Cumhurbaşkanı Özel Temsilcisi ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Osman Ertuğ, Maraş’ın kapsamlı bir çözümün parçası olduğunu, Kıbrıs Rum tarafının önerilerini müzakere masasında, Kıbrıs Türk tarafı ile görüşmesi gerektiğini belirtti.

Ertuğ, “Kıbrıs Rum tarafı öneri yapacaksa bunun doğru adresi Kıbrıs Türk tarafıdır, doğru yeri de görüşme masasıdır” dedi.

Kıbrıs Rum tarafının Maraş konusunu gündeme taşıyarak, suni gündemler yarattığını söyleyen Ertuğ, konuşulması gereken asıl konunun Rumların görüşme masasına gelmeyi geciktirmeye çalışması olduğunu vurguladı. Ertuğ, “Bu oyuna gelinmemesi gerekir” dedi.

Ertuğ, basında Kıbrıs Rum tarafının, Rusya Federasyonu’na askeri hava ve deniz üssü vereceğine yönelik bazı haberler yayınlandığını belirterek, geçtiğimiz hafta Moskova’ya gerçekleştirdikleri ziyaret sırasında görüştükleri yetkililerin bunun doğru olmadığını söylediğini kaydetti.

Ertuğ, Kıbrıs sorunu, Maraş ve Moskova ziyareti konusunda TAK muhabirine bilgi verdi.

Osman Ertuğ, ayrıca halkın 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı’nı da kutladı.

ERTUĞ: “ASKERİ ÜS İDDİALARININ GERÇEĞİ YANSITMADIĞINI ÖĞRENDİK”

Rusya Federasyonu ile sürdürülen diyalogun bir parçası olarak geçtiğimiz hafta Moskova’ya bir ziyaret gerçekleştirildiğini ve dışişleri yetkilileri ile görüşüldüğünü belirten Osman Ertuğ, Kıbrıs Rum tarafının da Moskova’ya sıklıkla ziyaretler yaptığını söyledi.

Moskova ziyaretinin amacının Kıbrıs sorunundaki son gelişmeleri anlatmak ve görüşlerini almak olduğunu kaydeden Ertuğ, Rum tarafının da benzeri bir uğraş içinde olduğunu ifade etti.

Rusya Federasyonu’nun her iki tarafın da görüşlerini alarak, kendi politikalarını oluştururken denge gözetmeleri gereğinin ortaya çıktığını belirten Ertuğ, “Her ülke kendi ulusal çıkarları içinde politika belirler. Bizim izlediğimiz politika ise Kıbrıs’ın genelinde yani kazan kazan zihniyeti içinde adanın, anavatanların, tüm bölgenin çıkarlarını ve uluslararası hassasiyetleri de göz önünde bulunduruyor. Bu görüşlerimizi Rusya Federasyonu’na anlattık” dedi.

“MARAŞ SUNİ GÜNDEM YARATMA ADINA TARTIŞILIYOR”

Rum tarafının, Maraş’ın bütünlüklü çözüm dışında bir unsur olarak ayrı ele alınabileceği ve Avrupa Birliği kanalıyla Türkiye’ye öneri yapılacağı şeklinde suni bir gündem yaratmaya çalıştığını söyleyen Ertuğ, bu konunun her iki tarafın da basınında geniş şekilde yer aldığını belirtti.

Ertuğ, Rum tarafının görüşme masasına gelmeyi geciktirmesi, ne zaman ve nasıl masaya geleceği konularının gündemde olması gerektiğini söyleyerek, “Birtakım suni meseleler yaratarak, kapsamlı çözümün dışındaymış gibi gösterilmeye çalışılarak Maraş konusunun gündeme getirilmesi tam anlamıyla bir gündem saptırması çabasıdır. Bu oyuna gelinmemesi gerekir” dedi.

Maraş’ın bütünlüklü bir çözümün önemli bir unsuru olduğunu vurgulayan Ertuğ, Türkiye’nin karşılıksız, salt bir güven artırıcı önlem olarak Maraş’ı elden çıkarması şeklindeki bir yaklaşımın yanlış olacağını söyledi.

Ertuğ herhangi bir önerinin yapılacağı doğru adresin Kıbrıs Türk tarafı olduğuna işaret ederek, yapılacağı yerin de görüşme masası olduğunu vurguladı.

KASULİDİS’İN AÇIKLAMALARINI DEĞERLENDİRDİ

Kıbrıs Rum Yönetimi Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis’in, “önkoşulsuz masaya gelmeye hazırız” şeklinde açıklamalar yaptığını söyleyen Ertuğ, “O zaman ben sormak istiyorum, niye masaya gelmiyor ve Maraş konusunu adete bir ön koşul haline getiriyorsunuz? Buna yanıt bekliyoruz” dedi.

Ertuğ, “Maraş’ın kayıtsız şartsız bir jest olarak verilmesini istemek, bir ön koşul değil midir? Kendileri neden jest yapmıyorlar? Esas jest yapması gereken onlardır” dedi.

BM belgelerini destekleyen ve kabul eden tarafın Kıbrıs Türk tarafı olduğunu söyleyen Ertuğ, çözümü reddeden Kıbrıs Rum tarafının esas jest yapması gereken taraf olduğunu belirtti.

“GÖRÜŞME TARİHİYLE İLGİLİ KUŞKU YARATAN AÇIKLAMALAR VAR”

Ertuğ, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Aleksander Downer’ın ay sonu adaya ziyaret yaparak, önümüzdeki dönemde görüşmeleri nasıl başlatacağı ile ilgili görüşmeler gerçekleştirmesinin beklendiğini kaydetti.

Kıbrıs Türk tarafının bu konudaki görüşlerinin net olduğunu, görüşmelerin mümkün olan en kısa zamanda başlamasını beklediklerini belirten Ertuğ, buna hazır olunduğunu ifade etti.

Kıbrıs Rum tarafının ekonomik zorlukları gerekçe göstererek, görüşme tarihini ileriye attığını belirten Ertuğ, en son Eylül ayından bahsedildiğini, ancak daha sonra bunun Ekim olarak değiştirildiğini, bu konuda kuşku yaratacak açıklamaların söz konusu olduğunu kaydetti.

Görüşmeciyle ilgili önümüzdeki günlerde Ulusal Konsey’in konuyu ele alacağının söylendiğini belirten Ertuğ, bu konuda da kafa karışıklığı yaratabilecek yaklaşımlar sergilendiğini ifade etti.

Ertuğ, “Özel temsilci mi olacak, görüşmeci mi gibi lüzumsuz tartışmalar yapılıyor. Önemli olan görevlendirilecek kişinin, ne gibi yetkilerle donatılacağı ve ne yapacağı, kimi temsil edeceğidir” dedi.

Kıbrıs Türk tarafının özel temsilcisinin Cumhurbaşkanını temsil ettiğini söyleyen Ertuğ, “Kıbrıs Rum tarafında ise görüşmecinin, sadece lidere değil, Ulusal Konsey, konsey bünyesinde oluşturulacak komisyona ve hatta siyasi parti başkanlarına karşı sorumlu olacağı söyleniyor. Bu son derece karmaşık bir mekanizmadır” dedi.

Ertuğ, liderlerin müzakere sürecinden koparılmaması gerektiğini ifade etti.

“RAPOR, KONSEY’E SUNULDU”

BM Barış Gücü’nün görev süresini 6 ay daha uzatmasını öngören ve son 6 ay içinde BM Barış Gücü’nün adadaki faaliyetlerini anlatan genel sekreter raporu ve buna dayanarak Güvenlik Konseyi’nin alacağı kararın gündemde olduğunu söyleyen Ertuğ, raporun son şeklini alarak, BM Güvenlik Konsey’ine sunulduğunu belirtti.

Ertuğ, karar tasarısını incelemekte olduklarını, bu konudaki girişimlerin de ilgili birimler tarafından sürdürüldüğünü ifade etti.

Ertuğ,  BM Barış Gücü’nün görev süresini 6 ay daha uzatılmasının beklendiğini söyledi.

“TARİHİ GERÇEKLER ANIMSANMALI”

Ertuğ, 15 Temmuz 1974’ün Rum Yunan darbesinin yıldönümü olduğunu, tarihi gerçekleri hatırlamak, Kıbrıs’ın geldiği noktaya, nasıl ve kimler tarafından getirildiğini anımsamak gerektiğini kaydetti.

Editör: TE Bilisim