GENEL DURUM: Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Halkı 2020 yılı Nisan ayında yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimini şimdiden gündeminin ön sıralarına yerleştirmiştir. Kıbrıs görüşmelerinin çıkmaza girmesi, Doğu Akdeniz’de devam eden hidrokarbon aramaları, bölgede yaşanan diğer sorunlar Kıbrıs konusunun gündemdeki güncelliğini korumasına neden oluyor. Öyle görünüyor ki Kıbrıs konusunun içinde bulunduğu durum, yaşananlar ve yaşanması olası gelişmeler Nisan 2020’de yapılacak seçimleri etkileyecek temel unsur olacaktır. 2020 seçimlerinin Rumlarla federasyon temelinde bir çözüm bulunmasını tek hal çaresi olarak gören sol partilerle, alternatif çözüm modellerinin de artık gündeme gelmesini isteyen sağ partilerin adaylarının yarışacağı bir nevi referandum olacağı görülmektedir. Hiç kuşkusuz ki, Türkiye ile ilişkiler ve diğer güncel konulara yönelik Cumhurbaşkanı’ndan beklentiler, adayların halkla ilişkileri, olumlu ya da olumsuz yönleri de seçmenin kararında etkili olacaktır. Buna ek olarak Ekim ayı sonu itibarıyla adı aday olarak geçen isimlerle ilgili şu değerlendirmeleri yapmak mümkündür:

ERSİN TATAR: Ulusal Birlik Partisi Genel Başkanı, Başbakan Ersin Tatar şu anda en fazla ilgi çeken siyasetçi durumundadır. Ersin Tatar, sürekli halkın içinde olması, samimi davranışları, uzman bir ekonomist ve maliyeci olarak bilinmesi, Kıbrıs konusunda uzun süreden beridir çok net ve ezber bozan mesajlar vermesi nedeniyle televizyoncuların tabiri ile reytingi en yüksek, en sempatik siyasetçi aday adayı durumundadır. Kıbrıs Türk Halkının, Türkiye’nin etkin ve fiili garantörlüğünün devamını istemesi, ağırlıklı olarak egemenliğe dayalı konfederasyon veya iki ayrı devletli bir çözümden yana olduğunu ortaya koyması, Maraş’ın açılmasını desteklemesi nedeniyle Sayın Tatar’ın söylem ve politikaları halkta oy ve sempati olarak karşılık buluyor. Muhalif partilere sempati duydukları bilinen bazı gazeteci ve kanaat önderlerinin dahi Tatar’ın kirlenmemiş, dürüst, açık konuşan, karşıt görüşleri sabırla dinleyen bir kişi olduğunu söylemesi Sayın Tatar için çok önemli bir artı olarak dikkati çekiyor. Halk tarafından Sayın Tatar için söylenen ve anketörlerimiz tarafından kayda geçen bir başka konu da Sayın Tatar, Türkiye’yle iyi ilişkiler geliştiren, Türkiye ile ekonomik ve siyasal işbirliğini sağlamakta başarılı olan bir siyaset adamı olarak da biliniyor. 7 Sayın Tatar’ın UBP’liler içindeki kabul görme, sevilme oranı da hayli yüksek görünmektedir. Bu kabul görme ve sevilmenin başlıca etkeni partinin oyunu bir yıl içinde artırması ve partiyi hükümete taşımasıdır. Dolayısı ile öyle görünüyor ki, Sayın Tatar, partinin oylarının çok azı dışındakileri toplayabilecek, üstelik ortada olan, bizim kararsız dediğimiz ya da başka partilere oy veren ancak fanatik olmayanlardan da azımsanmayacak oranda oy alabilecektir. Sayın Tatar’ın, şu andaki tek sıkıntısı, çok büyük olmamakla birlikte henüz ekonomide tam bir rahatlama sağlanamaması, söz verilen bazı şeylerin henüz gerçekleştirilememesidir.

MUSTAFA AKINCI: Sayın Akıncı’nın da toplumda temiz bir siyaset adamı olarak algısı yüksek görünmektedir. Uzun bir süre halkın içine girmemiş olması ancak son zamanlarda bunu yapıyor olması olumlu karşılanıyor. Daha fazla halkla iç içe olması ise talep ediliyor. Sayın Akıncı yine de yıllardır siyaset sahnesinde olması, uzun yıllardır sol kesimde ciddi bir prestije sahip olması ve hala federal çözüm için uğraşacağı konusunda özellikle federal çözümü isteyen halk kesimi arasında büyük bir güvene mazhar olması dolayısı ile önemli oy potansiyeline ulaşabilecek bir aday durumundadır. Ancak, oylarında geçen Cumhurbaşkanlığı seçimine göre önemli bir düşüş olduğunu da geçen defa Sayın Akıncı’nın kazanacağını söyleyen tek anket şirketinin sahibi olarak ortaya koymak durumundayım. Bunun başlıca sebebi hiç kuşkusuz ki Kıbrıs konusuna kısa sürede çözüm bulacağı vaadiyle göreve gelmesi ama beş yıla yakın bir süredir bu konuda bir sonuç alamamasıdır. Her ne kadar da Sayın Akıncı görüşme sürecini canlandırma çabası içinde görünse de, halkın çok büyük bir kesimi Rum tarafının temel konularda tutum değiştireceğine ve Kıbrıs’ta bir federal anlaşma olacağına inanmıyor. Bu, Sayın Akıncı için ciddi bir eksi puan oluşturuyor. Biz sürekli araştırma yapıyoruz ve gözlemlediğimiz bir diğer husus da Sayın Akıncı’nın 2017 yılı Haziran ayı sonu, Temmuz ayı başında İsviçre’nin Crans Montana kasabasında yapılan Kıbrıs görüşmelerinin başarısızlıkla çökmesinden bu yana oylarının düşüşe geçtiğidir. Sayın Akıncı’nın o çöküş sürecinden sonra “ bizim kuşağın artık Kıbrıs’ta bir federal çözüm bulma olanağı kalmamıştır “ mealinde açıklamalar yapması oy kaybetmesinde hayli etkili olmuştur kanaatindeyim. Sayın Akıncı’nın geçen seçime göre en önemli dezavantajı ise özellikle UBP ve sağ partilerden geçen defa belirli nedenlerle aldığı oyların çok büyük bir kesimini bu seçimde alamayacak olmasıdır. Ancak Sayın Akıncı, hala CTP’den ve kendisini solcu olarak tanımlayan kesimlerden destek aldığı görülüyor. Sayın Akıncı’nın bir başka önemli dezavantajı ise Türkiye ile olan ilişkilerde özellikle son zamanlarda yaşanan gerilimdir. Halkın önemli bir oranı Sayın Akıncı’nın Barış Pınarı harekatı ile ilgili çok geç açıklama yapmasını ve harekatı farklı ifadelerle tanımlamasını doğru bulmadı. Halk Sayın Akıncı’ya yönelik Türkiye’deki bazı kişilerin çirkin ifadeler kullanmasına da asla onay vermiyor, bunlara da tepki gösteriyor ama bütün bunlara Sayın Akıncı’nın bir hatasının neden olduğu yönünde yerleşmiş bir kanaat vardır. 8

TUFAN ERHÜRMAN: Tufan Erhürman, hukukçu yanı, temiz ismi, bilgisi, görgüsü ve diyalog kurulabilecek karakteri ile Kıbrıs Türk siyaseti için artık önemli bir isimdir. Her ne kadar da 2018 yılı başında yapılan seçimlerde partisini birinci yapma başarısını gösteremese de seçim sonrası UBP’nin o dönemki Genel Başkanı’nın durumu ileri sürülerek koalisyon kurulmak istenmeyen parti durumuna düşmesi sonucu kendisini hükümette bulması, Başbakan olması Sayın Tufan Erhürman’a belirli bir oranda yararlı olmuş görünüyor. Sayın Tufan Erhürman şu anda CTP’lilerin çok büyük kesimi tarafından tartışmasız Cumhurbaşkanı adayı olarak görülüyor. Geçen Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde böyle bir durum yoktu. Sayın Erhürman’ın en büyük dezavantajı ise Başbakanlığı döneminde yaşanan ağır ekonomik krizi başarı ile yönetemediğine ilişkin yorumlar ve kanaatlerdir. Hiç kuşkusuz bir başka önemli dezavantajı da kendisi her ne kadar da Türkiye ile iyi ilişkiler içinde olduğunu söylese de, “Ankara benim ikinci vatanımdır” dese de Türkiye ile iktisadi ve mali işbirliği anlaşmasını uzun süren müzakerelere ve eski anlaşma süresinin dolmasının üstünden bir yıl gibi uzun bir zaman geçse de imzalayamamasıdır. Halk ve özellikle iş çevreleri, iş dünyası CTP’nin her iktidara gelişinde Türkiye ile ekonomik ilişkilerde sıkıntı yaşanmasını, yatırımların nerdeyse durmasını artık kanıksamış durumda o yüzden UBP anketlerde hep açık ara önde çıkıyor ve Sayın Erhürman’ın oyu da bize göre partisinden dolayı olumsuz yönde etkileniyor.

KUDRET ÖZERSAY: Sayın Kudret Özersay 2015 yılı Cumhurbaşkanlığı seçimlerine giderek yıldızı parlayan, temiz toplum, temiz siyaset talebi ile oldukça ilgi toplayan, Kıbrıs konusunda uzman olarak görülen yeni bir siyasi figür olarak girmişti ancak anketlerden gördüğümüz kadar şu anda eski konumundan önemli oranda geride görünüyor. Sayın Özersay’ın özellikle Kıbrıs konusunda söyledikleri hala çok dikkat çekici ve kayda değer bulunuyor, hala temiz siyaset, temiz toplum denilince ilk akla gelen siyaset adamlarından biri o ama oylarında düşüş var. Halktan aldığımız nabza göre Sayın Özersay’ın oy kaybetmesinin başlıca nedenleri parti kurmayacağını söylemesine rağmen kurması, UBP’yle koalisyon kurmayacak olsa dahi bu partiyle görüşmeye dahi gitmemesi, 4’lü koalisyon hükümetinin iyi gittiğini, bir sorun olmadığını söylemesine rağmen birden bire hükümetten ayrılmasıdır. Sn. Özersay’ın mevcut bakanlarının toplum tarafından saygınlığı ve başarılı bakanlar arasında görülüyor olması HP’nin oy oranların düşmesini engellediği görülüyor. Sayın Özersay özelikle UBP’den gelen oyları büyük ölçüde yitirmiş görünüyor oysa kendisinin halktaki algısı, KKTC Devleti’nden yana, Türkiye ile iyi ilişkiler kurabilen bir politikacı olduğu yönündedir. Yani, Sayın Özersay’ın oy potansiyeli büyük ölçüde sağ kesim olarak adlandırabileceğimiz insanlardır. Dolayısı ile Sayın Özersay’ın bundan sonraki başarısı ya da başarısızlığı bu kesimden alacağı desteğe bağlıdır. Şu anda görülen o ki sağ kesimde Sayın Ersin Tatar’ın oy oranı Sayın Özersay’a göre yüksektir. 9

ERHAN ARIKLI: Gezici Araştırma YDP’nin oy oranlarını tek bilen aynı zamanda tüm anket firmaları % 1 dahi oy alamaz derken Gezici Araştırma YDP’nin % 6’nın üzerinde oy alacağını söyleyen tek kurumdur. İlk defa milletvekili seçilen Sayın Erhan Arıklı’nın uzun yıllardır politika ile ilgilenmesi, daha önce de Milliyetçi Adalet Partisi ve Demokrat Parti gibi partilerde görevler üstlenmesi dolayısıyla ismi önemli bir seçmen kitlesi tarafından biliniyor. Hitap ettiği kesim ise genellikle Türkiye’den 1974 sonrası Kuzey Kıbrıs’a yerleşen insanlardır. Meclis ve televizyon programlarındaki performansı beğenilse de Cumhurbaşkanlığı seçimi için güçlü bir aday olduğu söylenemez. Ama yapacağı yönlendirmeler, partisi ile birlikte adaylardan biri lehine koyacağı ağırlık seçimin kaderine önemli bir oranda etki yapacaktır.

SERDAR DENKTAŞ: Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın oğlu olmasına, yaklaşık 30 yıldır parlamentoda bulunmasına ve çeşitli dönemlerde Bakanlık yapmasına rağmen Sayın Serdar Denktaş’ın oy oranı oldukça düşük görülüyor ve oy kaybetmeye devam ediyor. 10 BULGULAR Tablo 01. Araştırmaya Katılan KKTC Halkı’nın Yarın Milletvekili Seçimi Olsa Oyunu Nasıl Kullanmak İstediğine İlişkin Dağılım

Yarın Milletvekili Seçimi Olsa Oyunuzu Nasıl Kullanırsınız? Yüzde (%)

Ulusal Birlik Partisi (UBP) 42,6

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) 25,3

Halkın Partisi (HP) 11,9

Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) 6,0

Toplumcu Kurtuluş Partisi (TKP-YG) 1,9

Demokrat Parti (DP) 4,8

Yeniden Doğuş Partisi (YDP) 6,1

Milliyetçi Demokrasi Partisi (MDP) 1,4 Toplam 100

Araştırmaya katılan KKTC Halkı’nın yarın milletvekili seçimi olsa oyunu nasıl kullanmak istediğine ilişkin dağılım incelendiğinde % 42,6’sı UBP’ye oy vermek istediğini ifade ederken % 25,3’ü CTP’ye oy vermek istediğini ve % 11,9’u HP’ye oy vermek istediğini ifade etmektedir. 11 Tablo 02. Araştırmaya Katılan KKTC Halkı’nın 2020 Yılında Gerçekleştirilecek Cumhurbaşkanlığı Seçiminde Kime Oy Vermek İstediğine İlişkin Dağılım

2020 Yılında Gerçekleştirilecek Cumhurbaşkanlığı Seçiminde Kime Oy Vermek İstersiniz? Yüzde (%)

Ersin Tatar 33,9

Mustafa Akıncı 28,2

Tufan Erhürman 19,7

Kudret Özersay 10,5

Erhan Arıklı 4,0

Serdar Denktaş 3,7

TAraştırmaya katılan KKTC Halkı’nın 2020 yılında gerçekleştirilecek Cumhurbaşkanlığı seçiminde kime oy vermek istediğine ilişkin dağılım incelendiğinde % 33,9’u Sn. Ersin Tatar’a oy vermek istediğini ifade ederken % 28,2’si ise Sn. Mustafa Akıncı’ya oy vermek istediğini ve % 19,7’si Sn. Tufan Erhürman’a oy vermek istediğini ifade etmektedir. Tablo 03. Araştırmaya Katılan KKTC Halkı’na Göre

İkinci Tura Hangi Adayların Kalacağına İlişkin Dağılım İkinci Tura Hangi Adayların Kalacağını Düşünüyorsunuz? Yüzde (%)

Ersin Tatar 56,7

Mustafa Akıncı 41,7

Tufan Erhürman 26,9

Kudret Özersay 12,1

Erhan Arıklı 6,7

Serdar Denktaş 5,9 **

Editör: TE Bilisim