Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun, bölgede Türkiye ile birlikte KKTC’nin de fiilen kullandığı “Türk Lirası Para Bölgesi” oluştuğunu söyleyerek, Güney Kıbrıs’ın da Euro Bölgesi’nden çıkarak Türk Lirası bölgesine girmesiyle ekonomisini daha rekabet edebilir hale getirebileceğini söyledi.

Ekonomi ve Enerji Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre Atun, Kıbrıs TV’de yayınlanan “Kıbrıs’ta Bugün” programında Güney Kıbrıs’ın içinde bulunduğu ekonomik krizi değerlendirdi.

Ekonomi ve Enerji Bakanı Atun, Güney Kıbrıs’taki sorunun aslında kendini tam 1 yıldır gösterdiğini belirterek, Rum bankalarının Yunanistan’da fonlamış olduğu 3,5 - 4 milyon Euro’nun temerrütte düşeceği, karşılığının gelmeyeceği ve bu şekilde Rum bankalarının ciddi bir sıkıntı yaşayacağının öngörülmüş olduğunu söyledi.

Bu süreçte yardım isteyen Rum kesimine Troyka’dan yapısal bozuklukların işaret edildiğini söyleyen Bakan Atun, bu yapısal bozuklukların düzeltilmediğini ve dönemin Rum Yönetimi Başkanı Hristofyas’ın bu sorunları ötelediğini belirtti.

Genel olarak Avrupa Birliği’ne (AB) bakıldığında Euro Bölgesi sorunlarının çözülmediğinin görüldüğünü ifade eden Atun, para politikalarını AB Merkez Bankası’nın belirlediğini, ancak bakıldığında her ülkenin farklı ekonomik yapıları olduğuna dikkat çekti.

Bir tarafta büyük gelişmiş ekonomileri olan ülkeler olduğu gibi diğer yanda ekonomik alanda sıkıntılar yaşayan ülkeler bulunduğunu söyleyen Atun, ama AB genelinde tek bir para politikası olduğunu ancak farklı ekonomik bünyeye sahip ülkelerde bunun bir çıkmaz meydana getirdiğini ifade etti. Bu kadar farklı çeşitlilikte oluşan Euro Bölgesi ülkelerini tek bir para politikası ile yönetmenin mümkün olamayacağının görüldüğünü söyleyen Atun, en büyük sorunun büyüme politikalarının doğru yapılmayışından kaynaklandığını ifade etti. Atun, bu kapsamda şu anki konuşulan politikalarla Güney Kıbrıs’ın daha da kötü noktalara gelebileceğini tahmin ettiğini belirtti.

Güney’de 100 Bin Euro’nun üstündeki mevduatlarda yüzde 22,5 kesinti yapılacağını, toplamda 68 milyar Euro’luk mevduatın 38 milyarlık kısmının 100 Bin Euro’nun üstünde mevduatlar olduğunu kaydeden Bakan Atun, bunun büyük kısmının da Rus vatandaşlarına ait olduğunu söyledi. Atun, gelirleri arttırmadan giderleri daraltmanın Güney Kıbrıs ekonomisinde daralma meydan getireceğini ve bu şekilde halkın fakirleşeceğini söyledi.

KKTC’ye bakıldığında 2000 yılında yaşanan bankalar krizinden sonra gerekli tedbirlerin alındığını ve ülkenin yasal önlemelerle güçlü bir konuma geldiğini ifade eden Atun, Güney Kıbrıs’tan ayrılması muhtemel mevduat ve yatırımları KKTC’ye taşıyabilmek adına yatırım, iş yapma ve rekabet koşullarının çok daha iyi noktalara taşınması gerektiğini söyledi.

Güney Kıbrıs’ta bankacılık sektörünün milli gelire sağladığı değerin bir gecede yok olduğunu ifade eden Bakan Atun, üretim sektörünü canlandırıp yeni bir milli gelir oluşturma alanı meydana getirmesi gerektiğini, ancak bunu yaparken de rekabet edebilir bir düzeyde olunması gerektiğini söylerken: “Ancak Euro bölgesinde olan ve nispeten çok değerli olan Euro kullanan bir ülkenin bunu başarabilmesi mümkün değildir” dedi.

Euro’nun pahalı bir kur olduğunu,Güney Kıbrıs’ın şu anda içinde bulunduğu durum nedeniyle ya büyük oranda, adeta insanlara nefes aldırmayan bir kemer sıkma politikası uygulayacağını, ya da rekabet edebilirlik adına Euro bölgesinden çıkması gerektiğini belirten Atun, bu durumun çok yakın zamanda daha net bir şekilde görülebileceğini söyledi.
Güney Kıbrıs’taki mevcut durumda bankalarda günlük 300 Euro çekim yapılabildiğini, küçük ve büyük işletmelerin nakit akışlarında krizler oluşabileceğini söyleyen Atun, piyasada dönen paranın çok büyük bir açmaza sürüklendiğini ifade etti.

Bakan Atun, Güney Kıbrıs’ın içinde bulunduğu çıkmazdan tek açılma penceresinin KKTC ve Türkiye’nin yapısına bakmak olduğunu söyleyerek, KKTC’nin Türkiye ile birlikte TL kullanmasının bölgede fiilen bir “TL Para Bölgesi” meydana getirdiğinin işareti olduğunu, Güney Kıbrıs’ın da “TL Para Bölgesi”ne girerek ekonomisini çok daha rekabetçi ve sürdürülebilir bir yapıya kavuşturabileceğini söyledi.

Atun, Türk Lirası’nın Güney’de piyasaya TL tedavül edilmesi ile geleceklerini kurtarma adına büyük bir avantaj elde edeceklerini vurguladı.

Güney’de bankalardaki kriz, Euro bölgesinin şartları ve reel sektörle rekabet edebilir ortam sağlanmayacağından, Güney Kıbrıs’ın ekonomik büyümesinin mümkün olamayacağını söyleyen Atun, mevcut durumda Güney Kıbrıs’ın tek çıkış yolunun ya Euro Bölgesi’nden çıkma ya da büyük kesintilerle gelir düzeyi büyümeden giderlerde azalma meydana getirmek olduğunu kaydetti.

Editör: TE Bilisim