Ulusal Birlik Partisi (UBP) Milletvekili Hüseyin Özgürgün, Gıynık WEB TV’de yayınlanan bir programa canlı bağlantı ile katıldı.

Uzun bir süredir Türkiye’nin İstanbul ilinde olan Özgürgün, henüz siyaseti bıraktığının söylenemeyeceğini, ancak devam da ettiğinin söylenemeyeceğini belirtti.

Özgürgün, istifasının Meclis’te reddedilmesine de değinerek, “Bıraktım desem, arayan geniş bir taban var. Bu sefer onlara bir şey diyemiyorum. Bırakmadım desem, kendime ve aileme haksızlık edeceğimi düşünüyorum. Öyle bir ortada kaldık. Şu an için uzağım ama takip ediyorum...” dedi.

Kendisini çok kıran olaylar olduğuna da vurgu yapan Özgürgün, dokunulmazlığının kaldırıldığı sürece işaret etti ve şöyle devam etti:

“Beni kıran bir diğer nokta, bütün vekillerin aleyhime el kaldırmış olması... Yurt dışına çıkış yasağı noktasına varana kadar... Burada bulunma sebebim de bu değil. Duygulanıyorum... Olmaması gereken şeyleri yaşamak zoruma gitti.”

“SORUN SİYASİ KRİZİN TA KENDİSİDİR”

“Dokunulmazlığım üzerinden bir UBP-HP hükümeti kuruldu” ifadelerini kullanan Özgürgün, “Bu sürecin ardından ayrılmaya karar verdim. Kudret Bey ile Ersin Bey Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kavga ettiler. 2018 seçimlerinin ardından kurulamayan hükümet bizi bu noktaya getirdi. Parti tabanında şu anda liderlikte sıkıntılar var. Uzaktan aldığım izlenim bu. Bu liderlik sıkıntısı her aşamada kendisini gösteriyor. Oturmamış bir yapı var, kimin başkan olacağı yönünde bir belirsizlik var. Dolayısıyla burada sorun ne pandemidir ne de krizlerdir. Sorun siyasi krizin ta kendisidir” şeklinde konuştu.

“BENİMLE KAHVE İÇMEYECEKLERİNİ SÖYLEYENLER AKŞAM EVİME GELİP KAHVE İÇTİLER”

UBP’nin güçlenmesini dönemin Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nında ‘hazmedemediğini’ savunan Özgürgün, “CTP-TDP-HP’nin Akıncı’nın yanında oturup seçimden sonra ‘koalisyon kuracağız’ diye sözler verdiler. Ama UBP güçlendi. ‘Özgürgün, gidecek her şey bitecek’ diye düşündüler. Deneyimsiz olan Kudret Bey ve Tufan Bey yüzünden bu sıkıntıları yaşadık. Benimle kahve içmeyeceğini söyleyenler akşam bende kahve içtiler” şeklinde konuştu.

UBP ve HP koalisyon hükümetinin devam etmesi gerektiğine de vurgu yapan UBP’li vekil Özgürgün, “Çocukça veya deneyimsiz davrandılar. Kudret Bey, benim dokunulmazlığımın kaldırılması üzerine hükümeti kurarım dedi. Neydi bu derdi, hesabı çözebilmiş değilim” ifadelerini kullandı.

“KIBRIS’A DÖNMEK, SİYASETE DEVAM ETMEK BENDEN ŞU ANDA UZAK”

Hüseyin Özgürgün, dokunulmazlığı kaldırılırken, partisinin arkasında durmadığına da yeniden işaret ederek, şunları söyledi:

“Ben kimsenin dokunulmazlığının kaldırılmasına müsaade etmedim. Ama ben olunca yapmadılar, arkamda durmadılar. O anda itibarsızlaştırmaya gerek yoktu. İstifamı da kabul etmeyerek bu durumu telafi etmeye çalıştırlar. Ama iş işten geçmişti.

Hala günde 10-20 arası telefon konuşması yapıyorum. Ben kapıyı tamamen kapatıp, ayrıldım demiyorum. Yardım edilmesi noktasında yardım ediyorum. Ama Kıbrıs’a dönmek, siyasete devam etmek benden şu anda uzak.

Yeniden milletvekili adayı olursam, tabanda tamam derse, partiye hizmet etme noktasında olabilir. Mevcut Kurultaya Genel Başkan adayı olmak konusunda böyle şeyler düşünmem. 2006’da ve 2013’te hep tek aday şartım vardı. Partiye kavgayla gürültüyle sahip çıkmaya çalışılmamalı. Bir bütün olarak tek adayla gidilmesinin partiyi toparladığına inanıyorum. Dönersem ancak böyle bir adaylıkla dönerim. Tabanın çok isteği varsa tabii. Ben tabana güvenirim, tabanın isteği önemli. Taban derse ki ‘Özgürgün’ü yeniden vekil olarak görmek isterim’ o tiki atar.”

“TABANIN DESTEĞİYLE DÖNERİM BAŞKA TÜRLÜ MÜMKÜN DEĞİL”

“Bir makama saldırarak veya körü körüne aday olmak benim tarzıma uymaz” ifadelerini kullanan Özgürgün, tabanın ihtiyacı olması halinde adını yazdıracağını ve döneceğini açıkladı, “Tabanın desteğiyle dönerim başka türlü mümkün değil” dedi.

“EMEKLİLİK HAKKI KAZANMAMIŞ OLSAM, MAAŞI ALMAZDIM”

Yaklaşık 2 yıldır İstanbul’da yaşamasına rağmen Milletvekilliği maaşını almasının eleştirilmesini de değerlendiren Özgürgün, şöyle devam etti:

“Ben normalde maaş almazdım. Ama benim siyasette 23 yıl, sigortalı olarak ise 11 senem var. Askerlikle beraber 36 yıl üzerinden emekliyim. Bu sayıştaydan teyip edilebilir. İstifam kabul edilseydi büyük bir de ikramiyem vardı. Emeklilik hakkı kazanmamış olsam hak etmezdim ve almazdım.”

“LİDERİM DENMEZ, LİDER OLUNUR”

“Bir partide devamlılık, tecrübe ve deneyimle lider olunur, hemen lider olunmaz” diyen Hüseyin Özgürgün, açıklamasının devamıda ise şunları söyledi:

“Ersan Beydeki en büyük sıkıntı disiplini sağlayamaması... Çünkü kendinden önce vekil olan insanların onun liderliğini kabul etmesi lazım. Faiz Beyde aynı sıkıntıyı yaşıyor olabilir. Ersin Bey de Cumhurbaşkanı olmasaydı aynı sıkıntıları yaşayacaktı. Bir anda siz bunu sağlayamazsınız. Liderim denmez lider olunur. UBP’de daha çok sular akacak gibi görünüyor. Ciddi sıkıntılar yaşanacak.”

“KURULTAYIN ARDINDAN HEMEN ERKEN SEÇİM YAPILMALI”

Geçtiğimiz sene UBP kurultayının sonuçlanmamasın da değerlendiren Özgürgün, iki adayın çekildiğini açıklanmasının ardından ‘aman Allah’ım’ dediğini söyledi.

Geç kalınmış olmasına rağmen Kurultayın gerçekleşeceğine de vurgu yapan UBP’li vekil Özgürgün, “Kurultayı yaptıktan sonra hemen erken seçimi yapmak lazım. Beklememek lazım. Ülke tıkandı. UBP liderlik arayışında bir taraftan da ülke liderlik arayışında...” diye konuştu.

“TATAR’A LİDER DİYEN BİR KİŞİ DUYMADIM”

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın ‘liderlik için deneyiminin ve birikiminin yeterli olmadığını’ dile getiren Hüseyin Özgürgün, “Ona lider diyen bir kişi duymadım. Genel seçimi UBP yapmazsa o zmana partiyi toparlamak mümkün olmayacak. Yerel seçimden önce genel seçimi yapmazsa UBP toparlanamayacak sürece girecek” dedi.

Editör: Haber Merkezi