1959 yılında Kıbrısla ilgili imzalanan Garantörlük anlaşması Türkiye Büyük Millet Meclisinden onay alınarak imzalanmıştır.Bu nedenle Garantörlüğün ortadan kaldırılması hususunda da son kararı TBMM verebilir.Kıbrıslı Türk insanı Garantörlüğün ortadan kaldırılması ile ilgili olarak hiçbir yetkiye sahip değildir.Uluslararası bir anlaşmanın olduğunu hatırlatmakta yarar görmekteyiz.186 sayfalık Garantörlük anlaşması iyi incelendiğinde İngiltere Büyük Britanya Cumhuriyetinin detaylı hazırladığı bu anlaşma içerisinde her şey vardır.
Yıllarca bu ülkeyi yönetenlerin çözümsüzlük çözümdür düşünceleri bugünkü ortamın yaratılmasına neden olmuştur.Yıllarca iktidarda kalınsın diye halkın büyük bir bölümü kandırılmış ve kendilerine yakın bireyler yetiştirilerek bu yönde adımlar atılmıştır.
HERŞEY HALKTAN GİZLENDİ
Kıbrıs konusunda 40 yılın analizini yapacak olursak her şey halktan gizlenerek yapıldı.Yıllarca tek adamlılık oynandığını hiç kimse unutmadı.Kendilerine yakın olanları Milliyetçi yakın olmayanları Vatan haini ilan edecek kadar ileriye gidildiği günleri bu halk unutmadı.Halen bu düşüncelerin kırıntıları ayni senaryoları devam ettirme çabaları içerisinde olduğunu görmekteyiz.Neden ? Çünkü KKTC halkının %80’i artık bu düşüncelere itibar etmiyorlar.Bir nesil değişmiştir.Bu nesil yandaşlığa izin vermiyor.
11 ŞUBAT 2014 BELGESİ
11 Şubat Belgesinin mimarı Özersaydır. Sn Eroğlu bu belgeyi önce imzalamayı düşünmüyorum diyerek günü kurtarmaya çalışmıştı.Eroğlu belgeyi imzalamadan UBP,DP ve kendine yakın birçok kurum ve kuruluşun onayını alarak belgeye imza koymuştur.Arkasından Ankara ile yaptığı istişarede belge imzalanarak resmileşmiştir.Bu belge Sn Akıncı Cumhurbaşkanı seçildikten sonra da belge masaya gelerek yol haritası olmuştur.

BEŞLİ GÖRÜŞMELER HERŞEYİN SONU OLABİLİR.
Kıbrıs konusunun bugüne kadar sonuçlanmamasının nedenlerinin başında petrol ve gaz yataklarının herkesin iştahını kabarttığı artık ortaya çıkmıştır.Bu doğrultuda Türkiyenin Ortadoğudaki durumu da dikkate alındığında artık adada bir anlaşmanın kaçınılmaz olduğunu ortaya koymuştur.Üçlü zirvenin bir sonuç vermeyeceğini düşünmekteyiz.Süper güç Amerikanın Kıbrıs sorununda etkin rol oynayarak bu beşli görüşmelerde sonuca gideceği kanısındayız.Beşli görüşmelerden sonuç alınmaması halinde görüşmelerin sona ererek yıllarca sürdürülen görüşmeler tamamlanacaktır.
KRİTİK GÜNLERE GİRİLİYOR.
Sn Akıncının son günlerde verdiği demeçlerden algılanan zor bir dönemece girildiğini görmekteyiz.Başta Hükümet edenler yıllarca çözümsüzlük çözümdür düşüncelerini devam ettirmeye çalışarak görüşmeleri sabote ediyorlar.Hükümetin de görüşme masasında olması safsatasını öne atarak kamuoyuna ve partililerine mesaj verdiklerini anlamakta zorlanmıyoruz.Yıllarca tek adamlılıkla yürütülen görüşmeler 40 yılda hiçbir sonuç getirmedi ğini göremeyenler ayni senaryonun devam edeceğini umut etmeye devam ediyorlar.
REFERANDUM OLACAĞINA İNANMIYORUZ.
Beşli görüşmelerden sonra her iki toplumda da referanduma gidileceğini düşünmüyoruz.Şu anki konjektürde her iki toplumun anlaşılmaktadır.da rahatsız olduğu konular vardır.Vazgeçilmezler vardır.Bu noktada Mağdur olan kesimlerin Referandumda Hayır vererek aksi karar çıkmasının büyük sorunlar getireceği endişesi bu süper güçlerin referandumsuz bir anlaşmaya sevk ettiği
HAYIRIN BU MEMLEKETE HAYIRI YOKTUR.
Yıllarca Hayır politikaları ile ülkeyi yöneten siyasetin KKTC’yi bugün batma noktasına getirdiğini görüyoruz.Tüm sektörlerin zor günlerden geçtiği ve ekonomimizin çöktüğü aşıkardır.ünyada tanınmamışlığın cezasını çeken halkımız tek çareyi ülkeden göç etmekte bulmuştur.Geçmişin siyasileri giden gider gelen bizimdir zihniyeti ile çöküşümüzü hazırlamışlardır.Kıbrısta artık bir anlaşmanın olması kaçınılmazdır.Her ne olursa olsun KKTC halkı artık Dünya insanı olmak istiyor.Halkımız da vereceği bu zorlu sınavdan başı dik,gelecek korkusu olmayacak bir düzen için ülkesine sahip çıkacağına inanıyoruz.
KIBRIS KONUSU TÜRKİYENİN NAYI OLMADAN ÇÖZÜMLENECEĞİNİ KİMSE DÜŞÜNMESİN.
Kıbrıs konusunda yıllardır sürdürülen görüşmelerde Türkiyenin etkin rolünün olduğunu görmezlikten gelenler bunu artık anlamalıdır.Kritik görüşmelerin devam ettiği bugünlerde Akıncının sürekli eleştirilmesinin de ne derece doğru olduğunu anlayamıyoruz.Görüşmeler TC ile birlikte yürütülmektedir bir kez daha hatırlatıyoruz.Geçtiğimiz gün adaya gelerek Hükümet ve Cumhurbaşkanı ile görüşen TC Dışişleri Bakanı Sn Çavuşoğu Akıncıya güvenimiz tamdır diyerek gerekli mesajı gerekli yerlere vermiştir.Bu nedenle TC’nin Kıbrıs konusunda son noktayı koyacak ülke olduğunu da hiç kimse unutmasın.
TÖZÜN TUNALI
BAŞKAN
Editör: TE Bilisim