LAÜ Sinema Salonu’nda düzenlenen panele Yakın Doğu Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ata Atun, Karabük Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ali Asker, Lefke Avrupa Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Nazım Muradov, EkoAvrasya Danışma Kurulu Üyesi Dr. Can Ünver ve Hocalı'ya Adalet Kampanyası Türkiye Temsilcisi Gözde Kılıç Yaşin konuşmacı olarak katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan, Hocalı katliamı ile ilgili video gösterimiyle devam eden panelin açılış konuşmasını İstanbul Milletvekili ve Avrasya Sivil Toplum İşbirliği Derneği Başkanı Dr. İsmail Safi yaptı. Safi açılış konuşmasında, “kardeşlik çıkar ilişkilerinden değil kan bağından gelir. Azerbaycan bizim için vazgeçilmezdir ve 26 Şubat 1992 tarihinde yapılan Hocalı Katliamını dünya kamuoyuna duyurabilme adına çıkmış olduğumuz bu yolda bugün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeyiz. Azerbaycan ile aynı kaderi yaşayan bu topraklarda siz gençlere bu gerçekleri anlatmak bizim asli görevimizdir” dedi.

Panelin oturum başkanlığını yapan LAÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. İhsan Tayhani; “Ermeni meselesini anlamak için 18. ve 19. yy’daki emperyal politikayı ve böl-parçala-yönet eksenindeki zihniyetini anlamak gerekir. Şark meselesi yaratılmıştır ve bu politika üzerinden Ermenileri kullanmışlardır” dedi. Tayhani, 1915 Tehcir’i göçe teşviktir ve Osmanlı yönetiminin göç esnasında Ermenilerin burunlarının dahi kanamaması için kesin talimat verdiklerine değinerek, uygulamadan kaynaklı hataların yargılandığını ve sorumluluların infaz edildiğini, bu olayın asla soykırım olmadığını vurguladı.

Dr. Can Ünver, “Dünya’da Ermeni Meselemiz” konusunu irdeledi. Ünver, “Ermeni meselemiz olduğu konusu doğrudur fakat bu meselenin nasıl baştatıldığına ve bu algının nasıl ortaya konulduğuna iyice bakmak gerekir” diyerek soykırım algısının tarihsel sürecini ve bu süreçler içerisinde meydana gelen siyasi olayları anlattı.

Prof. Dr. Ata Atun, Ermeni konusunda analitik düşünceden yana olduğunu belirterek şu açıklamaları yaptı; “soykırım iddiasında öldürüldüğü bahsolunan bir buçuk milyon Ermeni’nin eğer doğru ise 150 gün için her gün 10 bin kişi öldürülse bunu her gün farklı 1 futbol sahası büyüklüğünde alana defnetmek gerekir. Zamanın şartlarında 1 futbol sahası büyüklüğünde alan kazmak için en az 2000 işçi gerekir, farzedelim ki Osmanlı bunu başardı, o zaman toplu mezarlar nerededir?” Armenian blog’da yer alan bazı fotoğraflarda Şam İstasyonu’nda bu insanların karşılanışını görürüz. Soykırım iddiası sadece 2 adet kitaba dayandırılmaktadır diyen Atun soykırım iddiasının asılsız olduğuna vurgu yaptı. Hocalı Katliamı ile ilgili detaylı bilgiler verdi.

Yrd. Doç. Dr. Ali Asker, “Devlet tarafından Ermenilerin sistematik bir şekilde yok edildiklerine dair hiç bir kanıt yoktur ve hepsi siyasi bir baskıdır diyen Asker, Hocalı katliamı tüm dünyanın gözü önünde olmuş insani bir dramdır” dedi.
Yrd. Doç. Dr. Nazım Muradov, Karabağ’daki demografik değişimleri konusunda bilgi vererek yıllar içerisinde planlı bir nüfus değişimi politikası uygulandığını belirtti. Ermenilerin psikolojik ve siyasi yollarla Türk bölgelerini ele geçirerek Azerbaycan’ı Türk dünyasından koparma gayretinde olduklarının altını çizen Muradov, “mağdur olan bizleriz, bunun için özür beklemiyoruz fakat kimseye de özür borcumuz yoktur” diyerek konuşmasını tamamladı.

Gözde Kılıç Yaşin yaklaşık 100 ülkede, bulunduğu ülkenin vatandaşı olan gönüllülerle birlikte Hocalı’yı anlatmak ve anlaşılmasını sağlamak için yürüttükleri Hocalı’ya Adalet Kampanyası’nın gittikçe başarıya ulaştığını belirterek bugün bir çok dünya ülkesinin ve ABD’deki 17 eyaletin Hocalı Katliamını kınadığının altını çizdi. Sorumluların yargılanması, şehitlerin unutulmaması ve toprakların iadesini sağlamak adına çaba sarfettiklerine değinen Yaşin Bosna Hersek ve Hocalı, modern zaman katliamıdır etnik grupların tamamen yok edilme girişimidir dedi.

Panel bitiminde LAÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Ali Yükselen katılımcılara teşekkür belgesi takdim etti.
 
Editör: TE Bilisim