Cumhurbaşkanı ve bağımsız cumhurbaşkanı adayı Dr. Derviş Eroğlu, “Kıbrıs
Türk Halkı’nın hak ve hukuku başarı ile gerek görüşme masasında gerekse uluslararası
platformlarda korunduğunu ve ileriye taşındığını” söyledi.
Cumhurbaşkanı Eroğlu, “önümüzdeki 2 yılın Kıbrıs konusunun hangi sonuca
bağlanacağının belirginleşmesi açısından oldukça önemli olduğunu, başlatılan ve
devam eden çalışmaları bir noktaya bağlamak için halktan gelen talepler üzerine aday
olduğunu” vurguladı.
Cumhurbaşkanı Eroğlu dün akşam Taşkınköy’de kalabalık bir vatandaş
grubuyla bir araya geldi.
Eroğlu’na Taşkınköy ziyareti esnasında UBP Genel Başkanı Hüseyin
Özgürgün, UBP Lefkoşa İlçe Başkanı ve Milletvekili Dr. Faiz Sucuoğlu bölge
milletvekilleri Ersin Tatar, Tahsin Ertuğruloğlu ve Zorlu Töre katıldı.
“MÜZAKERELER ÇOK UZADI”
Sözlerine Eroğlu, “Kıbrıs müzakereleri bir sabır işidir. 1968’den beridir de
görüşmeler yapılıyor. Bu yüzden müzakerelerin bir takvimi olmalıdır. Başta AB ve
BM bunu dikkate almalıdır” dedi.
Önümüzdeki dönem müzakerelerin oldukça çetin geçeceğine dikkat çeken
Eroğlu, halkın kimin tecrübeli ve güvenilir olduğuna bakması gerektiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, “ülkenin geçmişini, bugününü bilen bir liderin
masada olması şarttır” dedi.
“ÇÖZÜM İÇİN MASAYA OTURULMASI GEREKİYOR”
Anastasiadis’in masadan kaçtığını ve şu an masada sadece kendisinin
bulunduğunu anlatan Derviş Eroğlu, masadan neden kaçtıklarının da önemli olduğunu
belirtti.
“Anlaşma niyetinde değilsen ve en ufak bir fırsatı masadan kaçmak için
kullanırsan, seninle anlaşma şansı oldukça azdır” diyen Eroğlu, bir anlaşmaya
varılabilinir mi diye beklentisinin sürdürdüğünü belirtti.
Çözüm olup olmayacağının ancak masaya oturulmasıyla anlaşılabileceğine
vurgu yapan Derviş Eroğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
“BUGÜNDEN DAHA İLERİYE GÖTÜRECEK BİR ÇÖZÜM”
“Alver sürecinden korktukları için masadan kalkmışlardır. Korkmalarının
nedeni de gelmiş geçmiş bütün Rum liderlerin, halklarına 40 yıldır yalan söylüyorlar.
Herkesin malına döneceğini, Türkiye’den gelip de vatandaşımız olan kardeşlerimizin
geri gideceğini, Türkiye’nin garantisinin ortadan kalkıp, adadaki Türk askerinin geri
döneceğini söylediler. Şunu bilmeleri gerekir ki; 1974 öncesine dönüş asla mümkün
değildir. Bulunacak çözüm de bugünkü gerçekler ışığında olmalıdır. Aksi taktirde,
bugünden geriye gideceğiz. Bizim masadan bulmaya çalıştığımız çözüm, halkımızı
düne götürmeyecek, bugünkü noktasından da daha ileriye götüreceği bir anlaşmadır.
Editör: TE Bilisim