çağdaş çalışma koşulları ile ilgili yaşanan sorunlar dışında her şey yolundaymış, sanki sağlıkta başka sorunlar yokmuş gibi örneğin Kıbrıs Türkü’nün hak ettiği sağlık hizmetlerini alamaması ve en basit ifade ile çözüm yollarının ortaya konmaması neden bir sorun olarak bugüne kadar algılanmadı ?

Veyahut Hükümetler ve özellikle Sağlık Bakanları tarafından bu olgunun gerçek bir sorun olarak algılandığı noktasında samimi bir duruş sergilenmedi?

Sağlıkta hala daha bir devlet politikasının olmaması ve sistemin kurulmamasının sorumluluğu tüm Hükümetler ve onların Sağlık Bakanlarının boynundadır.

Kıbrıs Türkü’nün sağlık sorunlarında hala çareyi Türkiye veya Güney Kıbrıs’ta aramak için kapı kapı gezmesi sizi hiç mi rahatsız etmiyor?

Neden bu kadar küçük bir coğrafyada ve bu kadar az bir nüfusa sağlık gibi hayati öneme sahip ve politika malzemesi yapılmaması gereken bir olguda sistem getirilememesini neden umursan mıyor?

Sağlık alanına sistem getirmek vizyondan ziyade bir gaile meselesidir..

Sağlıkta sorunlar bitmiyor tartışmalarında aklımıza hasta memnuniyeti ve verilen sağlık hizmetinin kalitesi en son geliyorsa, KKTC Meclisinde doktor milletvekili sayısı hatırı sayılı bir orandayken üst akıldan sağlık alanının halen yoksun olduğunu bugün tartışıyorsak, Doktorlara ikinci iş yasağını yasalaştıranların bunu reform diye topluma yutturup vekillikten kalan zamanlarında doktorluğu veya sağlık ile ilgili mesleklerini ikinci iş olarak yapamaya devam ediyorlarsa, özel hastanelerde, kliniklerde ve sağlık laboratuarların da isimleri duvarları ve tabelaları hala süslüyorsa Sağlıkta Reform beklemek ölü gözünden yaş beklemekten başka bir şey değil de nedir?

KIBRIS MANŞET olarak yine de umudu kesmeden yurdumuzdan inatla ve bu toprakla inançla yazıyoruz;

Kamuda reform sağlık alanından başlamalı…


 

Editör: TE Bilisim