HAMZAOĞULLARI
CTP Milletvekili Biray Hamzaoğulları, “Kızılay Yardımları ve Pile köyü” konusunda güncel konuşma yaptı.
Dağıtılan Kızılay yardımlarıyla ilgili bu hafta yine konuşma ihtiyacı hissettiğini, elinde bazı bilgiler olduğunu ifade eden Hamzaoğulları, yardım dağıtım stratejinin yanlış çizildiğini, yardımın doğru adreslere ulaşmadığını iddia etti.
Hamzaoğulları, bu süreçte Pile köyünün çok yalnızlaştırıldığını, daha etkili çözümler bulunabileceği, hızlı testlerle bu insanların Beyarmudu sınırından geçirilebileceğini ifade ederek, “Doğru strateji yapmadınız, hiç ilgilenmediniz, gerekli önlemleri almadınız” dedi.
Hamzaoğulları,dün itibarıyla yeni açılım yapıldığını, ancak Pile halkının yine Kuzey’e geçemediğini, bu insanlara, burayla teması olacaklara test yapılarak geçişlerinin sağlanmasının yeniden değerlendirilmesini istedi.
ARIKLI
Daha sonra söz alan YDP Milletvekili Erhan Arıklı, “Yüksek Öğrenimin Problemleri” konusunda güncel konuşma yaptı.
Arıklı, KKTC’nin iki ekonomik sektöründen biri olan üniversitelerin durumunun kaygı verici noktaya geldiğini, yurt dışından gelen öğrenci sayısının giderek azaldığını, 2018’de 13 bin olan sayının, 2019’da 8 bine düştüğünü, bu yıl ne kadar öğrenci geleceğinin bilinmediğini söyledi.
Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı’nın bu alandaki önlemlerini yeterli bulmadığını ifade eden Arıklı, zaten zor durumda olan üniversitelerin daha da zor duruma düştüğü görüşünü ifade etti.
Arıklı, “50 bin öğrenci ayrıldı, %90’ı Türkiye’dendi, 3. dünya ülke öğrencileri kaldı, kapıların açılması halinde bunlar da dönecek ve büyük ihtimal geri dönmeyecekler, dolayısıyla gelecek öğretim yılında da düşüş olacak ve üniversiteler daha da sıkıntı içine girecek” şeklinde konuştu.
Bu yöndeki sıkıntıların giderilmesine yönelik öneriler ortaya koyan Arıklı, 12-15 bin öğrenciye ulaşılamazsa üniversiteler kapanmak zorunda kalır söylemlerine işaret ederek, hükümeti önlemler almaya, TC yetkilileriyle temas kurup çözüm aramaya çağırdı.
ALTUĞRA
UBP Milletvekili İzlem Gürçağ Altuğra, “Korona Virüs Süreci” konulu güncel konuşmasına, tüm dünyaya geçmiş olsun dileklerini ileterek başladı.
Virüsün ilk olmadığını ancak bu virüsün hızlı yayıldığı ve korona virüs nedeniyle hem ekonomik hem de sosyal yönden yaşam biçiminin değiştiğini anlatan Altuğra, bu günlerin tarihte dönüm noktası olarak yerini alacağını kaydetti.
İnsanlığın doğayı hırpaladığını, değerini bilmek bir yana şükretmeyi de unuttuğunu söyleyen Altuğra, buna karşılık doğanın felaketlerle geri döndüğünü, ısrarla ders alınmazsa faturanın daha da ağır olabileceği uyarısında bulundu.
Yerli üretime destek verilmesi çağrısını yineleyen Altuğra, ancak bu şekilde dışa bağımlılığın azalacağı ve daha bağımsız bir ülke olunabileceğini anlattı, eğitim bakanlığına bu konuların müfredata alınması yönünde de çağrı yaptı.
Altuğra, hükümetin çalışmaları, sağlık bakanlığının çabalarıyla sağlık sisteminin bugün daha güçlü bir hale geldiğini belirterek, hastanelerde verilen sağlık hizmetleriyle, yapılan testlerle ilgili bilgiler aktardı.
İkinci bir dalga olması halinde bu krizin aşılması için de çalışma ve hazırlık yapıldığını anlatan Altuğra, aynı anda 170 covid-19 hastasına hizmet verilebileceğinin ilgili bakan tarafından da açıklandığına dikkat çekti.
İzlem Gürçağ Altuğra, bu süreçte görev alan, özveriyle çalışan tüm sağlık çalışanlarına, ayrıca Türkiye’den gelen yardımlara da teşekkür etti.
USAR
CTP Milletvekili Sıla Usar İncirli, “Korona Virüsün Kadınlar Üzerindeki Sosyo-Ekonomik Etkisi” konusunda güncel konuşma yaptı.
Gelinen süreçte büyük bir işsizlik, yoksulluk ve sosyal sorunlarla karşı karşıya kalınacağı uyarısında bulunan Usar İncirli, ne oranda bir ekonomik küçülme beklendiğini, ekonomik daralmanın neye göre hesaplandığını sordu.
Hükümet bu oranı yüzde 6 olarak açıklarken, Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Danışma Kurulu’nun yüzde 40 küçülme olabileceğini hesapladığını, bu ikisi arasındaki farkın büyük olduğunu ifade eden İncirli, bunun nasıl olabileceğini sordu.
Kadınların; ekonomiye katılımının %35 olarak görülse de bunun yanında evde çocuk bakımı, yaşlı bakımı, benzer işleri kayıt altında olmadığı için sosyal güvence şemsiyesinden yeterince faydalanamadığını ifade eden İncirli, emeklerinin çok daha fazla olduğunu, kadınların en kırılgan zincir olduğunu, hükümetin sorumlulukları olduğunu ve bundan kaçılamayacağını kaydetti.
İncirli, özel sektörde çalışıp da çocuğuna bakmak zorunda olan kadınların işini kaybetmemesi için de hükümetin gerekli önlemleri alması gerektiğini söyledi.
İnsanların yoksullukla başedebilmeleri için, kimsenin sosyal güvenlik şemsiyesi dışında bırakılamayacağını vurgulayan İncirli, “Salgın bitmedi, gelecek günler ne getirir bilemeyiz, hazırlıklı olmalıyız, tedbirleri bırakmamalıyız” şeklinde konuştu.
BAŞBAKAN TATAR ELEŞTİRİLERİ YANITLADI
Başbakan Ersin Tatar, kürsüye çıkarak muhalefet milletvekillerinin bazı eleştirilerini yanıtladı ve bilgi verdi.
“Son 50-55 gündür hem sağlık hem de ekonomik yönünden koronavirüs ile mücadele etmeye çalışıyoruz” diyen Tatar, “salgının bu şekilde atlatılıyor olması hepimize güven vermektedir” ifadesini kullandı.
Tatar, “Doğru zamanda doğru yapılan işlerle bu işi toparlayabileceğimize inanıyorum. Ancak şu anda biz de tam anlamıyla önümüzü göremiyoruz. Bütün dünya da göremiyor. ABD’de 30 milyon yeni işsiz ortaya çıktı. O kadar büyük sıkıntıdan bahsediyoruz. Bizim ülkemizde yaşananlara baktığımızda o kadar büyük boyutta değildir” şeklinde konuştu.
Ekonomide GSMH’da küçülme olabileceğini ifade eden Tatar, farklı kurumların farklı tahminleri olmasının da doğal olduğunu zira farklı verilerin kullanılıyor olduğunu kaydetti.
“Bu aşamadan sonra önemli olan sektörleri harekete geçirmek” diyen Tatar “ Turizmde bir hazırlık başladı. Tabii yolcular ne zaman nasıl gelecek şu anda belli değil. Yolcular belki pasaportunun yanında bir de PCR belgesi getirecek” ifadelerini kullandı.
Bugün yap-sat sektöründe büyük bir ilgi ve alakanın olduğunu memnuniyetle duyduğunu kaydeden Tatar, “KKTC’nin bu işten başarıyla çıkması bize ümit ve cesaret veriyor. Başta sağlık çalışanları olmak üzere, görev yapan herkesi kutlamak istiyorum. Kıbrıs Türk halkı bu süreçte bir başarıya imza atmıştır. Bunu bütün dünya da görüyor, tanısa da tanımasa da” dedi.
“Ekonomide bir takım düzenlemelerle bu süreci atlatacağımıza inanıyorum” diyen Başbakan Tatar, tüm sektörlerin Mayıs, haziran ve Temmuz ayları için plan yapmakta olduğunu, Türkiye’nin de katkılarıyla bu sürecin atlatılacağını belirtti.
Eleştiriler yapılırken, o günün şartlarına göre nasıl kararlar alındığına bakmak gerektiğini söyleyen Tatar konuşmasını “Geleceğimize olan güven tamdır. Temastan kalabalıktan uzak durmaya çalışmamız gerekir. Rehavete kapılmadan, maskeli yaşam, mesafeli yaşam kurallarına uymalıyız. Ekonomi de çarkların dönmesiyle doğru noktaya gidecektir.” Sözleriyle konuşmasını noktaladı.
