KSP Merkez Komitesi adına açıklama yapan Zehra Cengiz, “İki tarafın burjuvazisi de gerginlik ve düşmanlık üzerine kurmuş oldukları bölücü ve ayrılıkçı politikalarını sürdürmek için yıllardır bu yöntemleri kullanmaktadırlar. Geçiş kapılarının 2003 yılında açılmasından sonra bu yardımların pek bir önemi kalmamıştır. Yardımlar doğrudan güneyde de verilebilir. Ancak Kıbrıslı Rum burjuvazisi BM’yi de kullanarak Kuzey’de işgal altında mahsur kalmış mazlum vatandaşları olduğu propagandasını yapmak için bu yardımları göndermeyi sürdürmektedir” ifadelerini kullandı.

Rum burjuvazisinin, “Kıbrıslı Türklerin cumhuriyet yönetimindeki vatandaşlık haklarından yararlanmalarını ırkçı ve ayrımcı uygulamalarla engellediğini” belirten Cengiz, Kuzey’de ise yöneticilerin, bir yandan Maronitleri eski köylerine ve evlerine sözde geri dönmeye çağırırken, diğer yandan aldıkları yardımı vergilendirme kararı ile gerçekte onların gelmelerini istemediklerini; Maronitlere ve Kıbrıs’ın diğer etnik toplumlarına karşı ne kadar ırkçı, ayrılıkçı, güvenilmez ve istikrarsız olduklarını gösterdiklerini iddia etti.

Cengiz, “ülkenin yeniden birleştirilmesi ve adaya barışın gelmesi için tüm Kıbrıs halkına, bu gerginliklerin ve düşmanlığın yaratıcısı Kıbrıslı Rum ve Türk burjuvazisine ve onların arkasındaki işgalci emperyalist güçlere karşı anti-emperyalist cephede güçlerini birleştirme çağrısı yaptıklarını” söyl

Editör: TE Bilisim