Okul içinde yaşanan bir olayı bahane ederek, bir gece kulübü sahibinin okul basarak bir öğrenciyi darp etmesi ülkemizin geldiği durumu ortaya koyması açısından ibret vericidir.

Adanın kuzeyinde Kıbrıslı Türkler’in güvenliğini sağlamakla görevli makamların sayısının fazlalığına, kişi başına düşen polis asker sayısına rağmen hala daha gece kulübü korumaları okul basacak cüreti nereden bulmaktadırlar? Kadın ticareti ve kumar üzerinden gelir sağlayan bir yönetimin yarattığı mafya düzeni çocuklarımızın okullara bile güvenle gidemeyeceğini göstermektedir. Herkesin gözleri önünde okulda body-guardların öğrenciye dayak atması, bu ülkeyi yönettiğini iddia edenlerin ve güvenlik makamlarının ayıbıdır. Bu olay okulların da artık güvensiz yerler olduğunu ve ülkeyi mafyavari ilişkiler içinde olanların yönettiğini bir kez daha göstermektedir. Bu özel okulda öğrenciye dayak atılırken görevlilerin ne yaptığı ise ayrı bir merak konusudur.

İnsanların can güvenliğini sağlayamayan, kadın ticareti yapanlara ayrıcalık tanıyan bu kukla yönetim Kıbrıslı Türkler’in siyasi iradelerini temsil edemez.

Okul basıp, öğrenci dövenleri serbest bırakan yargı ise acizliğin dik alasını göstermektedir. Eylem yapan sendikacıları döven, haksız yere hücreye atan davalar açıp yıllarca mahkemelerde süründüren polis, iş gece kulüplerine ve kumarhanelere gelince susmayı tercih etmektedir. Görünen odur ki, bu ülke ekonomik, sosyal ve siyasal olarak yaşanmaz hale getirilmeye çalışılmaktadır. Bu da suç örgütleri ile devletin bütünleşmesinin bir göstergesidir.
Bu gerekçelerle okul basanları, onlara göz yuman ve serbest bırakanları şiddetle protesto ederken, olayın kapatılmasına göz yummayacağımızı duyururuz.

Şener Elcil
KTÖS
Genel Sekreteri

 
Editör: TE Bilisim