Genel Kurul 4 Mayıs Perşembe günü “trafik güvenliği” konusuyla olağanüstü toplanacak.
CANDAN: “MÜZAKERE MASASINDA TARAFLAR ARASINDA KÖPRÜ KURMAK MÜMKÜN”
CTP Güzelyurt Milletvekili Armağan Candan, “Kıbrıs Sorunundaki Gelişmeler ve Türkiye-Avrupa İlişkileri”yle ilgili güncel konuşmasına, 1 Mayıs dolayısıyla dün düzenlenen iki toplumlu etkinliğe değinerek başladı.
Candan, iki toplumdan emekçilerin bir arada barış mesajı verdiğini, bunun yüceltilmesi gereken bir durum olduğunu dile getirdi.
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nin (AKPM) Türkiye'yi denetim sürecine alma kararını değerlendiren Candan, bunun Türkiye’nin Avrupa’daki yeri ve demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü ve basın özgürlüğü açısından düşündürücü olduğunu vurgulayarak, bu denetim sürecinden bir an önce çıkılmasını diledi.
Cumhuriyet Meclisi heyetinin geçtiğimiz hafta Brüksel’de yaptığı temaslara da değinen Candan, Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki ilişkilerde “soğuk bir dönemden geçildiğini, diyalog eksikliği” yaşandığını belirtti. Üyelik müzakere sürecinin kopmaması gerektiğini dile getiren Canan, daha sağlıklı ve iletişimin güçlü olduğu bir döneme evrilmesinin önemine işaret etti.
Kıbrıs müzakerelerinde bugün liderlerin yeniden bir araya geldiğini söyleyen Candan, Güney Kıbrıs’ta Rum liderin müzakerelere değil seçime odaklandığı yönünde eleştirilere maruz kaldığını belirtti.
Candan, müzakere masasında taraflar arasında köprü kurmanın mümkün olduğunu söyleyerek, Kıbrıs gazetesinin bugünkü başyazısıyla liderlere bu yönde bir çağrıda bulunulduğunu belirtti.
Armağan Candan, önemli olanın seçim kazanmak değil, Kıbrıs’ta çözüm ve barışı sağlamaya odaklanmak olduğunu vurguladı.
ERTUĞRULOĞLU: “MÜZAKERELER EŞİTLİĞİ ÖNGÖRMÜYOR”
Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Kıbrıs Türk halkının uzlaşıyı talep eden taraf olmasının doğal olduğunu çünkü girdiği ortaklıktan atılan, yıllardır kimliği hakları inkar edilerek yalnızlığa itilen ve ambargolarda ezdirilenin Kıbrıs Türk halkı olduğunu belirtti.
Ertuğruloğlu, anlaşmaların eşitler arasında yapıldığını ancak müzakerelerin eşitliği öngörmediğini, göstermelik bir eşitlik içerdiğini bunun yanlış olduğunu söyledi.
Rum tarafının, tanınmışlığın avantajlarını kullandığını, Türkleri ise dünyaya azınlık olarak lanse ettiğini belirten Ertuğruloğlu, anlaşmaya varılabilmesi için tavizler verilmesi gerektiğini, Rumların bu tavizleri vermeye ihtiyacı olmadığını kaydetti.
Ertuğruloğlu, mevcut müzakere süreci ile iki tarafın kabul edeceği, eşitliği temel alacak bir anlaşma ile masadan kalkmanın mümkün olacağına inanmadığı ifade etti.
Rumların Kıbrıs Cumhuriyeti olarak tanındığı ve Kıbrıslı Türklerin etnik azınlık olarak görüldüğü sürece müzakerelerden çıkacak sonucun ancak azınlık hakları olacağını dile getiren Ertuğruloğlu, eşitler arasında sürdürülen bir müzakere süreci zemininin ancak başarıya ulaşabileceğini belirtti.
Ertuğruloğlu’nun konuşmasının ardından bugünkü oturum tamamlandı.
