Törene, 3’üncü Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Sivil Savunma Teşkilatı Başkanı Erdoğan Çelebi, Ulusal Birlik Partisi (UBP) Milletvekili Ersin Tatar, Daniş Karabelen’in kızı Özcan Atamert, askeri yetkililer, muharip derneklerden temsilciler ve davetliler katıldı.

Törende, TMT Mücahitler Derneği Genel Sekreteri Çetin Serez, Daniş Karabelen’in biyografisini okudu. Daniş Karabelen’in kızı Özcan Atamert, TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Yılmaz Bora konuşma yaptı. Konuşmasının ardından TMT’ye hizmet veren 14 kişiye madalya takdimi yapıldı, izaz ikramda bulunuldu.

SEREZ: “KKTC CUMHURİYETİ SOKAKTA BULUNMADI”

TMT Mücahitler Derneği Genel Sekreteri Çetin Serez, 1898’de doğan, 1983’te hayatını kaybeden Karabelen’in TMT’nin kuruluş çalışmalarını fiilen başlattığını, Özel Harp Dairesi Başkanlığını yaptığını söyledi.

Karabelen’in biyografisini okuyan Serez, “Türk’ün varlığına tahammül edemeyenlere karşı direnen Kıbrıs Türkü bu kutsal savaşını Anavatanla birlikte vermiştir. Daniş Paşamızın bu onurlu mücadelemizde her yönüyle katkısı büyüktür” dedi.
 
Direnişlerde mutlaka direnişçilere bir sembol verildiğini belirten Serez, “Bize de Paşamızın başkanı olduğu Özel Harp Dairesi tarafından Bozkurt amblemi verilmiştir. Ve mücahit teşkilatımız onurlandırılmıştır. Düşmana korku, dosta güven veren bu amblemimizi 11 yıl sancaklarımızda ve üniformalarımız da taşıdık. Bu amblem, şu anda TMT Mücahitler Derneği’nin sembolü olarak yaşatılmaktadır ve ebediyen yaşatılacaktır” ifadesine yer verdi.

Serez, “KKTC Cumhuriyeti sokakta bulunmadı. Büyük direniş ve mücadelelerden sonra Mehmetçiğin ve Mücahidin süngüsüyle hudutları çizilmiştir. Bu topraklar ya Türk’ündür, ya kimsenin” dedi.

ATAMERT: “BABAMLA ANNEM KIBRIS’A ÖYLE GÖNÜL VERDİLER Kİ GAZİLERİ KENDİ EVLERİNDE AĞIRLADILAR”

Daniş Karabelen’in kızı Özcan Atamert, “Babam 17 yaşından itibaren kendini bu vatana adadı. Sadece babamın değil annem Leman Karabelen’in de bu vatana hizmeti büyük. Babamla annem Kıbrıs’a öyle gönül verdiler ki 1957-1958’de yaralanan gazileri kendi evlerinde ağırladılar” dedi.
 
Özcan Atamert, babası için kaleme alınan bazı makalelerden kesitler okudu, 1953’de Kore’den İzmir’e gelen Daniş Karabelen’in şehit mezarı topraklarını Atatürk Anıtı’na koyarken yansıdığı gazeteleri kürsüden gösterdi.

Atamert, “Kıbrıs terk edilemez, askerimiz burada kalacaktır. Bazı şeyler olsa da Kıbrıs bizim kalbimizdir. Babam burayı bize emanet etti” dedi.

Özcan Atamert, Kıbrıs için kaleme aldığı bir şiiri de kürsüden okudu.

BORA: “VARSIN DÜNYA TANISIN, BEN TANIMIYORUM”

TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Yılmaz Bora, konuşmasında, “Böyle bir komutanı tanımak, böyle bir komutanla kader birliği yapmanın huzuru içinde yaşıyoruz” dedi.

1958’lerde başlayan çetin mücadelenin bağımsız bir devletle taçlandırıldığını ifade eden Bora, bugün ülkede güven içinde yaşamayı Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı ile Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı olunduğunu söyledi.

Güney Kıbrıs’ta yapılan bazı açıklamalara da değinen Bora, “Rum ne diyor, ‘Türk askeri, yerleşikler gitsin’ diyor. Biz, karşılığında, ‘sen gayrimeşru idaresin, Kıbrıs Cumhuriyeti’ni silahla ve terörle gasp ettin’ diyemiyoruz. Biz bu insanları masada muhatap alarak hata yapıyoruz. Neymiş, dünya onu tanıyormuş. Gerekçe bu. Varsın dünya tanısın, ben tanımıyorum. Beni tanımadığı sürece masaya da gitmeyeceğim” şeklinde konuştu.

Bora, Kıbrıs’ın yakın tarihine saygı duyulmadığını da söyleyerek, “Okullarımızda maalesef yakın tarihimiz gündeme getirilemiyor. Bizde kin söz konusu değil ama karşı taraftaki toplumun hakkımızda düşündüklerini bilerek tedbirleri almak zorundayız. Çocuklar, gençler nereden nereye, nasıl geldiğimizi anlatmalıyız” dedi.

“Bağımsız bir devlette, huzuru ve güven içinde yaşarken Birleşik Kıbrıs da nerden çıkıyor?” diye soran Bora, ara bölgede Kıbrıslı Türklerle Rumların düzenlediği ortak etkinlikleri eleştirdi, “Çetinkaya’da yapılan eylemlerde ‘işgale son’ deniyor. Bu nasıl bir tavırdır? Bunları hazmetmek kolay değildir. Bu bizim ağırımıza gidiyor. Barışı, huzuru ve güveni adaya kim getirdi? Türkiye. İnkar mı ediyorsunuz?” ifadelerine yer verdi.

Bora, “Türk askeri, Rum’u da iç kavgadan kurtardı. Yunanistan’da demokrasinin gelmesini sağladı. Dünyanın Türk ordusuna teşekkürü borçtur. Bunu bile yapmıyorlar” dedi.

Editör: TE Bilisim