Girne Amerikan Üniversitesi (GAÜ) Eğitim Fakültesi, Türkçe Öğretmenliği Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Osman Yıldız, Türk kadınının tarihteki yeri ve Türk Dili’nin gelişimi hakkında açıklamalarda bulundu.
Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet değerlerine sımsıkı sarılmak gerektiğini ifade eden Yıldız, “Cumhuriyetle birlikte kadın erkek eşitliği konusundaki temel anlayış zaman içinde güçlü bir zemin kazanmıştır” dedi.
Günümüzde bu kazanımların geriletilmek suretiyle törpülenmeye çalışıldığını anlatan Yıldız “Ne yazık ki yıllar once olduğu gibi kadını eve kapamak ve sosyal hayatın dışına çekmek gayreti öne çıkarılmak istenmektedir. Kadını Allah'ın erkeklere bir emaneti olarak gören bu anlayış “egemen erkek” anlayışının bir yansımasından ibarettir” dedi.
Yıldız: “Cumhuriyet’ten sonra Latin alfabesinin kabulüyle bin yıllık esaret tamamen ortadan kalkmıştır.”
Konuşmasında Türkçe konusuna da değinen Yıldız, “Dünyanın en eski dillerinden biri olan Türkçe, kendine has alfabesiyle çok önemli eserler verilmesine imkan vermiş, Türkçe’nin fonetik yapısına uygun olmayan Arap alfabesine geçilince bin yıllık bir esaret dönemi başlamıştır” dedi.
Cumhuriyet yıllarına gelene kadar Türkçe konusunda çetin mücadeleler verildiğini vurgulayan Yıldız şunları söyledi:
“Cumhuriyet’ten sonra Latin alfabesinin kabulüyle bin yıllık esaret tamamen ortadan kalkmıştır. Günümüzde Arap harflerini tekrar eğitimin bir parçası haline getirmeye çalışan gayretler büyük yanlışlık içerisinde olanların sonuçlanmayacak gayretlerinden ibarettir” dedi.
Ayrıca, Türkçe’yi kurallara uyarak düzgün konuşmak gerektiğini belirten Yıldız, özellikle son zamanlarda mahalle ağızların ön plana çıkarıldığına dikkat çekerek “Dil birliği kullanılan dilin korunması için temel kurallardan biridir, bu nedenle toplum karşısına çıkan şahıslar, konuşmalarında merkezi “İstanbul Türkçesi”ni konuşmalıdır, Türk kültür birliğinin korunup sürdürülebilmesi son derece önemlidir” diyerek özellikle Türkçe öğretmenlerinin bu konuda daha hassas olmaları gerektiğine işaret etti.
Konuşmasında Eğitimde Kadının Rolü”ne de dikkat çeken Osman Yıldız, tarih boyunca Türk kültüründe kadınla erkeğin birbirine eşit olduğunu, belli bir dönem sonra kadının eğitimden mahrum edildiğini ve bu mahrumiyeti ortadan kaldırmak için uzun soluklu bir mücadele verildiğini söyleyerek şöyle dedi:
“Cumhuriyetle birlikte bu haklar tekrar elde edilmiştir. Günümüze gelindiğinde yine kadını eve kapamak ve sosyal hayatın dışına çekmek gayretlerini görmekteyiz. Öncelikle şunun altını çizmeliyiz, Kadını Allah'ın erkeklere bir emaneti olarak gören anlayış egemen erkek anlayışının bir yansımasıdır. Bu konularda ifadelerimizi seçerken bile hassas olmamız gerekmektedir”
Editör: TE Bilisim
