Cumhurbaşkanı ve bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Mustafa Akıncı Basın Bürosu’ndan yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanlığı görevine talip olan bazı adayların kendine yönelik eleştirilerini, görevi nasıl daha iyi yapmayı düşündüklerini anlatmalarının gayet normal olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Akıncı, “Bunu anlarım, ancak eleştirirken daha insaflı olmaları gerekiyor” şeklinde konuştu.
“MARONİT AÇILIMI CUMHURBAŞKANLIĞININ İŞİ DEĞİL HÜKÜMET YAPACAK DEDİLER, YAPMADILAR”
Cumhurbaşkanı Akıncı, Crans Montana sonrasında üzerinde çalışma yürütülen konulardan birinin Maronit açılımı olduğunu anımsattı. 
Cumhurbaşkanlığı müsteşarı başkanlığında koordinasyon görevinin Cumhurbaşkanlığı tarafından yerine getirildiğini, Maronit açılımı için çok sayıda toplantı yapılarak çalışmanın ilerletildiğini söyleyen Akıncı, şöyle devam etti: 
“Cumhurbaşkanlığı koordinasyonuyla yürütülen yoğun çalışmalarla Maronit açılımını hayata geçirmek için altyapıyla ilgili projelere kadar çalışmalar ilerletildi. Açılımla ilgili uygulama için adım atılmasına ramak kala o dönemki koalisyon hükümeti bu işin Cumhurbaşkanlığı inisiyatifinde kalamayacağını, yürütmeyi kendilerinin ele almaya karar verdiklerini açıkladı. Maronit açılımını kendilerinin yürüteceklerini, gerekirse Cumhurbaşkanına da bilgi vereceklerini duyurdular. Şimdi bu arkadaşlar çıkıp her konuda daha aktif Cumhurbaşkanı istediklerini söylüyorlar ama hükümetteyken gerçek hayatta Maronit açılımı örneğinde olduğu gibi böyle davranmadılar. Siyaseten bu arkadaşların doğru tavırda olmadığını söyleyebilirim.”
“CUMHURBAŞKANLIĞI PARTİ BAŞKANLIĞI MAKAMI DEĞİLDİR”
“Bugünkü sistemde Cumhurbaşkanlığı parti başkanlığı makamıyla bağdaşmıyor” diyen Akıncı, parti başkanlığı duygularıyla Cumhurbaşkanlığı görevinin yapılamayacağını vurguladı.
Bağımsız ve tarafsız görev bilinciyle hareket ettiğinin çok net olduğunu ifade eden Akıncı, “O nedenle Emine Dizdarlı gibi bir yargıcı Ombudsman atadım. Daha önce de bu göreve atanan arkadaşlar oldu. Ancak hiçbiri Sayın Dizdarlı gibi herhangi bir siyasi parti ile ilişkilendirilemeyecek, tarafsız ve bağımsız isimler değildi. Kamu Hizmetleri Komisyonu Başkanı Kamil Kayral, Sayın Eroğlu tarafından atanmıştı. Bu arkadaşın görevini liyakata bakarak iki yıl daha da uzattık. Kaliteli eğitimlerden geçmiş, buradaki üniversitelerle hiçbir organik bağı olmayan değerli bir bilim insanımız olan Prof. Dr. Akile Büke YÖDAK Başkanı olarak benim dönemimde atandı. İnsafla düşünüldüğünde ‘Akıncı burada partizanlık yaptı’ denecek bir manzara asla yaşanmadı” şeklinde konuştu. 
Pandemi döneminde yalnız hükümet değil, Meclis’teki muhalefet partileriyle de bir dizi toplantı yaptığını anımsatan Akıncı, o dönemde Bakanlar Kurulu’na 2 kez de başkanlık yaptığını belirtti.
O toplantılarda Tabipler Birliği’nin hazırladığı raporu anlatarak tedbir alınmazsa yaşanacakları anlattığını dile getiren Cumhurbaşkanı Akıncı, “Hedefim; cumhurbaşkanıyla hükümet ve muhalefetin birlikte çalışabileceği bir durumu hayata geçirebilmekti. Ancak şimdi beni iç politikada aktif olmamakla haksız yere eleştirenler, siyasi kaygılarla hareket ederek bir salgına karşı hep birlikte mücadele edilmesi için yaptığım öneriye olumlu karşılık vermedi” dedi.
“Salgın karşısında birlikte hareket edemeyeceksek başka hangi durumda bunu yapabiliriz” diye soran Akıncı, her şeye rağmen, seçimden sonra taşların yerine oturacağını ve birlikte hareket edebilmek için şartların olgunlaşacağına inandığını belirterek, “Halkımızın beklentisi de budur” dedi.

Editör: TE Bilisim