Burhan Nalbantoğlu Hastanesi’nin ilk kurulduğu dönemlerde çok iyi bir onkoloji merkezi kurulduğunu, bu merkezin 2000’li yılların başında iyi bir şekilde, Kıbrıslı doktorlarla hizmet verdiğini dile getiren Çeler, cihazların teknolojik açıdan geri kalması ve doktorların emekli olmasıyla hastaların sevk edilmek durumunda kaldığını anlattı.
Kapıların açılmasıyla halkın tedavi için Güney Kıbrıs’ta tedavi görmeye başladığını anlatan Çeler, bunun da KKTC vatandaşı olan TC kökenliler açısından bir ayrımcılık yaratığını anlattı.
Çeler şöyle devam etti:
“Yıllardır devam eden Onkoloji Hastanesi ihtiyacı nihayet 2016 yılında Lefkoşa Dr Burhan Nalbantoğlu devlet hastanesinde hayata geçecektir. Kadro eksiklikleri sürekli bu kürsüden dile getirilmiş olan merkezin içerisine konacak olan Linak radyoterapi cihazı yaklaşık 2 yıldır sağlık bakanlığının bahçesinde konteynırlar içerisinde bekletilmektedir. Tam da bu noktada yaptığım araştırmada gördüm ki bu cihazı kullanma yetkisi ve bilgisine sahip Radyasyon Onkolojisi uzmanı adamızda mevcuttur. 2005-2010 yıllarında devlette sözleşmeli olarak çalışan doktor bey 2010 yılında KKTC de faaliyet gösteren özel bir üniversitenin bünyesinde Radyasyon Onkolojisi kliniğini kurmuştur. 2015 yılında devlet hastanesi radyasyon onkolojisi kliniğini faaliyete geçirmek düşüncesiyle görevinden ayrılmış ve sağlık bakanlığımıza müracaat etmiştir. Ancak yine biliyorum ki istihdam edilmemiştir. Bunun üzerine Türkiye Cumhuriyeti’nde çalışmaya başlamış ve ailesi ve çocukları burada yaşamakta olan bu doktorumuz yine açılmakta olan hastanede görev almak için adaya geri dönmüştür. Sağlık bakanlığı ile de görüşmelerini sürdüren bu doktorumuzun, neden istihdam edilmediğini ve halen doktorumuz yok açıklamaları ile sağlık bakanının bu kürsüden yapmış olduğu açıklamaları anlamakta zorlanıyorum.”
Çeler kanserle mücadele konusunda bir seferberlik başlatılması gerektiğini, bu konuda kendisinin de elinden geleni yapmaya hazır olduğunu söyledi.
İZBUL
Bunun üzerine söz alan Sağlık Bakanı İzbul, sağlığın en önemli konu olduğunu dile getirdi.
Bu bilinçle olaya bakılması gerektiğini, kanserin tüm dünyanın en önemli sağlık sorunlarında olduğunu kaydeden İzbul bu konuda ciddi çalışmalar yürüttüklerini dile getirdi.
Sağlık konusunda açıklama yaparken doğru bilgilere sahip olduğundan emin olmanın önemine değinen İzbul, aksi halde halkın infiale itileceğini anlattı.
İzbul, AKSA’nın filtreden sonraki kükürt oranının sürekli ölçüldüğünü ve oranların sınırlar içinde olduğunu kaydetti.
Hastanede özveriyle çalışan pek çok personel olduğunu anlatan İzbul, Adana’dan da onkolog geldiğini ve buradaki doktorlarla tedavi planlaması yaptıklarını dile getirdi.
Kanser tedavilerinin protokolle yapıldığını kaydeden İzbul, KKTC’deki tedavi protokollerinin dünyadaki protokollerle birebir uyuştuğunu ve getirilemeyecek hiçbir kanser ilacı olmadığını ifade etti.
Yeni onkoloji merkezinin hizmete girmesiyle büyük bir rahatlama sağlanacağını anlatan İzbul, merkezin bina olarak tamamlandığını, iç mefruşatın birkaç eksik dışında depolarda olduğunu, linak cihazının kurulması için gerekli adımların atıldığını kaydetti.
Personelin eğitimi ve yeni personel alımı için de çalışmaların sürdüğünü anlatan İzbul, linak cihazını kurup radyoterapiyi başka hastanelere sevk etme durumunu ortadan kaldıracaklarını anlattı.
Editör: TE Bilisim
