Diyalog Medya Haber Müdürü/ Gazeteci-Yazar Aytuğ Türkkan, Radyo Güven’de yayınlanan Mercek Altında programında yaptığı açıklamada, Davos zirvesinde, her ne kadar KKTC olarak tanınmasak da Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın Kıbrıs Türk halkının lideri olarak, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’le eşit şekilde panelde yer almasının süreç açısından yararlı olduğunu belirtti.

Türkkan, 2004 yılında Kıbrıs’ta iki tarafta eş zamanlı yapılan referandumla Kuzey’de de Güney’deki gibi bir devletin varlığının meşrulaştığına işaret ederek, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in ilk olarak bunu aşması gerektiğini kaydetti.

Davos zirvesi öncesi, Anastasiadis’in,Türkçe’nin AB’de resmi dil olması için çalışma başlatmasını iyi niyet göstergesi olarak niteleyen Türkkan, “Ancak, baktığımızda müzakereler devam ederken iki taraf arasındaki GSM sorunu, Türk tarafının iyi niyetli girişimine rağmen Rum tarafındaki aşırı bağnazcılar tarafından Anastasiadis, taviz veriyormuş gibi nitelendirilmesinden çözümlenemedi. İyi niyetli girişimler çerçevesinde Anastasiadis ELAM örgütündeki kişilerin tutuklanmasını isteyebilirdi ama yapmadı. Ki baktığımızda Türk tarafı iyi niyet çerçevesinde birçok konuda adımlar attı askeri alanlardaki mayınların temizlenmesinden tutun kayıpların yerlerinin bulunması konusunda çok adım attı. Bunlar ne yazık ki Rumlar tarafından görülmüyor” dedi.

Yeni bir devletin oluşumunun söz konusu olduğu noktada önemli olanın, iki bölgeliliğin, iki siyasi kimliğin ve garantörlüğün devamının yer alacağı bir Federasyonun oluşması gerektiğini belirten Türkkan, “Çünkü eğer Garantörlük olmazsa Referandumda Türk tarafı kesinlikle ‘hayır’ diyecektir. Ayrıca Garantörlük konusu, garantör ülkelerin karar verebileceği ayrı bir noktadır. Kıbrıs sorunundan ayrı yapılabilecek bir anlaşmadır” dedi.

Türkkan, 2016 yılında bir Referandumun olmasını çok istediğini, ancak Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ndeki statükonun devam etmesinden dolayı bunun zor olacağını düşündüğünü de dile getirdi.

Türkkan, Kıbrıs sorunu çözülmese bile son zamanlarda yapılan işlerle, Kıbrıs Türkü için iyi gelişmelerin yaşanmaya başladığına dikkat çekerek, “Zaten Türkiye, Kıbrıs Türkünün kendi ayakları üzerinde durabilmesi için ekonomik alanda olsun, su ve elektrik alanında olsun yatırımlarına ve katkılarına devam ediyor” dedi.

Türkkan, programda, Kıbrıs Türkünün haklarını alabileceği bir çözüm için uğraş vermesi gerektiğinin üzerinde de önemle durdu.
Editör: TE Bilisim