Kıbrıs'taki müzakere süreciyle ilgili Rusya Dışişleri Bakanlığı'nda yaptığı görüşmeler hakkında AA muhabirine bilgi veren Kudret Özersay, "KKTC'nin, kapsamlı çözüm müzakereleri bağlamında, Rusya ile özellikle son üç yılda kurumsallaşmaya başlayan bir ilişkisi olduğunu söylemek mümkün. Bu sayede, KKTC'nin ne istediğini doğrudan Rusya'ya anlatma şansı buluyoruz" dedi.

Özersay, Kıbrıs sorununun bir iç mesele olmadığını ve BM Güvenlik Konseyi'nin gündeminde olan bir sürecin devam ettiğini kaydederek, "BM Genel Sekreteri'nin iyi niyet misyonu çerçevesinde devam eden bir müzakere süreci yaşıyoruz. Bu bağlamda Rusya'nın BMGK daimi üyesi olarak süreci yakından takip ettiğini söyleyebiliriz" diye konuştu.

Geleneksel olarak Rusya'nın Kıbrıs Rum tarafına "daha yakın ve daha sıcak" bakan tarafları bulunduğunu söylemenin mümkün olduğunu işaret eden Özersay, "Ancak diplomasi duygusal ilişkiler üzerine tahsis edilmez. 'Rusya zaten bize sıcak bakmaz' diyerek geri durmanız doğru değil. Önemli olan bizimle ilgili oluşturulan önyargıları kıracak diplomatik inisiyatif oluşturmaktır" dedi.

“GÜNEY KIBRIS-RUSYA İLİŞKİLERİNİN FARKLI YÖNDE SEYREDEBİLİR”

KKTC müzakerecisi Özersay, AB'nin Rusya'ya Kırım konusunda yaptırım uygulamasına ilişkin, AB üyesi olan Güney Kıbrıs Rum yönetiminin kendini bu yaptırımlardan ne kadar ayrı tutabileceğinin önümüzdeki günlerde belli olacağını söyledi.

Bu konuda Güney Kıbrıs yasama organının aldığı bir karar bulunduğunu dile getiren Özersay, yapılan bazı yorumlara göre Güney Kıbrıs-Rusya ilişkilerinin farklı yönde seyredebileceği mesajını verdi. Özersay, Rus şirketlerinin Kıbrıs üzerinden AB'deki varlıklarını Rusya'ya getirme çabaları olduğu yönünde basına yansıyan iddiaları şöyle değerlendirdi:

"Bir taraftan AB içerisinde yer alarak, oranın siyasi avantajını elinden geldiği kadar Türk tarafına karşı istismar etmeye çalışan Rum kesimi, bu yeni oluşan şartlar çerçevesinde Rusya ile nasıl ilişki kuracağına kendisi karar verecek. Biz Türk tarafı olarak çatışmacı bir anlayışla hareket etmiyoruz. Bunu bir fırsat bilip taraflar arasındaki uyuşmazlıktan kendimize fırsat çıkartmaya çalışmıyoruz."

"İKİ TARAFTA DA OLUMLU ATMOSFER VAR"

Özersay, müzakere sürecinde geçmişle mukayese edildiğinde en önemli farkın, günümüzde adanın her iki tarafında da olumlu bir havanın hakim bulunması olduğunu belirtti.

Geçmişte taraflardan sadece birinde olumlu atmosferin oluştuğuna vurgu yapan Özersay, "Şimdi biraz yapay olarak da görülse adanın iki tarafında da olumlu bir atmosfer ve beklenti var. Bu, bütün müzakere süreci içindeki gelişmelerle örtüşmeyebilir ama aslında süreci besleyen, olumlu etki eden bir faktördür" ifadesini kullandı.

Özersay, Türk tarafı olarak hızlı, kapsamlı ve adil bir sonuç elde edileceği bir süreç üzerinde durduklarının altını çizerek, "Ortak bir amacımız var ama bu hedefe hangi adımlarla ulaşacağımızı bir an önce belirlememiz gerekiyor ki sonuca gidelim. Aksi halde, ilerleme kaydetmemiz mümkün olmayabilir ve şu anda hakim olan umut, umutsuzluğa dönüşebilir" dedi.

Özersay, Moskova temasları kapsamında, Rusya Dışişleri Bakanlığı Avrupa İşleri Dördüncü Departmanı Başkanı Andrey Maslov ve Kıbrıs işlerinden sorumlu diplomatlarla görüşmüştü. Rusya'nın daveti üzerine yapılan görüşmelerde, Kıbrıs müzakere sürecinin ne aşamada olduğu, sürecin geleceği, BM Güvenlik Konseyi daimi üyesi Rusya'nın bu sürece nasıl baktığı ve sonuca ulaşılabilmesi adına neler yapılabileceği konuları değerlendirildi.

Editör: TE Bilisim