UBP Milletvekili Yasemin Öztürk, emirnamelerle ilgili konuşmasında, hükümetlerin öncelikli görevinin halkı kalkındırmak ve bu yönde yasalar yapmak olduğunu belirtti. Hükümetin göreve gelirken birçok sözler verdiğini kaydeden Öztürk, emirnameler geçirilirken yasaya aykırı davranıldığını ve iyi idare yasasında da yasaya uyulmadığını savundu.
Öztürk, İskele Yeniboğaziçi bölgesinde birinci sınıf tarım bölgesi ilan edilen bölgelerle ilgili eleştiri yaptı. Toprak analizi yapılmadan tarım bölgesi ilan etmenin doğru olmadığını dile getiren Öztürk, Yeniboğaziçi’nin turizm bölgesi olduğunu, kıyı şeridi olan bir bölgenin tarım bölgesi ilan edilmemesi gerektiğini söyledi.
Karpaz Emirnamesi’nin 10 yıldan beri gündemde olduğunu söyleyen Öztürk, “O bölgede halk bir çivi bile çakamıyor. Artık bir karar verin, emirname hazırlayın ama halkı da dinleyin” dedi.
BAYBARS
İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars, İskele-Yeniboğaziçi-Karpaz Emirnamesi için yapılan toplantılara değinerek, toplantılara katılmayan Öztürk’ün çeşitli iddialarda bulunduğunu söyledi.
Emirnamelerin hazırlanış süreçlerini de anlatan Baybars, emirnameye yönelik haziran ayında halka açık bir toplantı yapmayı planladıklarını, “emirnamenin halka sorulmadan yapıldığını” söylemin doğru olmayacağınıbelirtti.
Baybars, imar planlarının bölgedeki arazi ve nüfus yapısı göz önüne alınarak; ekonomik, sosyal, kırsal-kentsel kalkınma, sektörel desteklenme politikaları belirlenerek hazırlandığına işaret ederek, emirnamelerin de bunlar dikkate alınarak hazırlandığını söyledi.
Tarımsal nitelikli arazilerin belirlenmesi için 18 yıl önce Çukurova Üniversitesi işbirliğinde Tarım Dairesi’nin toprak nitelik haritası çıkardığını ve sınıflandırmanın yapıldığını dile getiren Baybars, verimli tarımsal toprakların korunması gerektiğini belirtti.
Baybars, 2020 yılında Karpaz İmar Planı’nı hayata geçirme hedefleri bulunduğunu söyleyerek, buna yönelik çalışmaların devam ettiğini kaydetti.
SUCUOĞLU
UBP Milletvekili Faiz Sucuoğlu, “İçişleri Bakanlığı’nın İcraatları” konulu konuşmasında, 14 ay önce dörtlü hükümet göreve gelmeden önce, geçmiş hükümet döneminde hazırlanan tüzük ve yasa tasarılarını sayarak, bunların hiçbirinin Meclis’e getirilmediğini ve kadük olduğunu söyledi.
Özellikle Vatandaşlık Yasa Tasarısı ile ilgili çalışmalarında sona gelindiğinin söylendiğini belirten Sucuoğlu, yürürlükteki yasanın 8 ve 9. maddelerinin vatandaşlık verme konusunda Bakanlar Kurulu’na da yetki verdiğine işaret ederek, bu yetkinin yeni yasadaki durumunun ne olacağın sordu.
Sucuoğlu, belediyelerin borçlarına değinerek, faiz uygulamasıyla daha da artan borçların nasıl ödeneceğini ve belediye çalışanlarının terfilerine ilişkin tüzük çalışmalarının durumunu sordu.
Lefke’nin ilçe olmasının ardından polis müdürlüğü, mahkeme, sivil savunma müdürlüğü gibi bazı binaların Güzelyurt’a taşındığına işaret eden Sucuoğlu, Lefke’nin özde değil sözde ilçe olduğunu belirterek, bakanın bu konudaki görüşünü sordu.
Cezaevindeki sorunlara değinerek, Merkezi Cezaevi’nde bulunan KKTC vatandaşı olmayan kişilerin ülkelerine gönderilmesi gerektiğini söyleyen Sucuoğlu, bu yapılmadığı takdirde yeni cezaevinin kapasitesinin de aşılacağını belirtti.
Adrese dayalı nüfus kayıt sisteminin önemine vurgu yapan Sucuoğlu, nüfus ve nüfus hareketlerini bilmenin KKTC’nin önünü açacağını söyleyerek, sistemin hangi aşamada olduğunu sordu.
BAYBARS
İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars, 2018 faaliyet raporu, sosyal medya ve web sitesinde bakanlığın icraatlarının görülebileceğini söyledi.
Baybars, Emlakçılar Yasası ve Sucuoğlu’nun konuşmasında değindiği diğer yasa tasarılarının durumuyla ilgili bilgi verdi. Yurttaşlık Yasası’nın Bakanlar Kurulu’nda bakanların görüşlerinin alınmasının ardından muhalefetin görüşüne sunulacağını söyleyen Baybars, diğer bazı yasaların da eksikliklerin giderilmesi konusunda çalışma yürütüldüğünü kaydetti.
Belediyelerin borçlarının reformlarla birlikte çözülmesi gerektiğine inandıklarını belirten Baybars, reform ile birlikte bazı yasal değişiklikler yaparak borç sorununun çözüleceğini söyledi.
Baybars, Lefke Kaymakamlık binası, mahkeme ve diğer dairelerin yapılacak tadilatların ardından yeniden hizmete gireceğini ifade etti.
Merkezi Cezaevi yeni binasının yüzde 90’ına yakınının yapıldığını dile getiren Baybars, Cezaevi Teşkilat Şeması’nın hazırlanması için çalışmaların da sürdürüldüğünü belirtti.
Suçla mücadele ve önlemenin temel politika olması yönünde her bakanlığın üzerine düşeni yaptığını söyleyen Baybars, KKTC vatandaşı olmayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı mahkumların ülkelerine nakledildiğini ancak üçünü ülkelere iadeyi mümkün kılacak bir anlaşmanın olmadığını kaydetti.
Baybars, Mekansal Adres Kayıt Sistemi çalışmalarının da devam ettiğini söyledi.
GÜNDÜZ
UBP Milletvekili Menteş Gündüz, “Limanların Son Durumu ve İşleyişi” konusunda bir konuşma
yaptı.
Gündüz, bugüne kadar limanlar konusunda hep bilgiye dayalı konuşmalar yaptığını söyleyerek, limanlarda kılavuz kaptan sorununun devam ettiğini, münhale çıkıldığını ancak açılan münhalle ilgili teşkilat şemasında düzenlemeye gidilmesi gerektiğini belirtti.
Ek mesai sorununa da değinen Gündüz, limanlarda gümrükçü ve sağlıkçıya ek mesai verilirken, liman çalışanına verilmemesini eleştirdi.
Gündüz, geçtiğimiz günlerde yaşanan bir olaya da değinerek, müsteşarın camdan Liman Başkanlığı’na girerek işlem yaptığını ileri sürerek, “Bir meslek, yasa ve tüzükler bu kadar ayaklar altına alınamaz” yorumunda bulundu.
Menteş Gündüz, liman işçilerinin yaş konusundan ötürü görev yapamayacak duruma geleceğini söyleyerek, bu sorunun nasıl çözüleceğini sordu. Gündüz, kılavuz kaptanlık münhallerinin teşkilat şeması düzenlenerek yeniden münhale çıkılması, liman işçileri konusundaki sorunun yasaya aykırılık yaşanmadan çözülmesi gerektiğini kaydetti.
ATAKAN
Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Tolga Atakan, polisin liman giriş çıkışlarında gerekli görevi yapması için girişimde bulunduklarını belirterek, Gazimağusa Limanı’nda özellikle belli dönemlerde bu kontrollerin yapılamadığını söyledi.
Limanlarda yaşanan sorunları çözmek için çalıştıklarını ancak ortada çok ciddi sorunlar olduğunu kaydeden Atakan, Gazimağusa Liman Başkanı’nın emekli olduğunu, atamalar ve emekliliklerle kadroların boşaldığını ancak bunları tamamlayacak kadroların bulunmadığını kaydetti.
Yaşanan ve yaşanacak sorunların önceki hükümetler döneminde çalışanlar tarafından detaylı bir şekilde gündeme getirildiğini ancak o dönemlerde hükümetlerin hiçbir önlem almadığını söyleyen Atakan, geçmişten gelen bu sıkıntıları çözmek adına çalıştıklarını belirtti.
Özelleştirme olsun veya olmasın Limanlar Dairesi’nin hayatını devam ettirmesi gerektiğini dile getiren Atakan, kasım ayında Gazimağusa ve Girne Limanı’na yönelik uluslararası ihale açılmasının gündemde olduğunu söyledi.
Bir süre önce hafta sonu bir problem yaşandığını ve ortada sendikal örgütlü bir eylem olmamasına rağmen gemilerin çıkışını engelleyici bir tavır ortaya konduğunu dile getiren Atakan, çabuk bozulan tarımsal ürünler içeren gemilere yönelik toplumsal bir ihtiyaç için inisiyatif alınarak, bir müdahale yapıldığını belirtti. Atakan, bunun tekrar edilmeyeceğini söyledi.
Atakan, Gazimağusa Limanı’nın turizme yönelik çalışması ve yük limanı görevinin, düzenlenecek Kalecik Limanı’na devredilmesinin gündemde olduğunu belirtti.
